Ivana Sert: Özel zamanlarda...

Modacı Ivana Sert, özel hayatına yönelik samimi açıklamalarda bulundu. İşte Sert'in röportajı...

Gelecekten gelen birine soracağınız ilk soru ne olurdu?

Hâlâ stiletto giyiyor musunuz? Ve uçan tulum çıktı mı?

Aşk acısının sizce en iyi ilacı?

Tek ilacı spor yapmak.

Sevdiğinizin size nasıl hitap etmesi hoşunuza gider?

“Her şeyim” demesi hoşuma gider.

Sizce ilk buluşmada başa gelebilecek en kötü olay nedir?

Elbisenin dikişlerinin patlaması ya da ayakkabının topuğunun kırılması.

En beğendiğiniz yeriniz?

Gözlerim.

Kişiliğinizi en iyi tanımlayan hayvan?

Çita ve kaplan.

Instagram’da sizi stalklayanlar olduğunu düşünüyor musunuz?

Evet, her ünlü gibi beni de stalklayanlar var.

Hayatınız bir film olsa son sahnesinde hangi şarkı çalardı?

Rocky Balboa Eye of the Tiger.

Bir yetişkin olarak yaptığınız çocuksu şeyler neler?

Özel zamanlarda şımarık çocuk gibi konuşmayı seviyorum.

En çok ne ile övünüyorsunuz?

Disiplinli oluşumla.

Anlaşamayacağınız insan tipi?

Egolu, kompleksli insanlardan uzak duruyorum.

Küçükken en saçma hayaliniz neydi?

Uçak korkum olmasına rağmen pilot olmak istiyordum.

En son rüyanız?

Çok rüya görmüyorum ama en son rahmetli babamı görmüştüm ve çok etkilendim.

İsminizi kendiniz koyma şansınız olsa ne koyardınız?

‘Su’ koyardım.

Aşık olduğunuzda nasıl oluyorsunuz?

Aşk çok motive edici bir duygu. Aşık olduğumda uçuyorum gibi hissediyorum.

Bir heykeltıraş sizin heykelinizi yapsa hangi pozisyonda görüntülenmek isterdiniz?

Gözlerimi yapsa yeter.

Bir renk olsanız hangisi olurdunuz?

Kırmızı. Güçlü, dikkat çekici ve tutkulu bir renk. Aynı zamanda bayrağımız kırmızı olduğu için.

Ömrünüzün geri kalanında sadece tek çeşit yemek yiyebilecek olsanız hangisi olurdu?

Sushi.

Seçme şansınız olsa yarın sabah nerede uyanmak isterdiniz?

Güzel bir adada. Oğlum Ateş yanımda olsun.

Kalbinizi mi beyninizi mi dinlersiniz?

Önce beynimi dinlerim, kalbim beynime göre çalışıyor. Hiçbir zaman beyinsiz karar vermem.

Lisedeki takma adınız neydi? Adınızı sevmiş miydiniz?

Orijinal soyadım ‘Smiljkovic’ olduğundan dolayı bana ‘Smilka’ derlerdi. Çok beğeniyordum. Bütün şehir beni o isimle tanıyordu.

Yetişkinliğe hangi yaşta adım attığınızı düşünüyorsunuz?

16 yaşında, çalışma hayatına başladığımda.

Bu yıl hayatınızın sona ereceğini bilseniz neyi daha farklı yapardınız?

İşi tamamen bırakırdım, oğlumla ve ailemle çok daha fazla zaman geçirirdim.

Bir parti verecek olsanız bu ne için olurdu?

Yakında 40 yaş partisi vermeyi düşünüyorum ama daha var; daha gencim. Çoook var (Gülüyor).

Ölümsüzlük iksiri içseniz yapacağınız ilk şey ne olurdu?

Kendimi bir yerden atardım; sınırsızca uçmak beni çok etkiliyor. Bir de denizaltında bir yıl yaşayıp her şeyi öğrenmek isterdim.

Şimdiye kadar attığınız en gururlu zafer çığlığı neydi?

Ne mutlu Türk’üm diyene!

BARDA YANIMA HEM KADINLAR HEM ERKEKLER GELİYOR
Barda sizinle tanışmak için yanınıza bir kadın/erkek gelse ne tepki verirsiniz?

Çoğu zaman hem kadın hem erkek geliyor. Birlikte selfie çekiyoruz. Her zaman mütevazı davranıyorum.

Verebileceğiniz en iyi aşk tavsiyesi nedir?

Yalan söylememek, sevgi ve saygı göstermek.

Kıskanç bir aşık mısınız?

Evet ama çok dozunda, kıskançlığımı göstermem. Her adımını bilmek zorunda değilim ama bilsem iyi olur.

Mezar taşınıza ne yazılsın isterdiniz?

Tabii ki adım, soyadım ve “Hep bizimleydi.”

ERKEĞİN ÖNCE GİYİMİNE BAKARIM
Bir erkekte ilk önce neye bakarsınız?

Giyimine. Bakımlı mı önce ona bakarım.

Yakınlarınızın en şikayetçi olduğu huyunuz...

Kendimi çok açamıyorum, özel konularımı konuşamıyorum.

İnsanlara en çok ne sormayı seversiniz?

Önce nasıl hissettiklerini soruyorum. Sonra “Benim rujumu kullanıyor musunuz?” diye soruyorum.