Gri listede Türkiye'yi neler bekliyor? 'Kötü para da iyi parayı kovuyor'

OECD’ye (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) bağlı Mali Eylem Görev Gücü (FATF), kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanını engellemede eksikleri olduğu için Türkiye’nin daha sıkı izlenmesini gerektiren gri listeye alındığını duyurdu.

Birgün'den Bilge Sarıhan'ın haberine göre, bu kararla beraber Türkiye, kurumun Uluslararası İşbirliği İnceleme Grubu tarafından izlemeye tabi tutulacak. Listede Türkiye dışında Arnavutluk ve Pakistan gibi otoriter rejimlerin bulunduğu ülkelerin yer alması da dikkat çekiyor.

Türkiye’nin üyesi olduğu OECD’ye bağlı Mali Eylem Görev Gücü tarafından izleme listesine alınmasının, son dönemlerde Erdoğan’ın kurduğu otoriter rejimin ve yandaş kapitalizminin bir sonucu olduğunu vurgulayan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Berk Esen Türkiye’nin iyi para çekemediği durumda artık kötü para çekmeyi tercih ettiğini belirtti. Esen, Türkiye’nin dün açıklanan kararla gri listeye alınmasını, “Türkiye 2011 yılında ilk defa listeye girdi AKP döneminde fakat yine atılan adımlar sonucunda 2014 yılında listeden çıkarılmıştı. Bu kararla birlikte tekrar listeye dönmüş oldu. Aslında hukukun üstünlüğünden basın özgürlüğüne, akademik özgürlüklerden demokratikleşme seviyesine kadar birçok alanda Türkiye’nin son birkaç senede sürekli irtifa kaybettiğine ve listelerde hep geri sıralara düştüğüne tanık oluyorduk. Bu da aslında bu sürecin devamı olarak örnek verilebilir” sözleriyle açıkladı.

KÖTÜ PARA İYİ PARAYI KOVUYOR

Türkiye’nin son altı yedi senedir yurt dışı piyasalarından uygun koşullarda yabancı yatırım ve mali kaynak bulmakta zorlanması ve buna bağlı olarak da iyi para çekemediği durumda kötü para çekmeyi tercih ettiğini söyleyen Berk Esen, “Son dönemde gelen yabancı yatırımlar spekülatif olma özelliği taşıyor ve kara para içeriyor. Türkiye bu tarz yatırım yapmanın uygun ülkesi haline geldi. Özellikle komşu ülkelerdeki otoriter rejimlerin de bir şekilde Türkiye’ye para getirdiğini görüyoruz. Sanırım Türkiye artık bu şekilde gelecek paraya bel bağladığı için üstüne düşen adımları yeterince atmıyor ve bu tercihin sonucu olarak da kötü para da iyi parayı kovuyor” dedi.

KARA LİSTE İÇİN GÖZDAĞI VERİLİYOR

Türkiye’nin bu karar sonrasındaki süreçte çok sıkı para politikaları izlemesi gerektiğini aktaran Türk-Alman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Şen de Türkiye ekonomisinin daha da kötüleşeceğini öngördü. Türkiye’nin kara para eylemleri dolayısıyla zaten az olan rezervlerinin daha da azalacağını belirten Şen, “Bu durum Türkiye gibi dünya ekonomisinde ilk 20’ye giren bir ülkenin konumunu mutlaka olumsuz etkileyecektir. Türkiye’nin şimdi çok sıkı bir para politikası izlemesi lazım. Bütün bunlar bu kararın alınmasında etkili oldu. Bundan sonra ekonomide Türkiye’de banka kontrolleri ve para girişlerinin kontrol edilmesi lazım. Bu karar Türkiye’yi dışarıda imaj olarak da çok kötü etkiliyor ve düzgün yatırım çekmekte daha çok zorlanmasına sebep olabilecek bir gelişme. Gri liste ‘dikkatli ol bundan sonra kara listeye de girebilirsin’ anlamındadır. Hükümetin bu konuda çok ciddi tedbirler alması lazım” ifadelerini kullandı.

SOYLU, DEMİRTAŞ'A BAĞLADI

Hak-İş Konfederasyonu 46. Kuruluş Yıl Dönümü ve Başkanlar Kurulu Toplantısı’nda konuşan Süleyman Soylu Türkiye’nin gri listeye alınmasını Osman Kavala’ya, Selahattin Demirtaş’a bağladı.

Soylu, “Bir eksiğimiz vardı. Osman Kavala’yı serbest bırakmadık, Demirtaş’ı serbest bırakmadık. PKK ve FETÖ ile mücadelede kimseden talimat almadık. Bu kararın siyasi bir karar olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu. 10 ülkenin büyükelçisinin Kavala’nın serbest bırakılması çağrısını da hedef alan Süleyman Soylu, “10 tane büyükelçi hukuka müdahale eden bir açıklama yapıyor. Ne pervasız, ne edepsiz bir açıklama. Yarın bizden Apo’yu da çıkarmamızı isteyebilirler. Selahattin Demirtaş’ı da çıkarmamızı isteyebilirler” ifadelerini kullandı.