Kılıçdaroğlu: Erdoğan ve Yıldırım'a söyledim olmadı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’da İş Dünyası ve KOBİ temsilcileri ile buluştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’da İş Dünyası ve KOBİ temsilcileri ile buluştu. Ekonomik krize vurgu yapan Kılıçdaroğlu, partisinin dile getirdiği 13 maddenin dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle;
Sorunların çözüp halkın önüne çıkmak güzel bir olaydır. Belediye başkanlığı, milletvekilliğinden farklıdır. M.vekili yasama organıdır, icra organı değil.
Belediye başkanları halka en yakın olan kişidir, milletvekili halka en yakın olan kişi değildir. Milletvekilinin elinde bir şey yoktur ki sorunu çözülsün.
Belediye Başkanı ise çözebileceği bir sorunsa tak diye diye sorunu çözer. O nedenle belediye başkanının halk ile çok yakın olması gerekiyor.
Vatandaş adaylara bakar, bu adaylar içerisinde "Benim yaşadığım kenti kim güzelleştirir" diye sorar, bazen partisinden bağımsız birine oy verir. Mustafa Bozbey'in böyle bir özelliği var. Ben hiçbir ayrım yapmadan, elini vicdanına koyan bütün vatandaşların oyunu Bozbey'e vereceklerine inanıyorum.
İş dünyasından insanlarımızın olduğu bir yerdeyiz. Ekonomik krizle karşı karşıyayız. Ağustos ayında bir basın toplantısı yaptım. Kimseyi eleştirmeden bu krizden nasıl çıkarız diye 13 madde halinde çözüm önerileri önerdim. 13 maddeyi bırakın eleştirmeyi, eksik de bulmadılar ama dönüp bizi suçladılar. 13 maddeden şu yanlış deseler anlarım, 13 madde az deseler anlarım, ama bizim getirdiğimiz öneriler eleştirilmedi, CHP eleştirildi. Bu yanlış bir şey.
Can ve mal güvenliği, düşünce özgürlüğü, adalet ülkenin büyümesinin önemli unsurudur. Demokrasi olmadan olmaz
İkinci halka Türkiye üretmelidir. Aklınıza gelir miydi, canlı hayvanı ithal edeceğiz, samanı ithal edeceğiz Türkiye'de bakacağız. Bunları üretemez miyiz biz? Buğday, mercimek üretemez miyiz? Hayatın her alanında üretmeliyiz.
Güçlü bir sosyal devlet inşa etmeliyiz. Komşum açken ben nasıl tok yatacağım. Çocuk yatağa aç giriyorsa ben barışı nasıl sağlayacağım. Güçlü sosyal devlet derken devletin yaptığı sosyal yardımı bir lütuf değil hak olarak yapması gerektiğini söylüyorum. Sosyal devlet güçsüzün korunması demektir. Anadoluda fabrika kalmadı.
Ve dördüncü halka sürdürülebilirlik. Demokraside, üretimde sürdürülebilirlik... Dünyadaki bütün gelişmeleri yakalayacaksınız. Atatürk'ün çağdaş uygarlığı hedef olarak göstermesinin nedeni budur. Üretimde de, demokraside de, sosyal devlette de, sürekli yenilenmede de örnek olacağız. Bunu belediyelerde yapmaya çalışıyoruz. Bütün bu çemberleri iç içe geçirmek zorundayız.
Ben Erdoğan'a da, Yıldırım'a da niye AB bize standartlarınızı uydurun diyor. Biz neden demokratik standartlarımızı yükseltelim. Biz onlara sende ne varsa bizim ülkemizde de birinci sınıf demokrasi var diyelim dedik. Olmadı.
Şehirlerimizde kent meydanı kalmadı. Meydan olacak ki insanlar burada buluşabilecek.