Fethiye'deki trafik dehşetine soruşturma
Diş hekimi Hasan Işıklı, 4 aylık hamile eşiyle birlikte tatil için gittikleri Fethiye'de yaşadıkları korkunç olayı dün sosyal medyada paylaştı.
Muğla'nın Fethiye ilçesinde 2 Ağustos’ta meydana gelen olayda Ankara'dan tatile gelen diş hekimi Hasan Işıklı ile hamile eşi Şeyma Ünal Işıklı aynı istikamette giden İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Aşkın Yıldırım ile akrabaları Ahmet Yıldırım ve Kamer Barış Yıldırım arasında tartışma çıkmış, Hasan Işıklı ve Şeyma Ünal Işıklı yol kenarında darp edildiklerini iddia etmişti.
Yaşanan olayı sosyal medyadan anlatan Hasan Işıklı, tehdit edildiğini söyleyerek şikayetini geri çekmek zorunda kaldığını savunmuştu.
ÖNCE SELEKTÖR, KORNA SONRA KÜFÜR…
Ekşi Sözlük’te pinksuicide kullanıcı adıyla olayı duyuran Hasan Işıklı, başlarından geçen kokunç olayı şöyle anlattı:
* Bayram tatilini de fırsat bilerek 4 aylık hamile eşimle Fethiye’ye tatile gittik. Son günümüzü (2 ağustos 2020) gemiler koyunda denize girerek geçirdikten sonra akşam otele dönmek üzere aracımızla yola çıktık.
* Aracı eşim kullanıyordu. Gemiler koyundan Fethiye’ye dönüş yolu; oldukça dar, zaman zaman kenarları uçurum olan, maksimum hızın 30km/s olduğu bir yol.
* Eşim dikkatli bir şekilde ilerlerken arkamıza takılıp sürekli korna, selektör şeklinde taciz etmeye başlayan 48 RZ… plakalı araç (sürücüsünün adı A. Yıldırım) aracımıza neredeyse dayandıktan sonra eşim çok korktu, zor da olsa kenara yanaştı; araçtaki adam küfürler ve el kol hareketleri eşliğinde yanımızdan geçti ve önümüzde yavaşça seyir etmeye başladı.
* Beraber olduklarını daha sonra öğrendiğimiz 34 plakalı araç (Sürücüsü Büyükçekmece trafik şubede polis memuru olan abisi A. Yıldırım) da beraberinde önümüze geçti.
* Biz arkalarından ilerlerken yokuş yukarı bir yolda, araç biraz ağır tırmandığından müsaitlik olduğunda eşim sollayarak önlerine geçti ve ilerlemeye devam ettik.
“ARKAMIZDAN ÇARPMAYA BAŞLADI”
* Fethiye’ye çok yaklaşmıştık ki, bayır aşağı bir yol inerken bu araç biz neye uğradığımızı anlamadan arkamızdan bize seyir halindeyken çapmaya başladı. Hemen polisi aradık.
* Yaklaşık 6-7 kez bize çarptıktan sonra eşim çok büyük panik yaşadı, annelik içgüdüsü karnını tutarak ağlamaya başladı ve ben direksiyonu kontrol etmeye çalıştım ve bir yandan arkama dönüp ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştım. Ve tabi ki sinirlendim ve el kol hareketleri de yaptım.
* Düz bir yola geldiğimizde (Fethiye, zabıta mevki) ben trafiğin sıkıştığını ve aracın kenara çekip durduğunu gördüğümde can güvenliğimizin olmadığını, bu adamın bir maganda olduğunu ve bize zarar vereceğini düşünerek aracımdan indim.
* Can havliyle elime yol kenarından bulduğum bir taşı alıp aracın üzerine attım, tavanına geldi. Daha sonra şahıs (A. Yıldırım) araçtan indi ve üzerimize gelmeye başladı.
* O sırada 34 plakalı trafik şubede polis olduğunu daha sonra öğrendiğimiz abisi A. Yıldırım da araçtan indi. Ben korkudan bir taş daha alarak eşimi ve kendimi korumak için üzerimize gelen A.Yıldırım adlı şahısa attım.
‘HAMİLE EŞİME YUMRUK ATTI’
* İkisi de oldukça cüsseli olan bu iki adam 62 kg olan bana defalarca vurdular. Burnum kırıldı, dudağım burnumun içine dek yırtıldı. Yere kendimi atıp kapanmaya çalıştım ancak defalarca abi kardeş tekmelerle kafama vurdular, bu sırada hızını alamayan polis abisi beylik silahını çıkardı ve ağzına mermiyi vererek ‘Sizi öldüreyim mi?’ diye tehditler savurdu.
* Eşim ‘Yeter artık vurmayın, öldüreceksiniz’ diye bana doğru gelince A.Yıldırım hamile eşime yumruk attı, boğazını sıktı. Eşim ‘Ben hamileyim, bana dokunmayın, yalvarırım bizi bırakın’ dedikçe abisi eşime yumruk atmaya devam etti. Esnaf ve vatandaşların araya girmesiyle bizi bir markete zorla soktular ve içeri girmelerini engellemeye çalıştılar.
“POLİSİN TEHDİDİ ÜZERİNE ŞİKAYETİ GERİ ÇEKTİM”
Olaydan sonra hastaneye gidip darp raporu aldıklarını belirten Işıklı, daha sonra ifade vermek üzere polis merkezine gitti. A. Yıldırım’ın polis merkezinde yanına gelip kendisini tehdit ettiğini savundu:
* Polis merkezinde önce ifademizin alınacağı söylendi. bu sırada şahıslar kendi raporlarını almışlar ve bizden şikayetçi olmuşlar, aracımıza çarptıklarını yalanlamışlar. (umarım o mobese kayıtları duruyordur.) Eşim ifadesini verip şikayetçi olduğu sırada bir polis memuru dışarıda benim yanıma gelip arayı bulup bulamayacağını sordu.
* Muhtemelen polis olan a. yıldırım eşimin hamile olması,silah çekmesi gibi durumların başını ağrıtacağını anlayarak kendi yöntemleriyle olayı örtbas etmeye çalışacaktı ve öyle de oldu.
* Ben güvenliğimiz varsa konuşabileceğimizi, eşimle görüşmesi ve özür dilemesi gerektiğini söylerken, eşimin duygusal, fiziksel ve psikolojik olarak çökmüş olduğunu ve şikayetinden vazgeçeceğini sanmadığımı söylerken bir anda yanıma gelen ve benimle başbaşa kalan A. Yıldırım 26 yıllık polis olduğunu, şikayetimiz sonucu en fazla emekli olacağını ki onu da sanmadığını, henüz Fethiye’de olduğumuzu, bunun daha Ankara’ya gidişi olduğunu, bugün yaşadığımız ileri geri arkamızdan çarpmanın o yolda daha kötüsü yaşanabileceğini, bir kazaya kurban gidebileceğimizi, ‘canınızı seviyorsanız şikayetçi olmayın, sağ salim yarın işinize gücünüze bakın’ dedi.
Korktuğunu ifade eden Işıklı, şikayetten vazgeçtiğini şöyle anlattı:
* Eşimi içeriden çağırdılar. ‘Bana hiçbir şey sorma, hayati tehlikemiz var burada, şikayetçi olmadığını söyle gidelim buradan’ dedim.
* Onu ikna etmem çok uzun sürse de durumu anladı, daha önce kayıtlarda mevcut olan şikayeti iptal edildi. Yeni ifadesinde bütün olay aynı şekilde yazıldı ve sonuna ‘şikayetçi değilim’ ibaresi eklendi.
* Benim ifadem de kopyala yapıştır şeklinde aynısı alındı. 2 Ağustos 2020 gece 00:30 civarında Fethiye polis karakolundan hayatım boyunca eşimin yüzüne bakamayacağım bir karar vererek taksiye ağlayarak bindim. Bir an önce otelimize gidip eşyalarımızı topladık. Ve güvenli bir şekilde Ankara’ya döndük.
“SAVCI ÖNLEM ALMADI”
Işıklı yaşadıklarını şöyle anlattığı yazıyı şöyle noktaladı:
* Umarım bu ülkede; hamile olan ve polisten dayak yedikten sonra ifadesini bir insan neden değiştirir diyen polisler, Cumhuriyet savcıları kalmıştır ve bu olayı sorgularlar.
* O akşamki savcı olayda silahını çeken bir polis ve darp edilen bir hamile insandan haberdar olmasına rağmen hiçbir önlem almadı, bizi koruyamadı ve şikayetimizi neden çektiğimizi sorgulamadı…
DARP RAPORU VE TUTANAĞI PAYLAŞTI
Hasan Işıklı, darp raporu ve şikayet tutanağını da paylaştı. Raporlarda 4 aylık hamile olan eşinin darp edildiği ve düşük riski taşıdığı için acilen yoğun bakıma alınması gerektiği yazıyor.
SOSYAL MEDYADA YANKI UYANDIRDI
Hasan Işıklı’nın Ekşisözlük’te ve sosyal medyada anlattığı olay kısa sürede büyük yankı uyandırdı. Işıklı daha sonra eşinin ısrarı üzerine yazdıklarını sildiğini belirtti.
MUĞLA VALİLİĞİ POLİSE İŞLEM BAŞLATTI
Hasan Işıklı ve olayda burnu kırılan hamile eşi Şeyma Ünal Işıklı'nın darp raporu almaları, 112 acil yardım hattından yardım istemeleri nedeniyle adli işlem başlatıldığı belirtildi.
Muğla Valiliği akşam saatlerinde yaptığı açıklamada tatilde bulunan polis memuru Aşkın Yıldırım'ın tabancasına el konularak hakkında idari işlem başlatıldığını duyurdu.
Valilik‘ten yapılan açıklamada şunlar ifadelere yer verildi:
“02/08/2020 saat 15:45 sıralarında Muğla İli Fethiye İlçesi Emniyet Bölgesinde kavga olduğu ihbarının Emniyet Haber Merkezimize ulaşması neticesinde, olay yerine asayiş ekibi sevk edilmiş; olay yerinde yapılan inceleme neticesinde, Polis Memuru Aşkın Yıldırım (İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünde görevli), Ahmet Yıldırım, Kamer Barış Yıldırım ile Diş Hekimi Hasan Işıklı, Şeyma Ünal Işıklı isimli tarafların karşılıklı kavga ettikleri anlaşılmış; konunun tahkikatı için şahıslar Fethiye Polis Merkezine intikal ettirilip Fethiye Nöbetçi Cumhuriyet Savcısına da bilgi verilerek tahkikata başlanmış, alınan doktor raporlarının ve ifadelerin akabinde Fethiye Cumhuriyet Savcısının talimatıyla olayda kullanıldığı iddia edilen Aşkın Yıldırım’a (Polis Memuru) ait CZ 75 B Marka Beylik Silahı adli emanete alınmıştır. Her iki tarafında birbirinden şikâyetçi olmamasına rağmen Fethiye Polis Merkezince tarafların ifadeleri, alınan doktor raporları ve olay yerini gören kamera görüntüleri adli tahkikata esas olmak üzere Fethiye Cumhuriyet Savcılığına intikal ettirilmiş olup, silahla tehdit ve kasten yaralama kaydıyla kamu hukuku çerçevesinde Fethiye Cumhuriyet Savcısının talimatıyla adli tahkikat başlatılmıştır.
Yukarıda bahsedilen konuyla alakalı taraflardan birinin Polis Memuru olması sebebi ile İl Emniyet Müdürlüğünce yazılı olarak görev yaptığı İline bilgi verilmiştir. Konuyla ilgili adli tahkikat devam etmekte olup ayrıca idari soruşturma da başlatılmıştır” denildi.