İzmir Barosu genel kurulunda hükümet tartışması

Metehan UD/EVRENSEL - İzmir Barosu Genel Kurulu’nun ilk günü gruplar arasında yapılan tartışmalarla geçti. Milliyetçi Avukatlar Grubu, genel kurulu provoke etmeye çalışırken AKP'li Yenilikçi Avukatlar Grubu ise yargının eleştirilmesine tahammül edemedi.

İzmir Barosunun önümüzdeki iki yıllık yönetimi ve çalışma ilkelerini belirleyecek olağan genel kurulu başladı. 2 gün sürecek genel Kültürpark Fuar 4 Nolu Hol'de gerçekleşecekken genel kurulun ilk günü yüzde 10’luk yasal çoğunluğun sağlanamasından kaynaklı yaklaşık 4 saat gecikmeli başladı. Genel kurula ilginin düşük olduğu gözlemlendi.

Hol girişinde kurulan stantlarda ise yönetime talip listelerin seçim çalışmaları devam etti. Çağdaş Hukukçular Derneği Tahir Elçi resminin ve tutuklu 3. havalimanı işçilerinin yazmış olduğu mektubun fotoğrafının olduğu bir pankart açtı.

Genel Kurulun ilk gününde yönetim kurulu ibra edildi ve gelecek dönemin mali bütçesi onaylandı. Genel kurulda verilen önergelerle, şimdiye kadar atama ile belirlenen ilçe baro temsilcilerinin seçimle belirlenmesi, Avukat Noyan Özkan Çevre ve Ekolojisi Mücadeleleri Ödülü'nün İzmir Barosu tarafından verilmesi, baronun LGBT+ hakları ile çalışma yapması kararları alındı.

Yönetim için 5 liste yarışacak. Yönetimde bulunan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu yaşadığı anlaşmazlıktan dolayı iki liste ile seçime girdi. Her iki grup da Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu'nun ismini kullanırken mevcut başkan vekili Mustafa Çetin ile bir süre baro genel sekreterliği görevini yürüten Atalay Aksay başkanlığında hazırlanan listeler ile seçimlere katıldı. Baro başkanı Aydın Özcan milletvekili seçimlerinde aday olabilmek için istifa etmişti.

Özkan Yücel başkanlığındaki Çağdaş Avukatlar Grubu ile Ömer Fatih Şimdi başkanlğındaki Milliyetçi Avukatlar Grubu da hazırladıkları liste ile yönetime talip oldu. Ayrıca iki dönemdir seçime girmeyerek ulusalcı ya da milliyetçi avukatların listelerine destek veren AKP'li avukatlar da Muhammed Özekes başkanlığında hazırlanan liste ile seçime katıldı.

Ortak liste ile belirlenen divanın ardından genel kurul saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Açılış konuşmasını yapan Mustafa Çetin aday olduğunu hatırlattı ve diğer adaylarla arasındaki fırsat eşitliğini ihlal etmemek için konuşmasını kısa tuttu. Ardından Baro Genel Sekreteri İlke Erol, baronun iki yıllık çalışmaları hakkında bilgi verdi.

MİLLİYETÇİ AVUKATLAR PROVAKE ETMEYE ÇALIŞTI
İzmir Milliyetçi Avukatlar Grubu adına konuşan Bülent Karagöz ise genel kurulu provake etmeye çalıştı. Divanın ısrarlarına rağmen konuşmasını sonlandırmayan Karagöz, Çağdaş Avukatlar Grubu adayı avukatları katıldıkları davaları işaret ederek 'PKK' ve 'Amerikancılık' ile suçladı. Konuşma üzerine kürsüye doğru yürüyen avukatlar Karagöz'ün konuşmasını protesto etti. Önceki genel kurulda da benzer bir gerginlik yaşanmıştı.

AKP'Lİ AVUKAT ELEŞTİRİLERE DAYANAMADI
Milliyetçi Avukatlar Grubu'ndan Nazım Aslanbey ise kürsüden Yargıtay kararı ile geri getirilen andı okudu. Bir avukatın 'Türkiye'de hukuk düzeni yok çete düzeni var. Adalet büroları AKP büroları haline geldi. Hakimler ve savcılar ses çıkaramıyorlar' şeklindeki iktidar eleştirileri ise Yenilikçi Avukatlar Grubu'ndan bir avukat tarafından kesilmek istendi.

İŞÇİ AVUKATLARI MERKEZİNİN KURULMAMASINA ELEŞTİRİ
Genç Avukatlardan Seçkin Erseçkin ise baro yönetiminin genç avukatların sorunları ile ilgilenmediğini dile getirdi. Avukat Ayşegül Karpuz da işçi avukatların yaşadıkları sorunlara değinerek iki genel kuruldur İşçi Avukatlar Merkezi'ni açmayan baro yönetimini eleştirdi. Türkiye Barolar Birliği'nin görevden aldığı Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi Avukat Berna Babaoğlu da yaşam hakkının korunması için çalışmaya devam edeceklerini vurguladı.

'HAK İHLALLERİ BARONUN GÜNDEMİNE GİRMEDİ'
Özgürlükçü Hukukçular Grubu adına konuşan Av. Canan Uçar, iki yıllık OHAL sürecinde yaşanılan derneklerin kapatılmasına ve avukatların tutuklanmasına değinerek hak ihlallerinin baro gündeminde yer almadığına dikkat çekti. Yenilikçi Avukatlar Grubu adına konuşan bir avukat ise hükümetin emperyalizmle mücadele ettiğini iddia etti ve genel kurulda cumhurbaşkanının ve hükümetin eleştirilmemesini istedi, avukatlık sınavı getirilmesini istedi.

Yönetimdeki Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu, Türkiye Barolar Birliği'nin muhalif Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu üzerinden İzmir Barosu'nun yönetimine şekil vermeye çalıştığını ileri sürdü.

'TEK ADAM REJİMİNE İLİŞKİN SES YOKTU'
Çağdaş Avukatlar Grubu adına konuşan Perihan Kaya ise baro yönetimine eleştiriler yöneterek “4 yılda laik cumhuriyetin köküne dinamit konup cumhuriyet rejimi tek adam rejimine çevrilirken İzmir Barosundan tek bir ses duyamadık. OHAL döneminde avukatlık mesleğini icra etmek imkansız hale gelirken, hukuk güvenliği yok edilip Anayasa Mahkemesi karaları uygulanmazken, adli yıl açılışları, hakim-savcı atamaları Saray’da yapılırken İzmir Barosu ne mi yapıyordu? Sizi yormadan söyleyelim, vapur gezisi. Ülke tarihinin en önemli referandumunu, Adem ile Havva’yı görüp görmemek üzerinden tartışıp, geçiştirdiniz” dedi.

Baronun, avukatların mesleki problemleri ile ilgili adım atmadığını da dile getiren Kaya şunları söyledi:

“Kule yapacağız diye TBB’deki uzun adamın peşine takılırken gözünüzden kaçtı sorunlarımız. Biz, İzmir Barosunun köklü mirasına sahip çıkacağız. Hukuk devleti ayaklar altındayken, muhalif olan her kesime tutuklama sopası gösterilirken, avukatlar ve avukatlık mesleği yok edilmeye çalışırken susmayacağız. İnsandan, doğadan, hayvandan, ezilenden yana olmaya devam edeceğiz. Hukuk diye helvadan put yapıp acıkınca yiyenlerin karşısında biz varız. Umudumuzun yazında bıraktığımız baroyu bir ekim günü almaya geliyoruz.”

MEVCUT YÖNETİM MESLEKİ SORUNLARA İLİŞKİN ELEŞTİRİLERİ YANITLAMADI
Son olarak söz alan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu Başkan Adayı ve mevcut başkan vekili Mustafa Çetin, baro yönetimine dönük mesleki sorunları ile hak ihlalleri ile ilgili eleştirilere değinmedi. Çetin, adliye yakınlarına yapmak istedikleri baro binasını anlattı ve bütçeye yönelik eleştirilere cevap verdi.

'AVUKATLAR BARODAN UMUDUNU KESTİ'
Son olarak başkan adaylarının konuşmalarına geçildi. Listesinde AKP'li vekillerin bulunduğu Yenilikçi Avukatlar Grubu Başkan Adayı Muahmmed Özekes, barodaki gruplaşmalara dikkat çekti gruplar üzerinden yapılan siyasi ve ideolojik söylemlerle avukatların mesleki problemlerinin çözülemeyeceğini ifade etti. Baro seçimlerinin belediye başkan ve milletvekili seçimlerine ön seçime döndü. Kendilerini herhangi bir siyasi ideolojiyle bağlı olmadıklarını ileri süren Özekes "Önceliğimiz avukat kimliğidir. Bunun için neler yapılması gerekiyorsa yapacağız. Biz ne iktidarın arka bahçesi olacağız ne de muhalefetin arkadaşı olayacağız. Meslektaşlarımız barodan umudunu kesmiştir. Somut, objektif, tarafsız bir baro yaratacağız" dedi.

İZMAG: 3. BİR YOL OLARAK ADAYIZ
İzmir Milleyetçi Avukatlar Grubu (İZMAG) adayı Ömer Fatih Şimdi de avukatları mesleki sorunlarının her geçen gün arttığını belirterek bunu durduracaklarını ifade etti. Şimdi "Ufak çözümlerle bizim için hayatı kolaylaştıracağız. Baro başka konularla uğraşmaktan avukatların mesleki sorunları ile uğraşmıyor" dedi. Şimdi, baronun seçimler için bir basamak olarak kullanılmasını eleştirdi. Şimdi, Çağdaş ve Cumhuriyet Gruplarına karşı 3. bir yol olarak şans istedi.

AKSAY: ÖNCELİĞİMİZ GENÇ AVUKATLAR
Muhalif Cumhuriyetçi Avukatlar Grubunun adayı Atalay Aksay da, mevcut baro yönetimini referandum sürecinde yeterli çalışma yapmamakla, cesaretsizlikle suçladı. Avukat intiharlarına da değinen Aksay önceliklerinin genç meslektaşlarının olduğunu söyledi.

ÇAĞ: BARODA KORKUYA İZİN VERMEYECEĞİZ
Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAĞ) adayı Özkan Yücel de "İzmir Barosu hukuka aykırı işlemlerde sessiz kaldı. Son 4 yıllık süreç de Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu, cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmadı. OHAL koşullarında avukatların yaşadığı sorunlara karşı sesiniz çıkmadı. Avukatlar duruşmadan atıldı, tutuklandı, siz basın açıklaması ile yetindiniz. Biz bu korkuya İzmir Barosu'nda izin vermeyeceğiz. Kendi disiplin kurulu üyeniz gözaltına alındı, korkup gitmediniz. Bu mudur avukat yanında olmak. Talimat yollayan savcıya 'İşine bak' diyemediniz. Savcılığa yazı yazarak hakkında FETÖ/PDY soruşturması başlatılan avukatların ismini istediniz. Neden hakkınızda soruşturma başlatıldığını gizliyorsunuz" dedi.