Güleda'nın katili Zafer Pehlivan: 'Amacım barışmaktı'
ISPARTA'da üniversite öğrencisi Güleda Cankel'i (19) öldürdüğü suçlamasıyla tutuklanan Zafer Pehlivan (19) savcılık ifadesinde de cinayeti itiraf etti.
ISPARTA'da üniversite öğrencisi Güleda Cankel'i (19) öldürdüğü suçlamasıyla tutuklanan Zafer Pehlivan (19) savcılık ifadesinde de cinayeti itiraf etti.
İfadesinde Güleda Cankel'e korkutma amacıyla bir mektup yazdığını ancak gönderemediğini söyleyen Zafer Pehlivan, Isparta'ya ilk geliş amacının Güleda ile barışmak olduğunu, cinayeti önceden planlamadığını ve bir anlık sinirle meydana geldiğini öne sürdü.
Isparta Fatih Mahallesi'nde bulunan bir apartta 18 Kasım Pazar günü yaşanan olayda, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) Fotoğrafçılık Bölümü öğrencisi Güleda Cankel, ayrılmak istediği erkek arkadaşı tarafından öldürüldü. Cuma geldiği kentte, genç kıza ulaşmak için 2 gün boyunca otogarda bekleyen, ardından da Güleda'yı tüm kaçma girişimlerine rağmen 17 saatin sonunda önce elleri ve kabloyla boğan, ardından da kalbinden bıçaklayarak öldüren Zafer Pehlivan'ın savcılık ifadeleri de ortaya çıktı.
Polis merkezindeki ifadesinde olayı anlatan Zafer Pehlivan, Güleda Cankel'in yakın arkadaşı Osman S.'den de bahsederek, şunları anlatmıştı:
"17 Kasım günü saat 18.00 sıralarında Güleda'nın ışığını yanar şekilde görünce zilini çaldım. Kapıyı açtı, benim olduğumu görünce kapıyı kapattı. Dışarıdan konuşarak ikna ettim. Kapıyı açtı, içeri girdim. Yaklaşık 5 dakika sonra Osman geldi. Ancak kapıyı hafif aralayan Güleda, içeri almadı ve gitmesi gerektiğini söyledi. Bu sırada ben çıktım, Osman adlı kişiyle beraber aşağı indim. Benden Güleda'dan uzak durmamı istedi. Ben de '5 yıllık arkadaşım nasıl bırakırım?' dedim. Osman'la hem konuşuyor hem de yürüyorduk. Bu sırada Güleda'yı aradım. Açmadı. Apartın önüne gittiğimizde Güleda aşağıdaydı. Osman bana 'Biraz uzaklaş, ben Güleda'yla konuşmak istiyorum' dedi. Ben de uzaklaştım. Bir süre sonra yanlarına gittiğimde, Osman, Güleda'ya dönerek, 'Zafer'e söylemek istediğin bir şey var mı?' diye sordu. Bunun üzerine Osman'a gitmesini söyledim. O da gitti."
'MUTFAKTAN ALDIĞIM BIÇAĞI KALBİNE SAPLADIM'
Zafer Pehlivan cinayet anını ise ifadelerinde şöyle aktarmıştı:
"Dışarı çıkmıştık. Markete gittik. Çıktığımızda kaçmaya başladı. Sonra durdu. Benden telefonunu istedi. Birini arayacağını söyledi. Aradığı kişinin Osman olduğunu görünce telefonu elinden alıp, kırdım. 'Ben Osman'a gideceğim' dedi. Hatta kaçtığı yer Osman'ın oturduğu sokaktı. Osman bu yaşananları öğrenmiş. Beni telefonla aradı. Nerede olduğumu ve konuşmak istediğini söyledi. Güleda kaş- göz işaretiyle söylememem gerektiğini anlattı. Ben de Muğla'da olduğumu söyledim. Hatta Muğla'daki adresimi de verdim. Osman, Muğla'ya gelip konuşmak istediğini söyledi. Telefonu kapattıktan sonra Güleda, 'Bak ne kadar iyi biri. Arayıp soruyor' dedi. Bunun üzerine tartıştık, önce boğazını sıktım. Sonra kabloyla boğdum. Ölmediğini görünce de mutfaktan aldığım bıçağı kalbine sapladım."
'GÜLEDA, ŞİKAYETÇİ OLMADI'
Olaydan sonra utuklanarak cezaevine gönderilen Zafer Pehlivan'ın genç kızı, ikinci kaçma girişiminin ardından darbettiği anlarda duruma bir kişinin müdahale ettiği ve zanlıyı polisin yanına götürdüğü de ortaya çıkmıştı. Pehlivan ifadesinde, üçüncü kaçma girişimi üzerine apartın önünde Güleda'yı darbettikten sonra vatandaşlardan korkup kaçtığını ancak bir vatandaşın kendisini yakalayarak, olay yerine gelen polislerin yanına götürdüğünü şöyle ifade verdi:
"Tekme attı. Ben de boğazını tekrar sıktım. Bir süre sonra hava alamadığını söyledi. Dışarı çıkmak istediğini belirtti. Ben de 'Kaçmayacaksan çıkarız' dedim. 'Kaçmayacağım' dedi; ancak dışarı çıkınca tekrar kaçmaya başladı. Yakaladım. Apartın önüne geldiğimizde tokat attım, omuzundan tuttum, ittirdim. Yere düştü. Bağırmaya ve ağlamaya başladı. Kafasını çarptı. Bunun üzerine korkup kaçmaya başladım. Tanımadığım bir erkek şahıs bana tekme ve tokat attı. Yere düştüm beni kaldırdı. Güleda'nın yanına götürdü. O sırada ambulans ve polisler geldi. Güleda ambulansa bindirilirken, şikayetçi olmadığını söyledi. Hastaneye götürdüler. Beni de alarak otogar civarında bıraktılar. Para çektim, taksiyle hastaneye Güleda'nın yanına gittim. Sonra bizi karakola götürdüler. Güleda, şikayetçi olmadı. Onu polis aracıyla evine götürdüler. Beni de ifademin ardından bıraktılar."
SAVCILIK İFADESİNDEKİ MEKTUP DETAYI
Zafer Pehlivan, savcılıktaki ifadesinde ise polis merkezinde verdiği ifadesini tekrarladı. 2015 yılından Muğla'da tanıştıkları Güleda Cankel'in üniversite için Isparta'ya geldiğini ve bu dönemde aralarının açıldığını anlatan Zafer Pehlivan, Güleda'nın bir süre sonra kendisinden ayrıldığını aktardı. 15 Kasım günü Isparta'ya gittiğini, 2 gün vakit geçirdikten sonra Güleda'nın kaldığı aparta gittiğini söyleyen Zafer Pehlivan, aralarında hakaret ve yaralama olayının meydana geldiğini kaydetti. Bu olaylarla ilgili polis merkezinde ifade verdiğini, daha sonra serbest bırakıldığını söyleyen Zafer Pehlivan, genç kıza yazdığı bir mektup olduğunu ve bunun sorulması üzerine, "Mektubu 2-3 gün önce yazmıştım. Korkutmak amacıyla Güleda'ya atacaktım. Beni her türlü sosyal medya mecrasından engellediği için atamadım. Isparta'ya ilk geliş amacım Güleda ile barışmaktı" dedi.
Cinayeti planlamadığını, bir anlık sinirle olayın meydana geldiğini savunan Zafer Pehlivan, pişman olduğunu anlattığı savcılık ifadesine yansıdı.