HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar'dan 'üçüncü yol' açıklaması

Abone ol

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 'Üçüncü yol' mesajı veren Sancar, ''Bizim ne kimsenin lütfedeceği masada kürsüye ihtiyacımız, ne de birilerinin bizleri meşru görme konusunda sözlerine ihtiyacımız var'' dedi.

GERÇEK GÜNDEM - HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu.

Enflasyon rakamları ve ekonomik krize ilişkin 'üçüncü yol' mesajı veren Sancar, ''Bütün mağdurların ve mazlumların bir araya gelmesini istiyoruz. Bu çağrıyı yapıyoruz bu yolda ilerliyoruz. Bu gücü ortaya çıkarıyoruz. Bu iktidar da bu gücü gördükçe korkuyor, saldırıları artıyor. HDP'ye saldırıların temelinde bu var. Bu düzeni mutlaka değiştireceğiz. Bunu biliyorlar, bundan korkuyorlar. Bütün o savaş rant politikaların yanında bir de demokrasiyi ortadan kaldırmak, hukuku yok etmek, adaleti tamamen ezmek bu düzenin, soygunun nedenleridir. Enflasyon üç haneli, adalet, hukuk, demokrasi sıfır. Biz bu denklemi tersine çevireceğiz. Bu yol üçüncü yoldur. Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracak, gerçek alternatifi sunan yoldur'' ifadelerini kullandı.

''ASGARİ ÜCRET 3 AYDA BİR GÜNCELLENMELİ''

Asgari ücretin 3 ayda bir güncellenmesi gerektiğini söyleyen Sancar, ''Maaşlara yapılan zamlar ilk üç ayda eridi, gitti. Geriye kalan yokluk ve sefalet. Asgari ücretin yeniden düzenlemesini talep ediyoruz. Asgari ücret 3 ayda bir yenilenmeli" diye konuştu.

''BİZİM KİMSENİN LÜTFEDECEĞİ MASADA KÜRSÜYE İHTİYACIMIZ YOK''

''HDP halk için çalışmaktadır'' diyen Sancar, ''Bu çalışmaların sonucunu da büyük bir demokrasi ittifakı inşa ederek mutlaka alacaktır. Bu sonuçlar ortaya çıkacaktır. Bizim ne kimsenin lütfedeceği masada kürsüye ihtiyacımız, ne de birilerinin bizleri meşru görme konusunda sözlerine ihtiyacımız var. Meşruluğumuz haklılığımızdadır, yerimiz meydanlarda, halkın içindedir. Hem bu iktidarı göndereceğiz hem de bu iktidarı besleyen düzeni değiştireceğiz. Bütün baskılara rağmen, haksızlıklara adaletsizliklere rağmen bu yoldan bir milim şaşmadık şaşmayacağız. Biz halkız, halk için varız. Halkın gücü bu ülkeyi değiştirmeye yetecektir'' dedi.

''KUMPAS DAVASI SÜRÜYOR''

Sancar, ''Çeşitli kumpaslarla bizi yolumuzdan alıkoymaya çalışıyorlar. Sincan'da Kobane kumpas davası sürüyor. Yeni rezaletler, skandallar yaşanıyor. Zaten en başta mahkemenin heyet başkanının bir çete üyesi olarak soruşturmaya tabi tutulması, davanın kumpas olduğunun en açık kanıtıdır. Hangi güçler bu davanın arkasında biliyoruz biz. Mahkeme salonunda yoldaşlarımız her gün bu kumpasları mahkeme heyetinin hem de arkasında güçlerin yüzlerine çarpıyorlar. Sahte belgeler, gizli tanıklar, mahkemeye gidiş gelişlerde işkenceler, hukuksuzluklar bu davanın kumpas olduğunu ortaya koyuyor. Hangi yolu deneyeceklerini bilemez hale gelmişler. Tek yolda ilerliyorlar. Pişkinlik, yüzsüzlük ve tabi bunların ortak paydası vicdansızlık. 6-8 Ekim 2014'de şüpheli olarak ifadeleri alınanların şimdi tanık olarak ifadeleri alınıyor. Onlar bu ifadeleri reddediyorlar. Bu kadar baskı, zulüm varken bu insanlar bu insanlar bu ifadeleri vermiyorlar. Başvurdukları kaynaklar da onların istediklerini değil tam tersini ortaya koyuyor. Mahkeme başkanı tanıkları yönlendirmeye çalışıyor'' ifadelerine yer verdi.

''SAVAŞ YIKIMDIR BİLİYORUZ''

Sancar, '' Ukrayna işgali ile devam eden savaşta bu iktidarın rolünden söz ediyorum. Savaş yıkımdır biliyoruz. Her geçen gün fotoğraflar çıkıyor. Savaş acıdır bunu biliyoruz. Bir avuç savaş baronunun buradan nemalandığını da biliyoruz. O nedenle barışı her yerde her şart altında savunmayı varlık nedenimiz olarak görüyoruz. Ülkede savaş politikalarına sarılan, bölgede savaş ve işgal politikaları yürüten bu iktidarın nasıl bu savaşta barışı sağlayacağına inansın insanlar. Biz uyarıyoruz. Dolmabahçe'de buluşma oldu yandaş gazeteler 'Dolmabahçe umut yarattı' diye manşet attı. Oysa Dolmabahçe'nin umut yarattığı başka bir örnek var. Dolmabahçe Mutabakatı vardı. Orda da barış umutları yeşermişti. Onları yok eden bu iktidar oldu. Üstelik en ağır savaş politikalarına başvurdu. Böyle savaş politikaları yürüten bir iktidarın şimdi barış güvercini rolünü oynaması inandırıcı değildir. Elbette barış olsun, elbette savaş bitsin ama biz bu savaşın halkların ortak barış mücadelesiyle sona erebileceğini biliyoruz. Bir yandan savaş politikaları yürüten öbür yandan başka yerlerde barış güvercini rolü oynayanlarla değil'' diye konuştu.

CHP'li Tanrıkulu'ndan '5 Nisan Avukatlar Günü' açıklaması: Tahir Elçi'yi hatırlattı Siyaset CHP'li Yüceer'den cihaza bağlı hastalar için kanun teklifi Siyaset DEVA Partili Yeneroğlu: Avukatlar itibarsızlaştırmaya çalışılıyor Siyaset Mehmet Metiner tepkili: AK Partimize kimlerin zarar verip vermediğini tespit edenlere bakın, ne günlere kaldık! Siyaset