Karaca: 11 yaşındaki bir kız çocuğunu siyasi kavgaya meze yapabilecek kadar alçaklar

Abone ol

"Şimdi herkesin sıcak patates gibi ittirdiği Fatih Nurullah lakaplı adam, görünen o ki o kadar periferde bir adam da değil."

Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, Uşşaki şeyhi Fatih Nurullah lakaplı Eyüp Fatih Şağban'ın 11 yaşındaki bir kız çocuğunu istismar etmesinin ardından yandaş medyanın yaptığı haberlere tepki gösterdi.

Şeyh için 'bizden değil' manşetleri atan yandaşlar için "yancı bulvar gazeteleri ya durumun ciddiyetinin idrakinde değiller ya da dini bir büyük zannettiği adam tarafından tacize uğradığında 11 yaşında olan bir kız çocuğunu siyasi kavgaya meze yapabilecek kadar alçaklar." ifadelerini kullanan Karaca, Diyanet İşleri Başkanlığı'na da kuruluş amacını hatırlattı.

Nihal Bengisu Karaca'nın "Şeytanın Uşşakisi" başlıklı yazısında yer alan ifadeler şöyle:

Halvetilik, bu ülkede köklü bir tarikat. Uşşakilik diye bir kolu olduğunu yeni duydum.

Öğrendiğim kadarıyla hem tarikatın hem de söz konusu kolunun binlerce mensubu var ve şimdi herkesin sıcak patates gibi ittirdiği Fatih Nurullah lakaplı adam, görünen o ki o kadar periferde bir adam da değil.

"Bizden değildi, ama bakın siyasi hasmımızı övmüş" gibi derin dekolteli cibilliyetsizlik pozları veren yancı bulvar gazeteleri ya durumun ciddiyetinin idrakinde değiller ya da dini bir büyük zannettiği adam tarafından tacize uğradığında 11 yaşında olan bir kız çocuğunu siyasi kavgaya meze yapabilecek kadar alçaklar.

Bilemem. Bildiğim tek şey, her çevreden, her yerden, her dünya görüşünden sapık çıkabilir, ciddiyetsiz ya da cahil ebeveynler sayesinde pedofilik emellerine kısmen ya da tamamen ulaşmaları mümkün olabilir.

Ayrıca yok efendim bizden değil bakın bakın yapmakla, ittirmekle olmuyor. TRT’nin ünlü Payitaht Abdulhamid, Diriliş gibi dizilerinin zikir sahnelerinde tarikata bağlı dervişanın rol üstlendiği belli, Youtube’da tarikata bağlı Nurani Tv adlı kanalda daha düne kadar bu ‘başarılı’ lansmanlar yer alıyordu, şimdi kaldırılmış.

DİYANET BUNUN İÇİN KURULMAMIŞ MIYDI?

Bu konuda çok şey söylenebilir ve söylenecektir. Ama benim anlamadığım şu: Diyanet İşleri tam olarak "Böyle şeyler olmasın" diye kurulmamış mıydı?

Dinin baktığı yer gönüldür, itikadı bozuk olanlar, nefsine hakim olamayanlar, elde ettikleri güçle zehirlenenler çıkıp dini kullanarak milletin gönül evini tarumar etmesin, hal ve cezbe İslami bilginin önüne geçmesin diye, devlete bağlı böyle bir dini kurum ihdas edilmedi mi?

Diyanet İşleri’nin görev tanımı böyle rezillikleri şiddetle kınamanın ötesinde yolundan sapmış olan tarikatları ya da şubelerini terbiye etmeyi, gerekirse kapısına kilit asmayı kapsamıyor mu?

Doğan Şentürk'ten Fatih Portakal hakkında yeni açıklama Medya İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat programı başlıyor Medya FOX TV'den yeni program Medya İsmail Saymaz ile Abdurrahman Dilipak Twitter'da atıştı: 'Suçu örtme gayreti' Medya