İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kamil Erozan: Kişisel beka bir kez daha öne çıktı

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı, emekli büyükelçi Ahmet Kamil Erozan, Dışişleri Bakanlığı bütçesi üzerinde konuşma gerçekleştirdi.

Erozan,“İktidarın; tencerenin kaynamadığı, fukaralığın arttığı, seçimin yaklaştığı bir ortamda gündemi değiştirmek amacıyla Suriye’de yeni bir askeri harekata girişmeyi düşünmüş olması çok muhtemeldir. Ülkenin içindeki sıkıntılara çözüm üretmekten aciz olunduğundan kişisel beka bir kez daha öne çıkmış gözükmektedir” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Dışişleri Bakanlığı’nın 2020 kesin hesabı ve 2022 bütçesi görüşmeleri devam ediyor. Muhalefet parti gruplarının komisyon sözcüleri ve milletvekilleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yaptığı sunum sonrası diplomasiye ilişkin eleştirilerini dile getirdi.

“CHP VE İYİ PARTİ’NİN FARKLI OY KULLANMALARI BAZI ÇEVRELER COŞKUYLA KARŞILADI”

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Ahmet Kamil Erozan, şunlar söyledi:

“Gelelim HTŞ emirliğine. Herkesin, Türkiye’nin de terörist kategorisinde gördüğü bir yapı, HTŞ… HTŞ üzerinden diğer terörist gruplarla uğraşmaya çalışıyor Türkiye, bugün. Teröristin iyisi kötüsü yok, hepsi aynı. Ama biz nedense, HTŞ’yi seçmişiz. HTŞ üzerinden diğerlerine hükmetmeye çalışıyoruz ve o diğerleri de kendi aralarında çatışıyorlar, gelip bizi de vuruyorlar. Şunu diyemiyor Milli Savunma Bakanlığı, ‘orada üç şehit verdik, bunun müsebbibi Ebubekir Tugayları’dır’ diyemedi. Adamlar üstlendi, ‘biz yaptık’ dediler. Hiç, ses çıkmıyor.

11 Ekim 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Suriye’de gereken adımları atacağız’ açıklamasını yaptı. Biz bunu bir dış politika beyanı olarak görmedik, iç politika beyanı olarak gördük. Çünkü seçim sathı mailine girildiği bir ortamda, iktidar geçmişte olduğu gibi, adeta geleneksel hale gelmiş yaklaşımları ile ekonomik krizle daralan toplumsal desteğini tahkim etmek üzere bazı dış politika araçlarını iç politika kaldıracı olarak kullanmaya çalışıyor.

İktidarın; tencerenin kaynamadığı, fukaralığın arttığı, seçimin yaklaştığı bir ortamda gündemi değiştirmek amacıyla Suriye’de yeni bir askeri harekata girişmeyi düşünmüş olması çok muhtemeldir. Görüldüğü kadarı ile ülkenin içindeki sıkıntılara çözüm üretmekten aciz olunduğundan kişisel beka bir kez daha öne çıkmış gözükmektedir.

Şu tezkere meselesi. Bazı iktidar çevreleri, CHP ve İYİ Parti’nin farklı oy kullanmalarını coşkuyla karşıladılar. Biz CHP ile bir tezkere ittifakı kurmadık. Bizim ittifakımız; demokratik değerler, hak, hukuk, adalet gibi çağdaş değerler üzerine kurulmuştur.

İktidara çağrımız öngörülü davranması ve Cenevre’deki görüşmelere müdahil olmasıdır. Suriye’de yeni bir Irak modelinin şekillenmesi istenmiyorsa; şimdi hareket etme zamanıdır. Çözümün giden yolun sadece Moskova ve Washington’dan değil Şam’dan da geçtiği unutulmamalıdır.”

“SURİYELİLER OY KAYBINA YOL AÇTI”

Göçmen sorununu da değerlendiren Erozan, “Suriyelilerin ülkelerine döndürülmesi için çalışmalarımız var’ diye niye söylüyorlar? Oy kaybına yol açtı. Ülkedeki vatandaşa sorsanız, ilk beş sorun içinde yer alır” dedi.

“ARKADA 300 KİŞİ BIRAKTINIZ”

Afganistan ile ilgili Erozan, “Kendilerini bir hamasete kaptırdı. Tezkereye destek verdik ama Meclis tatile girmeden, yaptığım konuşmada; ‘bu tezkere kadük oldu, tezkere düştü’ dedim. Mehmetçiği toparlayıp getirdiğinizde arkada kimleri bıraktınız? 300 kişi bıraktınız. ‘Bizi buradan çıkarın’ diyor. ‘Bu çocuklar bize emanet’ dediniz. Kimin dediğini sormayın. Kabine’de sağınıza solunuza bakın” dedi.

“DEMEK Kİ LİBYA İÇİN BİR DAHA TEZKERE GELMEYECEK”

Libya ile ilgili olarak da Erozan, “Ulusal Birlik Hükümeti kuruldu. Yaptıkları çağrı ‘yabancı askerler çekilsin.’ TSK’nin orada mensupları ‘güvenlik’ çerçevesinde orada dediniz. Libya’da bir daha tezkereye ihtiyaç yoktur’ dediniz. Demek ki bir daha tezkere gelmeyecek” diye konuştu.

EROZAN’IN SÖZLERİ GERGİNLİK ÇIKARDI

Erozan’ın bakanlık ile ilgili sözleri ile kısa süreli gerginlik yaşandı. Erozan, “Bu bakanlığın bir Dışişleri Bakanı’na ihtiyacı yoktur. Bu bakanlığın, İçişleri Bakanı’na ihtiyaç vardır. Sayın Bakan, siz bakanlığın İçişleri Bakanı olamadınız. Ben 27 bakan gördüm, meslek hayatımda. Bunlardan 3 tanesi bakan vasfını korudular” dedi.

AKP sıralarından “Ne biçim konuşuyorsun. Bakanımıza kinin nereden geliyor”, “Tam bir monşer ağası” gibi tepkiler geldi.

Erozan, “Ne dedim Sayın Başkan. Hangi sözümü geri alacağımı ifade edin bana. Ben kendi görev sürem içinde 27 bakan gördüm. Bakanlık açısından, kadrolar açısından üç bakan hatırlanır, diyorum. Büyük çoğunluk hatırlar” dedi. (ANKA)