Faruk Bildirici: Evet, medya ombudsmanıyım çünkü...

Abone ol

Bildirici tarafından kaleme alınan yazıda, "Evet bu unvanı kendime ben verdim. Başka birileri rütbe diye omuzuma takmadı" denildi.

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Sedat Peker'in tweetlerini yayınlayan gazeteci Erk Acarer'in ardından başlattığı tartışmada, kendisine, "Sana kim verdi bu unvanı" diye soranlara yanıt verdi.

'BENİM AÇIMDAN BU KONU KAPANDI'

Bildirici, kendi sitesi üzerinden yayınladığı yazıda, sözlerine, "Daha iyi gazetecilik için etik ilkeleri hatırlatmış ve meslektaşlarım ile iletişim akademisyenleri arasında bir fikir alışverişi doğmasını hedeflemiştim. Eleştirimin asıl muhatabı olan Erk Acarer'in yanıtı ve ardından başlayan gazetecilik meslek etiğine ilişkin tartışmalar yazımın amacına ulaştığını gösteriyor. Benim açımdan bu konu, Erk Acarer'in eleştirimi “değerli ve yol gösterici bulduğunu” belirterek “eleştirilerin ve meslek büyüklerimin başımın üstünde yeri var” diye yazdığında noktalandı" diyerek başladı.

'EVET BU UNVANI KENDİME BEN VERDİM'

Bildirici'nin 'medya ombudsmanlığı' konusunda kendisine yöneltilen sorulara yanıtı ise şöyle oldu:

"Evet bu unvanı kendime ben verdim. Başka birileri rütbe diye omuzuma takmadı, yasalar, yönetmelikler çıkarmadı beni 'Medya Ombudsmanı' yapmak için.

Ülkemizde medyanın özdenetimi konusunda 1960’lardan beri girişimler var ama hiçbiri etkili olamadı. Son olarak bazı medya kuruluşlarının Okur Temsilcisi (Ombudsman) görevlendirmeleri de “editöryal bağımsızlık” sağlanamadığı için başarılı olamadı.

Ben de medyanın özdenetimi için editöryal bağımsızlığı olan, medya kuruluşlarının finansman olarak desteklediği, kararlarını kabul ettiği ama onlardan bağımsız bir “Medya Ombudsmanlığı” kurumunun gerekliliğine inanıyorum. Bunu sağlamak ve “medya ombudsmanlığı”nın yararını kanıtlamak için çaba harcıyorum. Bunun için de kimseden izin, onay, talimat falan almadım. Almam da gerekmiyor.

Ben bu işi şimdilik sorumlu bir yurttaş ve mesleğin onurunu korumaya çalışan, yıllarını bu meslek için harcamış bir gazeteci olarak gönüllü şekilde yerine getiriyorum.

'NE ORGANİZASYONUM VAR NE FİNANSAL DESTEĞİM'

Nihayetinde ben bir medya kuruluşu mensubu değilim, arkamda ne bir medya grubunun desteği var, ne bir örgütüm ya da bir organizasyonum. Hiçbir yerden finansman desteği de almıyorum. Tek başımayım. 27 yıl çalıştığım Hürriyet’ten atılmış olmama rağmen evrensel gazetecilik ilkelerinin yerleşmesi, gazeteciliğin yanlışlardan arınması ve kalitesinin yükselmesi mücadelesi veren bir gazeteciyim.

Son dokuz yılı Hürriyet’te Okur Temsilcisi (Ombudsman) olmak üzere 40 yılı aşkın gazetecilik yaşamımda edindiğim deneyime dayanarak medya eleştirileri kaleme alıyorum. O mahalle ya da bu mahalle ayrımı gözetmeden ama kırıcı da olmadan, yapıcı bir üslupla medya kuruluşlarını ve meslektaşlarımı eleştiriyorum.

Evinden kendi web sitesine yazan bir gazeteciyim. Eğer söylediğim sözün, yaptığım eleştirinin meslektaşlarım üzerinde bir etkisi, ağırlığı varsa gazeteciliğin evrensel ilkelerini tavizsiz olarak savunmamdan, editöryal bağımsızlığımdan ve tabii mesleki geçmişimden kaynaklanıyor.

Ama bu etki, birilerinin işten çıkarılması ya da bir yaptırıma uğraması yönünde olamaz. Olsa olsa tartışarak doğruları bulmak ve yanlışların bir daha tekrarlanmaması gibi sonuçlar doğurabilir. Bu kadar. Benim hedefim, işlevim bununla sınırlı."

Hangi gazeteciler Burhan Felek Ödülü’ne layık görüldü? Medya DİSK-Başın İş, son dönemde gazeteciler arasında başlayan tartışmayı konuşacak Medya Yeni Vergi Kanunu’nda gazetelerin ilan hakkı kısıtlanacak Medya İşte Flash TV'nin yeni logosu ve kadrosu! Medya