Kılıçdaroğlu elektriği kesik evinde gençleri ağırladı: Birimiz karanlıktaysak, hiçbirimiz aydınlıkta değiliz
Evinde gençleri ağırlayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Birimiz karanlıktaysak, hiçbirimiz aydınlıkta değiliz. Evimiz karanlıktı ama gençlerin enerjisi Türkiye’yi aydınlatacak gibi görünüyor" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, dün akşam saatlerinde eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte elektrikleri kesik evinde gençleri ağırladı. Gençlerin ziyaretine ilişkin sosyal medya hesabından bir video yayınlayan Kılıçdaroğlu, “Dün akşam gençler, Selvi Hanım ile beni ziyarete geldiler. Evimiz karanlıktı ama gençlerin enerjisi Türkiye’yi aydınlatacak gibi görünüyor. Birlikte aydınlığa kavuşturacağız bu ülkeyi” dedi.
Videoda gençler ile Kılıçdaroğlu çifti arasında yaşanan diyaloglar şöyle:
- Genç: “Biz sizi çok merak ettik. Elektrik yok”
- Selvi Kılıçdaroğlu: “Düşünün Bizim sadece bir hafta, aylarca elektriği kesilenler var. Bir de onları düşünmek lazım. Kalabalık da değiliz. Bir de küçük çocuğu olanı düşünün. Onlar için çok daha zor.”
- Kemal Kılıçdaroğlu: “Yaklaşık 4 milyon abonenin sesinin duyulmasına yol açtı. Böylece geniş kitleler, ‘elektriği kesilen bir aile acaba nasıl geçiniyor, çocuklar ders çalışıyorlar mı, çocukların elbiseleri yıkanacak…’ Biz elektriği kesilen aileye giderken, aynı ailenin doğal gazının kesildiğini de öğrendik. Buna benzer, dramatik bir tablo. Bu kabul edeceğimiz bir şey değil o nedenle direnmek zorundayız.”
- Bir genç kadın: “Benim annem ilk şey söyledi: buzluktakiler ne olacak?”
- Selvi Kılıçdaroğlu: “Herkesin de aklına o geldi sağ olsunlar”
- Bir genç: “Son grup toplantınızda ‘kavga edeceğiz’ diye bir söylemde bulundunuz. Bu söylemin altında ne yatıyor?”
“TÜRKİYE ÖYLE BİR NOKTAYA GELDİ Kİ”
- Kemal Kılıçdaroğlu: “Türkiye öyle bir noktaya geldi ki anayasa askıda, hukuk sistemi askıda, yargı siyasetin emrinde, adalet dediğiniz kavram neredeyse Türkiye’de yok oldu. O zaman bizim bütün bu haksızlıklara karşı direnmemiz gerekiyor. Yani kavga etmemiz gerekiyor. Beşli çeteler’, uyuşturucu baronları, bunlar toplumun kanının emen keneler gibi. Devletin en büyük işlerini adrese teslim ihale ediyorsanız, milyar dolarlar aktarıyorsanız… Milyar dolarlar bir kişiye gitmiyor aslında, onun beslediği arkada siyaset aktörleri var. Siyasetin de kendi içinde çeteleri var. Onlar da beşli çeteden para alıyorlar. Sana o ihaleyi verdim ama onun bir kısmını bana ver bakalım, beni finanse et; diyorlar. Uyuşturucu baronları ile kol kola gezip, fotoğraf çektirenler var. Dolayısıyla böyle bir tablo içerisinde, gençleri özellikle toplumun sorunlarına sahip çıkmaları gerekiyor.
“6 MİLYON 300 BİN GENÇ TÜRKİYE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK”
Bu yönetim şekli. Türkiye’ye felaket getiriyor. Bunu görüyorum. En çok etkilenen kesim, aslında gençler. Gençler özgürlük istiyorlar, rahat yaşamak istiyorlar, düşüncelerini özgürce ifade etmek istiyorlar. Ama böyle bir ortamda, arzu ettikleri özgürlük atmosferini bir türlü yakalayamıyorlar. Acaba yurt dışına mı gitsem, daha mı mutlu olurum arayışları başlıyor.
“YURTSEVER GENÇLERİN, KENDİ ÜLKELERİNDE KALIP, BU MÜCADELEYİ VEREREK…”
Yurtsever gençlerin, kendi ülkelerinde kalıp, bu mücadeleyi vererek, kendi ülkelerinde demokrasiyi getirmeleri konusunda verdikleri mücadelenin sonucunu almaları lazım. Evet iktidarı, biz değiştirdik demeleri lazım. Bunu yapabiliriz. Çünkü 6 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak. 6 milyon 300 bin genç Türkiye’nin kaderini değiştirecek.
Gençler, dünya siyaset tarihine güzel bir armağan bırakmış olacaklar. Demokratik yollarla bir dikta yönetimini sandıkta yendik diye. Hiçbir yerde rastlanmadı. Siz bunu yapacaksınız. Buna inanıyorum. O nedenle işi sağ-sol olayından tamamen ayırıp, tamamen demokrasiye, insan haklarına, düşünce özgürlüğüne kilitlenip, bunun üzerinden toplumu örgütlemeliyiz. Ve topluma, gerçekleri anlatmalıyız. Herkesin sorunlarına ilgi duyduğumuzu, sorunları çözmek için mücadele ettiğimizi, kendi sorunlarımızı çözmek için de ayrıca mücadele ettiğimizi ifade etmeliyiz. Bunlar olduğu taktirde Türkiye’nin kısa süre içinde düzeleceğine inanıyorum. Her kesimin ortak hareket etmesi lazım, bu kavga ortaklaştığımız bir kavga olmak zorundadır.”
- Bir genç: “İnsanların sesini duyurmak için karanlıkta kaldınız. Ama bizim de gönlümüz sizinle olduğu için çok merak ettik, acaba nasılsınız iyi misiniz…”
“BİRİMİZ KARANLIKTAYSAK, HİÇBİRİMİZ AYDINLIKTA DEĞİLİZ”
- Kemal Kılıçdaroğlu: “İyiyiz iyiyiz. Ama söyledim, adalet kavgası, hak kavgası, Türkiye’yi aydınlığa çıkarma kavgası çok önemlidir. Birimiz karanlıktaysak, hiçbirimiz aydınlıkta değiliz.”
Daha sonra Kılıçdaroğlu çifti gençleri kapıdan uğurladı.