Faili meçhuller davası Ankara'da görüldü: 'Yargılayan da yargılanan da devlet'

Abone ol

Ankara faili meçhuller davasının ikinci duruşması bugün görüldü. Davada müşteki avukatı Yusuf Alataş, ''Yargılayan da devlet, yargılanan da'' açıklamasında bulundu.

Ankara faili meçhuller davasının ikinci duruşması bugün Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nin (BAM) bozma ilanı sonrası yeniden görülmeye başlayan davanın bugünkü duruşmasına tutuksuz sanık Enver Ulu, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Mahkeme başkanı, sanıklardan Ziya Bandırmalıoğlu'nun ölüm ilanının dava dosyasına ulaştığını bildirdi. BAM'ın bozma ilanında sanık Ulu'nun sorgusunun yapılmadığının görüldüğünü belirten mahkeme başkanı, bu sebeple Ulu'nun ifadesinin alınacağını söyledi.

AA'nın aktardığına göre sanık Ulu, 1986'dan itibaren 18 yıl özel harekatta görev yaptığını kanunların çizdiği sınırların dışına çıkmadığını belirtti.

Daha önce savcılıktaki ifadelerini tekrarladığını bildiren Ulu, “Maktulleri öldürmedim. Ayhan Çarkın'ın ifadeleri yalan ve iftiradır” dedi.

''YARGILAYAN DA YARGILANAN DA DEVLET''

Söz alan müşteki avukatı Yusuf Alataş ise BAM'ın, mahkemenin kararında eksiklik ve yanlışlıklar tespit ettiğini ve bu yüzden mahkemenin dosyayı baştan inceleyip karar vermesi gerektiğini belirtti.

Mahkemenin bağımsız olmadığını öne süren Alataş, “Yargılayan da devlet, yargılanan da. Eğer devlet geçmişiyle yüzleşmek istiyorsa, bu davayla mümkündür” ifadelerini kullandı.

UZİ SİLAHLARI SORULACAK

Avukat beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, Emniyet Genel Müdürlüğüne müzekkere yazarak, 1994 yılı ve öncesinde polis teşkilatında "Uzi" marka silah bulunup bulunmadığının tespitine, bulunuyorsa silah-kovan balistik raporlarının dosyaya gönderilmesine karar verdi.

Bir sonraki duruşma 22 Nisan’da görülecek.

NE OLMUŞTU?

1990'lı yıllarda öldürülen iş insanı ve yazarların failleriyle ilgili 20 Aralık 2013'te iddianame düzenlenmiş, iddianameye göre sanıklar şu isimlerin öldürülmesiyle suçlanmıştı: Abdülmecit Baskın, Namık Erdoğan, Metin Vural, Recep Kuzucu, Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Haci Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Yusuf Ekinci, Ömer Lutfi Topal, Hikmet Babataş, Medet Serhat, Feyzi Aslan, Lazem Esmaeılı, Asker Smıtko, Tarık Ümit, Salih Aslan ve Faik Candan.

Davanın sanıkları ise şöyleydi: Mehmet Ağar, İbrahim Şahin, Korkut Eken, Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Ziya Bandırmalıoğlu, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Enver Ulu, Uğur Şahin, Alper Tekdemir, Yusuf Yüksel, Abbas Semih Sueri, Lokman Külünk, Mahmut Yıldırım, Nurettin Güven, Muhsin Korman.

Ahmet Şık'tan 'Almanyalı Osmanlılar' ile bağlantılı Taner Ay için önemli iddia: 'Yorumunuz nedir Çavuşoğlu?' Güncel Elektrik zamlarına karşı kampanya: On binlerce vatandaş imzaladı Güncel Ömür hemşirenin katledilmesi sonrası sağlık çalışanlarından protesto: Neden bu kadar savunmasız bırakılıyoruz? Güncel Cuma namazında camiye girdi: 'Biz açız' Güncel