Hande Fırat: Bir gün gelir, CHP açısından en kritik yayını CNN Türk yaparsa şaşırmayın
Hande Fırat, CHP’nin CNN Türk kanalına uyguladığı boykota ilişkin, “Bir gün gelir, CHP açısından en kritik yayını CNN Türk yaparsa şaşırmayın” değerlendirmesini yaptı.
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi ve yazarı Hande Fırat, CHP’nin CNN Türk kanalına uyguladığı boykota ilişkin, “Bir gün gelir, CHP açısından en kritik yayını CNN Türk yaparsa şaşırmayın” yorumunda bulundu.
AKP’nin de 15 Temmuz’a kadar Doğan Medya boykotu olduğunu hatırlatan Fırat, “Ambargo, 15 Temmuz darbe gecesi sona ermişti, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yayınıyla... ‘Açıklamayı görmedik, alamadık, yayına veremedik’ diye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ı arayan bendim: Ambargo uygulanan kanalın Ankara temsilcisi. ‘Bize bağlanın’ diyen de bendim: Ambargo uygulanan kanalın Ankara temsilcisi.” ifadesini kullandı.
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi ve yazarı Hande Fırat, CHP’nin CNN Türk kanalına uyguladığı boykota ilişkin, “Bir gün gelir, CHP açısından en kritik yayını CNN Türk yaparsa şaşırmayın” değerlendirmesini yaptı.
İŞTE O YAZI
AK Parti uzun süre tüm Doğan grubuna ambargo uygulamıştı. Ambargo, 15 Temmuz darbe gecesi sona ermişti, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yayınıyla... “Açıklamayı görmedik, alamadık, yayına veremedik” diye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ı arayan bendim: Ambargo uygulanan kanalın Ankara temsilcisi. “Bize bağlanın” diyen de bendim: Ambargo uygulanan kanalın Ankara temsilcisi. Bugün CNN Türk’te sadece program yapıyorum. Yıllar geçti ve bu kez CHP, CNN Türk’e ambargo uygulama kararı verdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ile yapılan görüşmeye ben de katıldığım için, bu süreçte birçok haber yapıldığı ve iddia gündeme getirildiği için bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.
CNN TÜRK 15 TEMMUZ NEDENİYLE Mİ HEDEF?
Bugüne kadar birçok isim, o geceki bağlantıya ilişkin yalan yanlış açıklama yaptı. CHP’nin boykot kararı ile 15 Temmuz yayını sosyal medyada bir kere daha farklı kesimlerce gündeme getirildi. Hatta kimi kesimler 15 Temmuz yayınının ardından “yandaş” tanımlamasını kullandı. Kısaca hatırlatmak gerekirse, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’ı ben aradım, “Bağlanın” dedim. Yayın için kimseden izin almadım, kimseye bilgi vermedim. Öyle bir vaktim de yoktu. Bugün olsa yine yaparım. Darbe, terör örgütü saldırısı vb karşısında seçilmiş hükümet, seçilmiş cumhurbaşkanının yanında dururum. Bir gazeteci olarak da başbakanı da cumhurbaşkanını da genel başkanları da ararım. 15 Temmuz’da darbe ya da terör örgütü karşısında yer almak, Cumhurbaşkanı’nı yayına bağlamak “yandaşlık” değildir. Aksine zaten yapılması gerekendir.
Peki CNN Türk 15 Temmuz nedeniyle mi hedef? Bazı sosyal medya hesaplarına bakıldığında, bazılarının o yayının sonuçlarını hazmedemediklerini görüyoruz. O akşam sokağa her partiden vatandaş çıktı, her siyasi partinin milletvekili TBMM’ye akın etti. O yayına tüm siyasi partilerin liderleri arayarak teşekkür etti. Kısacası, iktidarıyla, muhalefetiyle, medyasıyla kimsenin oyununa gelmemek gerekir.
CHP’NİN KARARININ ARKASINDA NE VAR?
AK Parti ambargo uygularken CNN Türk Ankara Temsilcisi idim. AK Partili yöneticilerle o dönem birçok görüşme yaptım. CHP görüşmesine ise CNN Türk Genel Müdürü Murat Yancı’nın isteği üzerine katıldım. Amaç, “seçim dönemine ilişkin rahatsızlıklarını ileten CHP yönetimine” CNN Türk’te değişen yönetimi anlatmak ve karşılıklı sorunları çözmekti. Kapıdan çıktığımızda “CHP’li bir üst düzey kaynağa atfen” görüşme medyaya sızdırılmıştı. Sonraki günlerde açıklamaları, sızdırılan başka haberleri, yorumları izledim, okudum. Şimdi tüm tartışmaları geçip temel sorunla başlıyorum.
Türkiye’de hatırı sayılır bir izleyici grubu tartışma programlarını izliyor. Adı üstünde, tartışma programları farklı tarafları bir araya getirir.
Milletvekilleri tartışma programlarına çıkmıyorlar. Partilerin gerekçeleri şöyle: “Beni tek çıkarın, o siyasi parti milletvekili çıkarmıyorsa ben de çıkarmam, ayrı ayrı söz verin, tartışma programlarına katılmıyoruz, o vekil ile çıkmam, o parti ile çıkmam...”
Dönem dönem siyasi partiler bazı medya gruplarına ambargo uyguluyor.
Yayıncılar tartışma programı yapmak, üstelik beş gece farklı konuk bulmak için ciddi bir çabanın içine giriyor.
Vekâlet yayıncılığı: Yukarıda yazdığım tablo vekâlet yayıncılığını zorunlu hale getirdi. Programlar partili hukukçular, partili gazeteciler, partili öğretim üyeleri ile doldu. İşin gerçek sahipleri yayınlara çıkmayınca gazeteci, hukukçu, öğretim üyesi daha da partilileşti, daha da radikalleşti. Vekâlet yayınları sürerse, ilk seçimde bu isimlerin bir kısmı milletvekili olur. Yayıncılar da vekâlet yayını yapacak yeni hukukçu, gazeteci ve öğretim üyesi bulur.
Dolayısıyla temel sorun, siyaset ve medyanın vekâlet yayınlarını azaltmak için bir formül bulabilmektir.
CNN TÜRK YAYINLARI
Bazı medya sitelerinde iddia edildiği gibi ambargonun “Gece Görüşü’ndeki son tartışma” ile ilgisi yok. Hatta Tuncay Özkan moderatörlük yaptığım program ve yönetim biçimimle ilgili takdirlerini ifade etti. Şunların bilinmesi gerekir:
Zaman zaman siyasi partiler medya ile karşı karşıya gelir. Siyasi partiler bu sayede kendi tabanlarını konsolide ederler.
CNN Türk’te yıllardır çeşitli programlar yapan, son üç yıldır da Gece Görüşü’nü yapan bir isim olarak yukarıda saydığım zorluklara rağmen (ben onunla çıkmam, karşımda milletvekili yoksa gelmem, onların vekili varsa benimki gelmez gibi tüm ön şartlar) ana akım görüşlerin, partilerin temsilcilerine ayrım yapmadan yer verdik.
Hatalar yok mu? Tabii ki var. Her yerde, her kurumda zaman zaman hata var. Geride kalan yönetimler, yeni yönetimler, yöntem arayışları hem hataları düzeltmek hem de daha iyisini ekrana getirmek içindir.
Ambargo kararına sevinç çığlıkları atan bir kesim var. Biz bunu daha önce de yaşamıştık. Ambargo dün de yanlıştı, bugün de yanlış. Dün nasıl düzeldiyse, bugün de düzelir. Bir gün gelir, CHP açısından en kritik yayını CNN Türk yaparsa şaşırmayın.