'İYİ Parti operasyonunda amaç böl ve yönet taktiği ile hizaya getirmek'

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, İYİ Parti yaşanan 'FETÖ'cü' krizi ve arkasından başlayan tartışmaları yazdı.

"Birileri, bazı görünmez güçler şimdi İYİ Parti'ye el attılar. Görünmez güçler diyorum ama bu işi tezgâhlayanlar falan aslında belli" diyen Çölaşan, "Amaç bir muhalefet partisini daha böl ve yönet taktiği ile hizaya getirmektir. Önce partide iç savaş (!) çıkarırsın, sonra da ellerini ovuşturarak gereğini yapar ve yaptırırsın" ifadelerini kullandı.

Emin Çölaşan'ın Sözcü'deki yazısı şöyle:

Sevgili okurlarım, Meclis'te iyi muhalefet yapan, Türkiye'de sık sık ses getiren iyi bir parti var…

İYİ Parti.

İçinde çok değerli siyasetçiler yer alıyor.

Genel başkanları olan Meral Akşener'le bugüne kadar sadece bir kez rastlaşıp konuştuk.

Onun ve partisinin Meclis'teki çalışmalarını severek izlerim.

Daha doğrusu “İzlerdim” demek gerekiyor!

★★★

İsim vermek istemiyorum…

Partide çok değerli, bazılarını yakından tanıdığım milletvekilleri var. Bunlar son derece düzgün insanlar.

İYİ Parti'nin şu anda Meclis'te 38 milletvekili var.

Birkaçı dışında hiçbirini tanımıyorum.

Ama bir şeyi iyi biliyorum, bugüne kadar iyi muhalefet yaptılar. Ses getirdiler.

Önergeleriyle AKP iktidarını yerinden zıplattılar ama her zaman olduğu gibi sonuç alınması mümkün olmadı!

★★★

İYİ Parti'de şimdi karşılıklı atışmalar başladı.

Birbirlerini çeşitli biçimlerde suçluyorlar.

Şimdi yazacaklarımı bu tartışmadaki taraflardan herhangi birini savunmak veya eleştirmek için yazmadığıma inanmanızı isterim.

Ancak partide hırgür çıkmış olmasına üzülürüm.

Zaten bu karşılıklı husumetin nasıl oluştuğunu da anlayabilmiş değilim.

Şimdi belki “Madem anlamıyorsun, anlamadığın konuda niçin yazı yazıyorsun” diye soracaksınız.

Haklısınız…

Ama gelin görün ki Meclis'te milletvekili sayısı yüksek olan sadece üç muhalefet partisi var.

138 milletvekili olan CHP, 56 milletvekili ile HDP ve 38 milletvekili olan İYİ Parti.

★★★

Çoğunluk zaten AKP-MHP koalisyonunda…

Bu yeni ve acayip sistemde hiçbir önemi ve ağırlığı kalmamış olan Meclis'te onlar ne derse o oluyor.

Daha doğrusu Devlet Bahçeli istiyor, tek müttefikinin kucağında oturan çaresiz AKP gereğini yapıyor!

(AKP 290, MHP 48 milletvekili ile temsil ediliyor.)

★★★

Dikkat ediniz…

Hem CHP'yi, hem de İYİ Parti'yi yıpratmak, içeriden vurup çökertmek için çeşitli oyunlar oynanıyor.

Bu oyunlar Türk siyasetinin hastalığıdır ve her zaman vardır.

Bundan sonra da olacaktır.

Herhangi bir parti iktidarı rahatsız etmeye başladıysa birtakım görünmez güçler hemen devreye girer.

O partinin liderine ve bazı milletvekillerine nokta atışı başlatılır.

Amaç, mümkün olursa partiyi bölüp parçalamaktır.

Hedef tahtasına konulan liderin ve milletvekillerinin açığı, yumuşak karnı aranır.

Biz geçmiş yıllarda çok gördük…

İktidarlar, açığı olan milletvekillerini herkesten daha iyi bilir…

Ve bunların üzerine çaktırmadan, bazen de açıkça çöküp istifa etmelerini sağlar!..

Elbette ki gereğini yaparak!

Gereği denilen şey o siyasetçilerin kişisel arzu ve isteklerini derhal yerine getirmektir.

Bu doğrudan para olabilir, ihale veya milletvekili eğer ‘ucuzcu' ise yakınlarını işe yerleştirmek bile olabilir!

★★★

Karşımıza henüz çıkan bu İYİ Parti sorununda ilginç bir olaya tanık olduk.

Bir milletvekili partisinin genel başkanına yakın olan İstanbul İl Başkanını FETÖ'cü olmakla suçladı.

İl başkanını tanımam etmem… FETÖ'cü olup olmadığını da bilemem.

Madem biliyordu niye şimdiye kadar suskun kaldı, durumu yeni mi öğrendi!

Ancak şunu da hemen belirteyim, ben artık Türkiye'de bu FETÖ'cülük suçlamalarını ciddiye almıyorum.

Nedenini soracak olursanız…

Söylemesi ayıptır ama yargı kararı uyarınca ben de bir FETÖ'cüyüm!

Terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım ettiğimiz iddiasıyla 3 yıl 6 ay hapis cezasını boşuna vermediler bize!

★★★

Evet… “Birileri, bazı görünmez güçler” şimdi İYİ Parti'ye el attılar.

Görünmez güçler diyorum ama bu işi tezgâhlayanlar falan aslında belli!

Dedim ya, biz bu olayların nice benzerlerine geçmiş yıllarda tanık olmuştuk.

Amaç bir muhalefet partisini daha böl ve yönet taktiği ile hizaya getirmektir.

Önce partide iç savaş (!) çıkarırsın, sonra da ellerini ovuşturarak gereğini yapar ve yaptırırsın.

Şimdi sıra geldi İyi Parti üzerinde (parti içinden ve dışından) oynanmak istenen böl ve yönet oyununa!

Bu iş epeyce karışık…

Bu pilav daha çook su kaldıracak, ama arada Türkiye'ye yazık olacak gibi görünüyor.