HKP'den Hikmet Kıvılcımlı anması

Abone ol

Hikmet Kıvılcımlı, HKP’liler tarafından düzenlenen salon etkinliğiyle anıldı.

Dün İstanbul Şişli Cemil Candaş Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte, HKP Genel Başkanı ve Hikmet Kıvılcımlı’nın öğrencisi Nurullah Ankut’un yanısıra Nakliyat-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ve Direnişçi Real, Makro/Uyum, Muğla TÜVTÜRK İşçileri ile Nakliyat-İş önderliğinde direnişleri zaferle sonuçlanan Eskişehir Reysaş İşçileri de konuşma gerçekleştirdi.

Anma toplantısı Enternasyonal marşı eşliğinde tüm devrim şehitleri için saygı duruşuyla başladı.

Saygı duruşunun ardından ana konuşmacı olarak kürsüye HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut çıktı. Sözlerine “Devrim Marks Ustamızın da söylediği gibi bir sanattır. Gerçek devrimci aynı zamanda bir sanatkârdır” diye başlayan Ankut, devrimciliğin bir ayağının bilim, diğer ayağının ise sevgi, vicdan ve merhamet olduğunu belirterek bu iki ayaktan birinin eksik olması durumunda gerçek devrimciliğin söz konusu olamayacağını söyledi.

Biz Kıvılcımlı’dan devraldık bu bayrağı

Öğrencilik yıllarında Kıvılcımlı’yla birlikte mücadele veren ve onun öğrencilerinden olan Ankut, Kıvılcımlı’yı “Kendini devrim alevinin kalbine atan, orada yanan ve kaybolan, ama gerçek devrimciliğin ne olduğunu sadece o anlayan gerçek devrimci” olarak tanımladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Devrimciliği bir aşk olarak görürseniz ve onun ateşinin kalbine atarsanız kendinizi, orada yok olursanız bütün korkular sona erer. İşkenceci cellatlarınıza karşı da gülersiniz. Onların korkularına acemiliklerine gülersiniz, alay edersiniz onlarla. Ve ne zindanlar yıldırır sizi, ne işkenceler ne hayatın başka acıları. Çünkü orada mutlusunuz. Zaten onun dışında yoksunuzdur. İşte bu önderler de devrimciliği böyle anlamışlardır, böyle yaşamışlardır. Onların kasılması afrası tafrası olmamıştır. Onların tatili yorgunluğu dinlenmesi olmamıştır çünkü ateşin dışında yoklar zaten. İşte biz de Kıvılcımlı’dan böyle devraldık bu bayrağı.”

“İşçi Sınıfı ilericidir”

İşçi Sınıfının ilerici olduğunu ifade eden Ankut, “Bir işçi sabah işe gider, öğlene kadar kendine verilen ücretin karşılığını ortaya koyar, öğleden sonra parababasına çalışır. İşçi yarım gün tek bir parababasına çalışır. O yüzden parababalarının serveti durup dinlenmeksizin artar. Ama İşçi Sınıfımızın payına düşen nedir burada, kıt kanaat yaşamını sürdürmek. Hayatta kalma uğraşı vermek. O yüzden İşçi Sınıfımız bu düzenin böyle ilanihaye sürmesini istemez. İşte burjuvazi bu yüzden muhafazakardır gericidir, İşçi Sınıfımız ilericidir. Çünkü İşçi Sınıfı kimseyi sömürmedği gibi kendisinin de toplumda var olan herkesin de emeğinin gasp edilmemesini ister. ‘Herkes ürettiğinin karşılığını alsın’ der. İşte bu devrimciliktir, bilimsel literatürde Sosyalizm adını alır” diye konuştu.

Konuşmasında Hz. Muhammed döneminin İslamiyet anlayışına, Hikmet Kıvılcımlı ve günümüzde HKP’nin bu konudaki görüşlerine yönelik eleştirilere de değinen Ankut, çeşitli İslam bilginlerinin Kuran meâllerinden alıntılar yaparak Hz. Muhammed dönemindeki İslam anlayışının günümüzde ‘komünizm’ ile birebir örtüştüğünü belirtti.

Ankut, Hz. Muhammed’in ilkel komünal toplum gelenekleri ile yetiştiğini anlatıp bu nedenle yoksullardan ve toplumsal eşitlikten yana bir anlayış oluşturduğunu belirterek, “Hz. Muhammed öldüğü anda Mekke halkının yarıdan falzası İslam’dan çıktı. Neden? Çünkü Hz. Muhammed’in İslamı yoksulların diniydi. Zaten İslamı ilk kabullenenler, Ebubekir dışında, yoksullar. Ya köleler ya bedeviler” dedi.

“Bunların tek doğruları birbirleri hakkında söyledikleri”

Ankut, konuşmasında günümüz Türkiyesine de değindi. Fenerbahçe basketbol antrenörü Obradovic’in politikacıları halkın gerçek sorunlarıyla ilgilenmedikler için eleştiren ve halka ‘umutlu olmaları’, ‘birbirlerine yardım etmeleri’ yönünde çağrı yapan bir röportajını örnek veren Nurullah Ankut, “Bizimkiler ne yapıyor, damatları alıp kebapçı basmaya gidiyor, kimisi Tayyip’e yalakalık yapıyor, 4 milyonluk arabasıyla meclise gidiyor. Kimisi barlarda, pavyonlarda popçunun karısına sarkıntılık ediyor” toplumdaki çürümeye işaret etti.

Erdoğan’ın kendisiyle çelişen birçok açıklamasının ve bugünlerde ‘ittifak’ olarak davranan Bahçeli ile Erdoğan’ın birbirlerine çeşitli hakaretlerini içeren videoları izleten Ankut, “Bunların tek doğruları birbirleri hakkında söyledikleri. İnsani sefaletin boyutunu görüyorsunuz” diye tepki gösterdi.

AKP’giller’in Müslümanlıklarının Hz. Muhammed ve o dönemin gerçek İslamiyeti ile alakasız olduğunu belirten Ankut, “Bunların Yezid’den Yezid’in valisi Ziyad’dan, onun komutanlarından bir farkı var mı? Onlar da Hz. Muhammed’in dünyada en çok sevdiği Hüseyin’i ve soyunu yok ettiler Kerbela’da. Aynı zihniyet aynı ruhiyat arkadaşlar. Muhamed böylelerini sağlığında görüyor. Kuranda ‘Onlar diyor ki biz iman ettik, hayır siz iman ettik demeyin,Müslüman olduk deyin’ diyor” şeklinde konuştu.

“Halkız, haklıyız, yeneceğiz”

Ankut, “İnsanlık tarihinin tanık olduğu en haklı, en meşru, en insani davayı savunuyoruz. İnsanlığın kurtuluşu davasını savunuyoruz. O bakımdan, hiç kimse bizi yenemez, sindiremez korkutamaz, kararlılığımızı test edemez” diyerek sözlerini “Halkız haklıyız yeneceğiz” diye noktaladı.

Ardından Hikmet Kıvılcımlı’nın hayatını ve mücadelesini, HKP’nin, Nakliyat-İş’in mücadele tarihini anlatan bir sinevizyon gösterimi izletildi.

“Haksızlığa uğrayan tüm işçilerin yanındayız”

Sonrasında sözü Nakliyat-İş Genel Başkanı, DSF Başkanlık Kurulu Üyesi Ali Rıza Küçükosmanoğlu aldı. İşçilerin haklarının birer birer ellerinden alındığını belirten Küçükosmanoğlu, “Taşeron aldatmacasıyla işçileri kandırıyorlar. Taşeronda kadroya alındığı söylenen işçilere 2020 yılına kadar uygulanacak zam belli, her 6 ayda bir yüzde 4. Erdoğan kendine yüzde 26 zam yaptı. Biz sendikalara çağrı yaptık, fakat bu çağrılar yankı bulmadı” ifadelerini kullandı.

Nakliyat İş’in birçok iş kolundan işçiler tarafından takip edildiğini ve tanışmak, sendikalı olmak isteyen işçilerin kendilerine ulaştığını belirten Küçükosmanoğlu, devam eden Real Market ve Makro-Uyum Market Direnişleri ile ilgili de bilgiler vererek bu direnişlerin başarıya ulaşana kadar süreceğini, sendika olarak önderlik etmeye devam edeceklerini vurguladı.

Küçükosmanoğlu, “Dünyanın en büyük kargo tekeli olan Fedex’te 8 bin işçi çalışıyor, orada örgütlendik. Avrasya tünelinde örgütlendik, Reysaş’ta örgütlendik. İstanbul Halk Ekmek fabrikasında çalışan işçileri de örgütleyeceğiz. 250 kişi çalışıyor orada. Hak-İş’e bağlı bir sendika var orada, ‘bizi nereden buldunuz’ dedik, ‘araştırdık bize sahip çıkacak tek sendika sizsiniz’ dediler. Değişik iş kollarında bu tür örgütlenmelerimiz devam ediyor” açıklamalarında bulundu.

Küçükosmanoğlu, iş kolu ayırmaksızın haksızlığa uğrayan tüm işçiler için mücadele etmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Sendikal mücadelenin tek başına ekonomik kazanımla sonuçlanmasının bir işe yaramayacağını, siyasal kazanımlarla da taçlanması gerektiğini söyleyen Küçükosmanoğlu, “Bu mücadeleleri hep beraber büyütmeliyiz. Bizim de esin kaynağımız, bize ışık tutan Hikmet Kıvılcımlı’nın ve partimizin mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

“Mücadelemiz zafere ulaşacak”

Ali Rıza Küçükosmanoğlu’nun konuşmasının ardından sahneye direnişçi işçiler çıktı. Direnişleri Real Market, Uyum-Makro Market ve Muğla TÜVTÜRKİşçileri ile direnişleri zaferle sonuçlanan Eskişehir Reysaş işçileri, çalışma koşullarının insanlık dışı olduğunu, işten atılma süreçlerini ve Nakliyat-İş Sendikası’nın önderliğinde başlattıkları direniş süreçlerini anlatarak kararlılıklarını vurguladı. Sarı sendikacıların ve sol örgütlerin kendilerini yalnız bıraktığını, ‘3 maymunu oynadığını’ aktaran işçiler kendilerine sadece Nakliyat İş Sendikası’nın ve siyasi partilerden HKP’nin sahip çıktığını anlattılar.

Konuşmaların ardından etkinlik sloganlar eşliğinde sonlandırıldı.

CHP ilçe başkanından sert açıklama: Siyaset cahili Siyaset Avrupa Alevi Düşünce Derneği'nden Burçin Baykal'a ziyaret Siyaset CHP'li Gürer: Tohumda milli çeşidin yarısından çoğu yabancı Siyaset CHP'li belediye başkanı istifa etti Siyaset