Kemal Kılıçdaroğlu: Keşke Erdoğan bu konuda da bizi mahkemeye verse
Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir'de CHP'li Belediye Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
GERÇEK GÜNDEM - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu CHP'li Belediye Başkanları Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu CHP'li başkanlara teşekkür etti.
İzmir'de, CHP'li belediye başkanlarının katıldığı 'Yerel Yönetimler Reformu ve Yerel Demokrasi Buluşması' düzenlendi. Yarın da devam edecek, 'Kardeş Kentler Çağdaş Kentliler' temalı çalıştaya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Başkanı Tunç Soyer, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile çok sayıda ilçe belediye başkanı ve partililer katıldı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın yer almadığı toplantıda, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen hazır bulundu. Çalıştayda konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, yerel seçim sonrası 7 ayı devirdiklerini söyledi.
Geçen 7,5 aylık sürede çok güzel şeyler olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Birlikte mücadele ettik. Yanlışları düzeltip, doğruları büyütmeye çalıştık. Ortak hedefler belirlendi. Yerel yönetimlerde ilkleri yazıyoruz. Bu da bize nasip oldu. Sıradan bir iş yapmıyorsunuz. Bulunduğunuz beldenin sorunlarını çözmede yetki aldınız. Yetkinin gereğini yerine getiriyorsunuz. Önünüze engeller çıkabilir, önemi yok. Azim ve kararlılıkla sonuçları elde etmek mümkün. Belediye başkanları olarak birlikte mücadelenin, vatandaşa hizmet mücadelesinin değerli olduğunu herkese anlatacağız" diye konuştu.
BELEDİYE BAŞKANLARINA TEŞEKKÜR
Toplantıya katılan tüm belediye başkanlarına teşekkür eden Kılıçdaroğlu, "Başka partilerden devraldığınız başkanlık görevinde zor bir tabloyu aldınız. 'Tablo ne kadar ağırsa bunları aşma gücüne sahibiz' algısını toplumun belleğine kazıdınız. 'Biz koşullar ne kadar zor olursa olsun hepsini aşabilecek yeteneğe sahibiz' dediniz. 'İsraf haramdır' diyoruz. En yaşlısı da en küçüğü de bunu söylüyor. Siz israftan özenle kaçındınız. Tasarruf yaptınız. Bir beldenin, belediyenin hakkıyla hukukuyla nasıl yönetileceğini tüm Türkiye'ye gösterdiniz. Sade bir belediye başkanı için güveni tetikleyen ana unsur; israftan, şatafattan kaçınmaktır. Siz vatandaşın cebinden alınan her kuruşun hesabını vatandaşa hizmet olarak götürdünüz. Ankara Büyükşehir Belediyesi 7,5 ayda, 387 milyon 821 bin 378 lira bütçe fazlası verdi. Yeni aldığmız belediyedir. Rize Fındıklı'da 25 yıl sonra kazanıldı, 600 bin lira tasarruf yapıldı" dedi.
ŞEFFAFLIK VURGUSU
İki örnek vereceğim, İstanbul ve Ankara belediyelerimiz yalnızca 7 ayda bütçe fazlası verdi. 25 yıl içinde yapılan israfı düşünün. Harcanan paraları düşünün. Bir başkent başkent kimliğinden uzaklaştırıldı, bir kasabaya dönüştü neredeyse. Yüksek binaların olması oranın başkent olduğu anlamına gelmez. Orada siz vatandaşla güven içinde bir yönetim yapıyor musunuz? Ankara’nın kültürünü bütün dünyaya tanıtıyor musunuz? Tanımıyorsanız olmaz. Biz bunu yapıyoruz. Seçimlerden sonra 820 bin lira borç ödendi, 600 bin lira da tasarruf yapıldı.
Görev yaparken hem CHP'nin tarihi mirasını taşıyorsunuz. Hem bu ile ülkeye hizmet ederken bunu topluma hissettiriyorsunuz. Size bir teşekkürüm daha var. Şeffaflık. Bütçenin şeffaflığı. İhalelerde şeffaflık. Meclis toplantılarını halka açık yapıyorsunuz. İsteyen tvde izler gibi internetten izleyebiliyor. Düne kadar şeffaflık diye bir şey yok. Yine onların belediyelerinden ihaleleri kaça yaptıklarının yanıtını alamıyoruz.
Bir şey daha var katılımcılık. Muhtarlar, STK'lar meslek kuruluşlarıyla bir araya geliniyor. İBB'nin yaptığı çalışma siyaset tarihimizin bir ilki olacak. Yüzlerce kişinin fikrini almak istişarenin ne kadar önemli olduğunu anlatmak demektir. Belediye başkanlarımız bu konuda yeni bir sayfa açtılar.
Ankara Büyükşehir Belediyemiz 250 bin öğrencimizin yol ücretini azalttı. Bu çok önemli. Bazı belediye başkanlarımız kendi bölgelerinde aile sigortasının bir benzerini uygulamaya çalıştı. Ankara Yenimahalle, Adana Seyhan Belediyelerimiz bunu yaptı. Şimdi Ankara bunu kat üzerinden bütün Ankara için yapacak. Ülkeyi yönetenler bunu beceremiyorlar ama biz yerel yönetimlerde bunu yapıyoruz. Bu kimin garibanın, yoksulun yanında olduğunu gösteriyor.
İBB İsrafı kesti, İstanbul'da 30 bin dar gelirli yoksul öğrenciye yardım verilecek. İsrafı önlüyoruz, tasarrufları halk için kullanıyoruz
Hangi gazeteleri hangi televizyonları olursa olsun. Gerçeğin önünde engel olamaz. Gerçek acıdır ama değişmez. 800 bin kişi 1000 liranın altında emekli aylığı alıyor. 17 yıldır bu ülkeyi yönetenler ne hale getirdiler. Cepleri için çalıştılar. Yakınları dünürleri için. Biz kim için çalışıyoruz? Vatandaş için.
İSTANBUL'DA 150 MAHALLEYE 150 KREŞ
Ankara'da, 250 bin öğrencinin ulaşımını ucuzlattıklarını belirten CHP lideri Kılıçdaroğlu, seçim sürecinde anlattıkları 'aile sigortası' ile ilgili bilgi verdi. Belediye başkanlarının, kendi bölgelerindeki ihtiyaç sahibi aileler için sigorta uygulamaya çalıştığını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ankara'da bu uygulama, kart üzerinden bütün Ankara için yapılacak. Biz yerel yönetimler bunu yapıyoruz. Hiçbir ayrım yapmadan bunu yapıyoruz" dedi.
Yoksul mahallelerden başlayarak, İstanbul'da 150 mahalleye 150 kreş yapılacağını anlatan Kılıçdaroğlu, "Demokrasi kültürü geliştikçe kişi başına düşen gelir artar, yatırımcı önünü görür. Hepimizin savunması gereken, hukukun üstünlüğü. Sizler başkan seçildiniz. Yüksek Seçim Kurulu'na gitti dosyalarınız. Vatandaşa gittiniz, sokak sokak dolaştınız. Vatandaş size güvendi, belediye başkanı koltuğuna oturttu. Hangi parti olursa olsun, herkesin demokrasi ve insan hakları gibi hedefleri vardır. Eğer siz beğenmediğiniz bir partinin başkanını topluca görevden alıp, yerine kayyum atarsanız vatandaş niye oy kullandı? İktidara sormak lazım, o zaman sandığı niye koydunuz?" diye konuştu.
TANK PALET FABRİKASI
Bizler CHPliler vatanını ve bayrağını sevenler, demokrasiden yana olanlar üşkemizin bütün varlıklarına sahip çıkarız ama birilerini ülkemizin en değerli varlıklarını başka bir ülkeye peşkeş çekiyorsa söylemek borcumuzdur. Tank Palet fabrikasından bahsediyorum. Değeri 20 milyon dolar. Avrupanın en büyük entegre tesisi. Bu şuanda Katar ordusuna bedava verildi. Ethem Sancak'a bedava verildi. Önce diyordu ki özelleştirme yok burada. Altında kendi imzası var yalan söylüyor. Ben bunu söyleyince rahatsız oluyor. Değerli arkadaşlarım şu soruya yanıt almış değilim. Dünyanın hangi ülkesinde 25 yıllık parayla veren ülke var? İkinci kararnameyi Resmi Gazetede yayımlamadı Erdoğan ben görmeyeyim diye. Ben görürüm. Bürokraside binlerce insan var ülkesini seven. Kararname bana geldi. Biz satmadık diyor. Zaten satmadın. İşletme hakkını devrettin. Kaç devrettin kardeşim? Madem ki verdin 25 yıllığına ihaleyi ne zaman yaptın?
Tank Palet Fabrikasını 25 yıllığına vermek Türkiye Cumhuriyeti'ne ihanettir. Türk Telekom'un işletme hakkını devrettiler. Katar ordusunun arkasında kim var? Sonuna kadar takip edeceğiz.
Keşke bu konuda da mahkemeye verse de derdimizi mahkemeye anlatsak ama mahkemeler de onun emrinde, biliyorum
Tekrar bütün belediye başkanlarıma teşekkür ediyorum. Verdiğiniz mücadelenin kahramanısızınız.
SEYİT TORUN'DAN AÇIKLAMALAR
CHP'li Belediye Başkanları Toplantısı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun konuşmasıyla başladı. Seyit Torun'un açıklamaları şöyle:
Bizi her ne kadar borçlanmaya zorlasalar da yılmayacağız.
Seçmenin bize verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağız. Demokrasinin yerelde güçlenmesini sağlayacağız. Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı'nı hepbirlikte hazırlayacağız. Kaynakları kendimiz yaratmaya önem vereceğiz. CHP ile belediyeler arasındaki ilişki araç gereç dayanışmasının ötesinde olmalıdır. Avrupa'ya baktığımızda karşılıklı sinerji olduğunu görüyoruz. Hiçkimsenin borcu yüzünden çocuğunun yüzüne bakamamasına asla izin veremeyiz . Ülke ve dünyada en çok ihtiyaç duyduğumuz şey huzurumuz. Sonuçta insanımız kazanacak.