Hava değil zehir soluyoruz
Temiz Hava Hakkı Platformu, 2016 – 2018 yılları arasında Türkiye’deki hava kirliliğini ve bunun sağlık üzerindeki etkilerini değerlendirdiği çalışmasını paylaştı.
Sağlık ve çevre alanında faaliyet gösteren 17 kurumun oluşturduğu Temiz Hava Hakkı Platformu, 2016 – 2018 yılları arasında Türkiye’deki hava kirliliğini ve bunun sağlık üzerindeki etkilerini değerlendirdiği çalışmasını dün paylaştı.
7 Mayıs Dünya Astım Günü’nde yayımlanan ‘Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri: Kara Rapor’ tehlikenin boyutlarını gözler önüne serdi. Rapor, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği hava kirliliği sınırının aşılmaması halinde kirlilik sebebiyle ölen 52 bin kişinin hayatının kurtarılabileceğine dikkat çekti.
81 İLİN YARISI ZEHİR SOLUYOR
Araştırmaya göre, 81 ilin yarısı kirli hava soludu. 2017’de 30 yaş üstü toplam 399 bin 25 ölümün 52 bini hava kirliliğinden kaynaklandı. Temiz Hava Hakkı Platformu Koordinatörü Buket Atlı “Türkiye’de 2017’de hava kirliliği, trafik kazalarının yedi katı can aldı. Rapor, hava kirliliğinin DSÖ’nün kılavuz değerlere indirilmesi durumunda, ölümlerin yüzde 13’ünün önlenebileceğini gösteriyor” dedi.
2018 yılında DSÖ’nün önerdiği hava kirliliği limit değerlerini aşmayan tek il ise Ardahan oldu.
Raporda hava kirliliğinin neden olduğu sağlık sorunlarına da dikkat çekildi. Çocukların hava kirliliğinden yetişkinlere göre daha fazla etkilendiği ifade edildi.
Hava kirliliği nedeniyle en fazla ölümün yaşandığı ilk üç il ise İstanbul, Bursa ve Ankara olarak sıralandı. Bu illeri sırasıyla İzmir, Konya, Manisa, Mersin, Balıkesir, Adana ve Antalya takip etti.
Birgün gazetesinden Dilara Şimşek'in haberine göre Halk Sağlığı Uzmanları Derneği temsilcisi Prof. Dr. Çiğdem Çağlayan, 2017’de hava kirliliği kaynaklı ölümlerin tüm ölümlere oranla en fazla olduğu illerin ise Iğdır, Maraş ve Afyon olduğunu belirtti. Kirliliğin sebebi olarak, sanayi tesisleri, kömürlü termik santraller ve evsel ısınma amaçlı kömür kullanımı gösterildi.