Ertuğrul Özkök'ten İsmail Kahraman'a teşekkür
Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Başkanvekili İsmail Kahraman’ın anayasanın ilk dört maddesine dair çıkışının muhalefet ve iktidarı birleştirdiğini söyledi.
Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Başkanvekili İsmail Kahraman’ın anayasanın ilk dört maddesine dair çıkışının muhalefet ve iktidarı birleştirdiğini söyledi.
Özkök, yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Bu hafta başına kadar tablo aynen şöyleydi. Cumhur İttifakı yeni bir anayasa için düşünce egzersizine başlamıştı. Millet İttifakı ise resmen veya gayriresmi olarak dahil 6 partinin temsilcileri iee yeni bir anayasa için masaya oturmuştu.
İki kanat, iki ayrı sistem üzerine anayasayı konuşuyordu. Cumhur İttifakı 'Güçlendirilmiş Başkanlık Sistemi' üzerine... Millet İttifakı ise 'Güçlendirilmiş Parlamento' sistemine dönüşü savunuyordu... İkisi çok ayrı yerlerdeydi...
Bu hafta başında öyle bir şey oldu ki... İki ayrı yerdeki anayasa çalışması bir anda ilk 4 maddede birleşti.
Bu da AKP’nin kurucu babalarından ve en ağır toplarından, Cumhurbaşkanlığı İstişare Heyeti Üyesi İsmail Kahraman sayesinde oldu. Durup dururken şunu söyledi: 'Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değiştirilemezlik şartı kaldırılmalı, dindar bir anayasa yapılmalı...'
Bu sözlerin asıl hedefi açık açık 'Laiklik' ilkesiydi... Herkes CHP’den beklerken, ilk büyük tepki hiç beklenmeyen bir yerden geldi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli çıktı ve çok açık, çok net bir ifade ile 'Anayasa’nın ilk 4 maddesi devletin temelidir, değiştirilemez' dedi. Arkasından ikinci tepki AKP Sözcüsü Ömer Çelik’ten geldi. O da aşağı yukarı aynı şeyi söyledi.
Arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkıp aynı şeyi söyledi. Millet İttifakı’na mensup partilerin tamamının görüşü zaten bu yöndeydi. Böylece hiç ummadığımız bir sırada Türkiye’nin yeni anayasasının ilk 4 maddesi, değiştirilemeyecek maddeler olarak yeniden yazıldı.
Evet beyler... Bu konu bu hafta itibarıyla bir daha açılmamak üzere kapatılmıştır. Türkiye laiktir ve laik kalacaktır. O nedenle bunu bir kere daha gösterme ve ispat etme fırsatı verdiği için İsmail Bey’e hepimiz büyük bir teşekkür borçluyuz."