Fatih Altaylı; İmamoğlu, Yavaş ve Soyer'e seslendi: Çok sayıda telefon ve e-mail aldım
Habertürk yazarı Fatih Altaylı, bugünkü köşesinde Ekrem İmamoğlu, Tunç Soyer ve Mansur Yavaş'a seslenerek yılbaşı süslemelerini hatırlattı. Altaylı, "Şehirlerin bu kadar pırıltısız ve sönük olmasına yönelik genel bir rahatsızlık olduğu kanaatindeyim" dedi
Habertürk yazarı Nagehan Alçı, önceki gün, "En başta Sayın Ekrem İmamoğlu’na soruyorum… Neden 2020’nin arifesinde olduğumuz bu dönemde İstanbul akşamları ışıl ışıl ve pırıl pırıl değil?" diye sormuştu.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı da Alçı'yı eleştiren bir yazı kaleme almış, yılbaşı süsleme konusunda sadece CHP'li belediyelerin değil, AKP'li belediyelerin de sorumlu olduğu yönünde bir değerlendirme yapmıştı.
Altaylı, bugünkü köşesinde kaleme aldığı bu yazı sonrasında çok sayıda telefon ve elektronik posta aldığını yazdı. Altaylı, "İstanbul olmak üzere büyük şehirlerin yılın son günlerinde dahi bu kadar pırıltısız ve sönük olmasına yönelik genel bir rahatsızlık olduğu kanaatindeydim" ifadelerini kullandı.
Altaylı, "Hem Ekrem İmamoğlu hem Mansur Yavaş hem Tunç Soyer bu uyarıları dikkate almalı. Şüphesiz AK Parti ilçe belediyeleri de bu taleplere kulaklarını tıkamamalı" diye yazdı.
İşte Altaylı'nın yazısının ilgili bölümü şu şekilde:
Salı günü yazdığım yılbaşı yazısı epey ses getirdi. Çok sayıda telefon ve e-mail aldım.
Bu benim için sürpriz değil zira başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerin yılın son günlerinde dahi bu kadar pırıltısız ve sönük olmasına yönelik genel bir rahatsızlık olduğu kanaatindeydim. Yanılmadığımı anladım. Ankaralılar da şikayetçi ama özellikle İzmirliler 2020’yi ışıltısız ve iddiasız karşılamaktan çok şikayetçi.
Toplumun ciddi bir çoğunluğu diyor ki, “Zaten başımızda onca sıkıntı var. Memleketin gergin atmosferi ruhumuzu karartıyor. Bari yeni bir yıl yaklaşırken etrafımızda biraz coşku, renk olsun, kutlama havasına girelim. Bu belediyeler her şeyin organizasyonunu yapıyor da içimizi açacak ışıklandırma organizasyonunu mu yapamıyor?”
KIYMETLİ TAVIR
Hem Ekrem İmamoğlu hem Mansur Yavaş hem Tunç Soyer bu uyarıları dikkate almalı. Şüphesiz AK Parti ilçe belediyeleri de bu taleplere kulaklarını tıkamamalı.
Fatih Altaylı benim bu şikayetlerden yola çıkarak yaptığım eleştiri üzerine benim eksik bıraktıklarımı da ifade eden güzel bir yazı kaleme almış.
Öncelikle kendisine bana yönelik bazılarının artık rutin hale gelen çirkin ve maksatlı linç kampanyalarına karşı vicdanlı tavır aldığı için teşekkür ederim.
Bu tavrı benim için çok kıymetli. Fikir ayrılığı ve tartışması ayrıdır. Operasyonel olarak yapılan psikolojik harp ve cinsiyetçi linç kampanyaları ayrı.
Dünya görüşümüz çok farklı olan Altaylı ile her zaman her türlü tartışmaya seve seve varım. Farklılıklar hepimiz için zenginlik kaynağı.
Ayrıca Şişli ilçesinde güzel bir süsleme yapıldığını söyleyip, beni Şişli’ye davet etmiş. Bunun için de kendisine teşekkür ederim. Muhakkak geleceğim.
MUAMMER KESKİN’İN ŞİŞLİ’SİNİ YAZACAĞIM
Son zamanlarda akşamları yolum o tarafa düşmedi ama düşen ya da orada oturan tanıdıklarım bana Şişli’nin de ışıksız ve pırıltısız olduğunu ifade ettiler.
Ancak Altaylı’nın beğendiği Muammer Keskin’in performansını bizzat görüp yine yazacağım.
Ben Mustafa Sarıgül’e özellikle Cemil Candaş gibi hadiselerden ötürü kızgınım. Bunları da yazdım. Hatta seçim öncesi Sarıgül ile telefonda baya baya tartıştık. CHP’den aday olamamasını bile bana bağlamaya kalktı.
Fakat hakkını yememek lazım. Sarıgül zamanında Şişli hakikaten çok özenli ve güzel bir şekilde ışıl ışıl hale getiriliyordu. Altaylı abartılı demiş ama öyle bakarsak Avrupa şehirleri de abartılı ışıklandırılıyor eleştirisini yapmak durumunda kalırız.
AK PARTİ SEÇMENLERİNİN ÇOĞU…
Bu yazım üzerine AK Parti’den eski ve yeni kimi belediye başkanlarıyla da konuştum. Onlar da halkımızın çoğunluğunun yeni yılın gelişini bayram havasında kutlamak istediğini ifade ediyorlar. AK Parti seçmenlerinin de ciddi bir kısmı yılbaşında ışıl ışıl şehirler istiyor.
Fakat diğer yandan kimi radikal gruplar da bu konuda ters yönde AK Parti’nin üzerinde mahalle baskısı kurmaya çalışıyormuş her sene. Onu da aktardılar.
CHP açısından ise böyle bir mesele yok. Ben de zaten o yüzden CHP bağlamını vurguladım. Yani CHP’li başkanların bu konuda elinin çok daha rahat olması gerekir. Fatih Altaylı bu anlamda söylemek istediğime katılacaktır bence.
CHP’nin radikal tabanından da CHP’li politikacıların kimi açılımlarına karşı çıkan mahalle baskıları gelir ve hatta bir türlü yüzde 25’i aşamamalarının sebebi olarak bu mahalle baskılarını gösterir CHP yöneticileri.
Fakat yeni yılın arifesinde şehirlerin ve ilçelerin ışıl ışıl hale getirilmesinden neredeyse bütün CHP seçmenleri mutlu olurlar ve bu çalışmaları desteklerler.
Bu gerçeğe rağmen CHP’li belediyelerin çeşitli organizasyon ve yönetim eksikleri nedeniyle bu güzel görüntüyü hayata geçirememesini yanlış buluyorum.