KESK'ten gözaltılara tepki

Abone ol

KESK, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Merkezi’nde basın açıklaması yaptı.

DUVAR Ankara’da ve çeşitli illerde evlerine yapılan operasyonlarla gözaltına alınan demokratik kitle örgütü temsilcilerinin serbest bırakılmasını talep eden KESK, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Merkezi’nde basın açıklaması yaptı.

“OHAL uygulamaları, hukuksuzluk ve keyfilik tüm hızıyla devam ediyor. Her güne yeni baskılarla, yeni gözaltı ve tutuklama haberleri ile uyanır hale geldik” sözleriyle gözaltılara tepki gösteren açıklamayı KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik okudu.

‘BEYAZ BAYRAK EYLEMİNE KATILDIKLARI GEREKÇESİYLE GÖZALTINA ALINDILAR’

Sabah saatlerinde evlerine yapılan operasyonlar sırasında SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden, TÜM BEL-SEN Genel Sekreteri Yılmaz Yıldırımcı ve MYK üyesi Adem Yavuz Kaya, HABER SEN eski MYK üyesi Ramazan Taş’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi ve avukat gözaltına alındı.

Meslek örgütü temsilcilerinin, SES’in sağlık ve yaşam hakkını savunmak amacıyla 2016 yılında Ankara Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirdiği ‘Beyaz Bayrak’ eylemine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alındıklarını belirten açıklamanın satır başları şu şekilde sıralandı:

TELAŞA DÜŞÜRMÜŞ OLMALI Kİ HAREKETE GEÇİLDİ

Yaklaşmakta olan yerel seçim hesapları, emekçilerin hak mücadelesi, konfederasyonumuzun İzmir’de gerçekleştirdiği bölge mitingi, Samsun, Adana, Diyarbakır ve İstanbul’da yapılacak miting hazırlıkları, kadınların şiddete karşı sokaklara dökülmesi iktidarı ve devlet organlarını telaşa düşürmüş olmalı ki, hemen harekete geçildi.

VALİLERİN KEYFİLİKLERİNE UYMAK ZORUNDA DEĞİLİZ

Gözaltına alınanların tamamının adresleri belli olup çağrılma durumunda ifade verecek kişilerdir. Ancak iktidar gözaltı ve tutuklamalar yoluyla muhalif kesimleri sindirmeyi, korku dalgası yaratmayı hedeflediğinden bu politikayı özellikle ve sistematik olarak uygulamaktadır. İktidarlarını sürdürmek ve faşizan politikalarına meşruiyet kazandırmak için demokratik eylem ve etkinliklere katılmamız yasadışı faaliyetlermiş gibi sunuluyor. Toplantı ve gösteri hakkımızın kullanımı valiliklerin ya da idarecilerin insafına bağlı değildir. Valilerin keyfiliklerine uymak zorunda değiliz. Anayasaya aykırı yasaklara ve talimatlara uyma yükümlülüğümüz yoktur.

EMEKÇİLER BARIŞ İÇİN MÜCADELE EDECEKTİR

Basın açıklamalarına, mitinglere katılım, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki paylaşımlar ve benzeri demokratik eylem ve etkinlikler anayasa ile güvence altına alınmış temel hak ve özgürlükler kapsamındadır. Bu nedenle değil gözaltına alınmak, soruşturma açılması dahi anayasa ihlalidir.Barış talebi suç unsuru olarak görülmesi kabul edilemez. Ülkemizde ve bölgemizde çatışmaların her gün biraz daha tırmandığı bir süreçte barış talebini dile getirmek kadar insani başka hangi talep olabilir! Emekçiler dün olduğu gibi bugün ve bundan sonra da bedeli ne olursa olsun barış için mücadele edecektir.

SİYASİ İKTİDARI UYARIYORUZ

Ancak hukuk hiçbir dönemde bu kadar ayaklar altına alınmadı. Temel hak ve özgürlükler hiçbir dönemde bu denli ihlal edilmedi. Siyasi iktidarı bir kez daha uyarıyoruz; göz altılarla, tutuklamalarla bizleri emek, demokrasi ve barış mücadelesinden alıkoyamayacaksınız! Arkadaşlarımızın gözaltına alınmasını kınıyoruz. Yöneticilerimiz derhal serbest bırakılmalı, hukuk tanımaz saldırılara son verilmelidir.

Lise öğrencisi okula giderken dehşeti yaşadı Güncel Bakanın karşısına 'Andımız' ile çıktılar Güncel Açık Toplum Vakfı Türkiye'den çekiliyor Güncel Ataması yapılmayan Merve öğretmenden kahreden haber Güncel