Erdoğan'dan İnce'ye: Sen ne diyorsun ya?
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, Adıyaman mitinginde CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, HDP'nin tutuklu adayı Selahattin Demirtaş'ı ziyaret etmesine ve 'serbest bırakılsın' çağrısına tepki gösterdi.
Erdoğan, "Sayın Muharrem, ince ince Edirne'ye gittin. 7 Haziran seçiminden sonra bu ziyaret ettiğin şahıs değil miydi 53 tane benim Kürt kardeşimin ölümüne neden olan? Ya sen hangi akla hizmet ediyorsun. Neymiş, adaymış, serbest bırakılması gerekiyormuş. Sen ne diyorsun ya? Neyi serbest bırakıyorsun?" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Adıyaman mitinginde yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar şöyle:
"Unutmayın yaparsa yine AK Parti yapar. Nasıl geçtiğimiz 16 yılda ülkemizi 3.5 kat büyüttüysek şimdi de ülkemizi 2 kat daha ileri götürmek istiyoruz.Bizim siyasetimiz hizmet siyasetidir. Biz milletimize efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Adıyaman'ın coşkusunu heyecanını gördükten sonra Allah'ın izni ile 24 Haziran'da sandıkları patlatacağımıza eminim.
Bu süreçte dargınlık, kırgınlık yok. Tamam mı? Bazen duyuyorum, böyle dargınlık, kırgınlık olanlar var. Sakın ha, dargınlık yok. Biz birbirimizi Allah için seviyoruz. Makam mevki aşiret bunları koyalım bir kenara. Biz yaradılanı yaradandan ötürü seveceğiz.
Geçmişte yıllarca ihmal edilen mahrumiyeti iliklerine kadar hisseden Adıyaman hizmetlerin kıymetini iyi bilir. Hükümetlerimiz döneminde Adıyaman'a 14 katrilyon liralık destek ve yatırım yaptık.Adıyaman'daki tüm evlatlarımız okula gidebilsin diye eğitimde 2 bin 865 yeni derslik yaptı.
Önümüzdeki 2 yıl içinde yine yurtlar açmaya devam edeceğiz. 44 Sağlık tesisini Adıyaman'a kazandırdık. 15 sağlık tesisi de proje aşamasında.
44 Sağlık tesisini Adıyaman'a kazandırdık. 15 sağlık tesisi de proje aşamasında.Yani yatırım hazırlıkları içerisindeyiz. Toki aracılığıyla Adıyaman'da 4 bin 300 konut projesini hayata geçirdik."
"Adıyaman hızlı trene kavuşacak"
"20 köprüyü daha Adıyaman'a kazandırdık. Yaparsa AK Parti yapar dedik. Yapımı devam eden Kahta Köprüsü de bitmek üzere. Yatırım bizim işimiz. Hızlı tren projelerimiz için Adıyaman da var biliyorsunuz. İnşallah Adıyaman'ı hızlı trene kavuşturacağız. Adıyaman havalimanımıza yeni bir terminal binası yaptık. 16 yılda Adıyamanlı çiftçilerimize 1.2 katrilyon lira tarımsal destek verdik.
Tütün meselesi… Kardeşlerim Adıyaman’ın tarihinde ve ticaretinde biliyorum tütün önemli bir yere sahip. Her ne kadar şahsen tütüne karşı olsam da bu ürünün ticari önemini görmezden de gelmiyorum. Bu konuyu istismar ederek kafanızı bulandırmaya çalışanlar olduğunu duydum. Geçmişte tütünün 1 gramının dahi satışı yasak iken, gerekli düzenlemeleri yapıp kooperatifler vasıtasıyla tütünün değerinden satılabilmesine biz imkan sağladık. Bu konuda herhangi bir geriye gidiş söz konusu değildir. Bununla ilgili de arkadaşlarıma, inşallah 24 Haziran’dan sonra bu konuda talimatlarımızı verdik, çalışmaları yapıyorlar. Ve asla sizin bu konuda da önünüz kesilmeyecek. Rahat olun, sizin kazanılmış haklarınızı AK Parti iktidarı geri almaz."
"Oy, namustur"
"Adıyaman'a verdiğimiz 232 trilyonluk teşviklerden 129 bin işveren ve sigortalı yararlandı. Önümüzdeki dönemde de bu şekilde inşallah devam edeceğiz. 24 Haziran'da tercihimizi bir kez hizmet siyasetinden yana kullanıyor muyuz? Ben sizlere güveniyorum. Hanımlara güveniyorum. Oy namustur. Oyunuza lütfen sahip çıkın. Vakit birlik vakti. Vakit Adıyaman vakti."
15 vekili paket yapıp servis yaptı
"Cumhurbaşkanlığında, mecliste ne kadar güçlü olursanız, ülkeye o kadar iyi hizmet edersiniz. Ana muhalefetin partisi bir süre önce ne yaptı? Milletvekillerini pazara çıkardı. 15 milletvekilini paket yapıp başka partiye servis yaptı. O milletvekillilerin şaşkın yüzleri hala gözlerimin önünde. Paketlendikleri partinin sıralarına bile gelmediler. Bu işin demokrasiyle falan alakası yok. Güya hepsi bir araya gelip önümüzü kesmeye çalışıyorlar. Hesabı da hesap yapanı da anında tanırız. Milletvekilleri kendilerine oy verenleri temsil etmek yerine örgütün cenaze ve silah işlerine bakıyordu.
Şimdi de aynı partinin genel başkanı ve sözcüleri, ‘şu parti illa barajı geçmeli’ diyerek, adeta seçmenlerini işportaya çıkarıyor. O parti, bu ülkenin eli kanlı örgütünün peşinden çıkamadığı için gerçek anlamda siyasi parti olamamış bir yapıdır. Milletvekilleri örgütün cenaze ve silah işlerine bakıyordu. Belediye başkanları seçildikleri yere hizmet etmek yerine, devletin kendilerine tahsis ettiği aracı gereci parayı götürüp örgüte dağa gönderiyordu. Teşkilatları derseniz, örgüt adına dağa adam toplam ve bunları adeta ölüme gönderme merkezleri haline gelmişti. Böyle bir partinin illa meclis’te olmasını ülkemizde sadece bir PKK istiyor, bir de CHP istiyor. "
Almanya'ya tepki
"Benimle ilgili Almanya’da yapılanları duyuyorsunuz değil mi? Yahu topunuz gelin topunuz. Benim Avrupa’daki kardeşlerim, Avrupa’daki Adıyamanlı kardeşlerim her şeyi çok iyi biliyor. Onlar sizin o çadırlarınızda oy vermezler. Bu ülkede Kürt kardeşlerimizin de temsilcisi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Benim için Kürtlük, Lazlık, Çerkezlik diye bir şey yok. Biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik bu kadar basit. Türkiye’de Kürt kardeşlerimizin yoğun olarak yaşadıkları yerlere en büyük hizmeti biz götürdük. Kültürel ve sosyal alandaki tüm yasakları biz kaldırdık. Ret, asimilasyon, inkar bütün bu politikaları biz kaldırdık. Ülkemizde artık hiç kimse ne kökeninden ne inancından ne de sosyal statüsünden dolayı itilip kakıldığını söyleyemez. Bu terör örgütünün güdümündeki parti ne yaptı? İstismarını yaptıkları bölgede dikilmiş bir tane ağaçları?"
Demirtaş tepkisi: Neymiş, serbest kalması gerekiyormuş!
"Şimdi cezaevinden aday olan bu zat. Muharrem, sayın Muharrem ince ince Edirne’ye gittin. Peki bu Diyarbakır’da yapılan 7 Haziran seçiminden sonra bu ziyaret ettiğin şahıs değil miydi 53 tane benim Kürt kardeşimin ölümüne neden olan? Sen hangi akla hizmet ediyorsun? Neymiş adaymış. Neymiş serbest bırakılması gerekiyormuş. Sen ne diyorsun ya? Neyi serbest bırakıyorsun. Bu ülkede hukuk var, yargı var. 53 tane Kürt kardeşimi bunlar orada öldürdüler. Ondan sonra da biz kimseyi asla kimseyi öldürmedik diyor. Bırakın bu yalanları. Yasin Börü’nün hesabını vermezsiniz. Yargı tecelli edecektir, adalet tecelli edecektir. Bunlar sadece ve sadece mezar taşı dikmeyi bilirler. 6-7 Ekim 2014 tarihinde vatandaşlarımızı sokağa çağırıp, insanlarımızı birbirine kırdıranlar bunlar
Şimdi cezaevinden esip yağan zatın elinde 53 vatandaşımızın kanı var. Onca oy alıp Meclis’e girdiler de ne oldu? Çukur eylemlerinde 300’ün üzerinde vatandaşımızın ölümünden bunlar sorumlu. Ekranlarda saz çalıyor diye pazarlananlar, arka tarafta milletimize kurşun sıkanların sırtını sıvazlıyorlardı."