Kılıçdaroğlu, Erdoğan'a meydan okudu: Çık karşıma, korkma adam yemem
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'deki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Kılıçdaroğlu, "Çık karşıma açıkça seninle konuşalım. Korkma ben adam yemem" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu.
Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, “Bizim kişisel bir hırsımız yok. Biz bu ülkenin büyümesi, kalkınması, her evde huzurun olması için mücadele eden bir partiyiz. Huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kavga değil, huzur istiyoruz” dedi.
Avukat Filiz Saraç'ı, İstanbul Barosu Başkanı seçilmesi üzerine tebrik eden Kılıçdaroğlu, "Gezici mahkemeler istemiyoruz, onlara son vereceğiz. Adalet neredeyse onu arayıp bulacağız. Bu ülkeye adaleti getireceğiz" diye konuştu.
GEZİ TUTUKLULARINA SELAM
Gezi davasını gündeme getiren Kılıçdaroğlu, "6 aydır içerdeler" dedi ve hapisteki Gezi tutuklularına selam yolladı.
Bartın'daki maden faciası ile ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, "41 insanın hayatına mal oldu hala ortada bir sorumlu yok. Soma'da olduğu gibi kapatmak istiyorlar" dedi.
MAHİR ÜNAL'A SERT TEPKİ
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyeti ve Harf Devrimi'ni hedef alan AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’a tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Yuh çekmeyin, sizin nefesinize yazık, tarih bilmiyorlar, hurafelerle tarih öğrenilmez. Bu anlayış SADAT kafasıdır. Senin diline hakaret eden bir adamla senin ne işin var” dedi.
ERDOĞAN'A MEYDAN OKUDU
Kılıçdaroğlu konuşmasının devamında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslendi. Kılıçdaroğlu, "Bana meydan okuyor Erdoğan. Çık karşıma açıkça seninle konuşalım. Korkma ben adam yemem. Hodri meydan" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Bizim kişisel bir hırsımız yok. Biz bu ülkenin kalkınması için Türkiye'de huzurun olması için mücadele eden bir partiyiz. 85 milyon kardeşimiz duysun hiçbir ayrım yapmadan 85 milyonu kucaklayacağız. Bütün karamsarlığına rağmen güzel imzaların da atıldığı bir Türkiye'deyiz. İstanbul Barosu seçimleri yapıldı, ilk kez bir kadın İstanbul Baro Başkanı oldu. Filiz Faraç. Kendisini kutladım ama önemli olan şu bütün CHP'nin kendisini kutladığını ifade etmek için de buradan tekrar kendisini kutluyorum.
Gezi aileleri burada onlara da hoş geldiniz diyorum. Allah aşkına Gezi olayları TC devletinin, TC vatandaşlarının haksızlık karşısında yükselttikleri bir sestir. Ve bu ses bir bayraktır ve bu bayrak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bayrağıdır, demokrasi, adalet bayrağıdır. Milyonlarca gencimizin adalet istediği bir bayrak, bir sözdür o Yargılanıyorlar arkadaşlarımız. Yurt dışından geldiler bazıları. 13. Ağır Ceza Mahkemesi bir soru bile sormadı. Özellikle geçmişte AK Parti'ye oy verenlere sesleniyorum, MHP'ye oy verenlere sesleniyorum, hakim bir tek soru dahi sormuyor. İki bir tek tanık bile dinlemiyor. Üç, bir delil var mı yok mu bunu bile araştırmıyor. Vicdan sahibi olanların vicdanına havale ediyorum bu duruşmayı. Ama ahdimdir ne olursa olsun bedeli ne kadar ağır olursa olsun bu ülkeye adaleti ya getireceğim ya getireceğim. Ortası yok bu işin. Vera'yı babasıyla buluşturacağım, ahdim var. Gerçekten de bizim demokrasi tarihimizin onurlu bir sayfası olan Gezi'ye buradan selam göndermek de benim boynumun borcudur.
'HESABINI MUTLAKA SORACAĞIZ'
Amasra'da facia oldu. 41 kişi hayatını kaybetti. Kim bu işin sorumlusu. 41 kişinin hesabını kim verecek. Yetimlerin hesabını kim verecek. Asıl fail belli değil. Bu konuda bir rapor hazırladık. Madenlerdeki faciaları artıran nedenlerin başında havalandırma sistemi geliyor. Orası ağlama duvarı değil. Siz görevinizi yapacaksınız. 41 aileye de Amasralılara da benim sözüm var. Bunların hesabını mutlaka soracağız.
Bu fabrikanın önünde bir toplantı yaptım. Sendika temsilcisi de geldi pancar ve tütün üreticileri de geldi. Hepsine söz verdim. Şunu söyledim; '20 yıldır AK Parti hükümetlerinin yaptığı bir tek fabrika var mı?' Mesela gübre fabrikası, mesela şeker fabrikası yaptın mı? Şimdi bütün çiftçilere söylüyorum, gübreyi alıyorum pahalı diyorsun, gübre fabrikasını niye yapmıyorlar diye soracaksın? Bu devlete Allah rızası için bir tek fabrika dahi yapmadılar. Ama yapılanların tamamını sattılar ve yediler.
Açık ve net söylüyorum AK Parti iktidarları yeni bir fabrikayı yapabilecek düşünceye sahip değiller. Onlar tam anlamıyla bir yıkım ekibidirler. Her şeyi yakıp yıktılar. Bütün fabrikaları!
Bir umutsuzluk dalgası var. Bu dalgayı yok edeceğiz inşallah. Teşvik yapmışlar bunlar. Yeni bir sanayi bölgesi var. Nuri Demirağa'nın adını vermişler çok teşekkür ederiz. Oraya 28 Aralık 2021 tarihli bir kararname ile orası cazibe merkezi ilan edilmiş. Diğer sanayi bölgeleri ilan edilmemiş. Doğal olarak Sivaslı üretici diyor ki nasıl rekabet edeceğim. Bir il teşvik açısından ikiye bölünür mü, çifte standart olur mu! Bunu da kaldıracağız. Hızlı tren açacağız demişler. Sivaslı kardeşime söyledim, bu kadar yalana yeter deyin.
'BU SADAT KAFASIDIR'
(Mahir Ünal’a tepki) Yuh çekilecek pozisyonda da değil sizin nefesinize yazık. Tarih bilmiyorlar hurafelerle tarih öğrenilmez. Halkın ne konuştuğunu dahi bilmiyorlar. Ya sen hiç Karacaoğlan’ı dinlemedin mi kardeşim. Bu insanlar tertemiz Türkçeyle ne yazdılarsa bugün biliyoruz ya. Sen Yunus’u bile bilmiyorsun. Bugün parantez açalı Bahçeli buna sözde çok kızmış. Ne olacak koşa koşa gidecek yine kucaklayacak. Bu anlayış ne anlayışıdır biliyor musunuz? Bu anlayış SADAT kafasının anlayışıdır. TC devletini kaldıracağız ASRİKA diye bir devlet kuracağız, başkenti İstanbul olacak, dili de Arapça olacak. Aynı kafa. İtiraz mı ettiler? Etmediler. Ama ne olur benim milliyetçi tabanım öbür tarafa kaymasın diye arada bir işaret fişeği atayım sonra arka kapıdan yine kucaklaşacağız.
Milliyetçilik vatanseverliktir, senin diline hakaret eden senin dilini küçümseyen bir adamla senin ne işin var? Hâlâ grup başkanvekili, ne olacak ki! Ama bu tür insanlara en güzel cevabı Gazi Mustafa Kemal Atatürk vermiş. ‘Biz cahil dediğimiz zaman mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi hiç okumak bilmeyenlerden de hakikatı gören gerçek alimler çıkabilir.’ Daha ne desin ya!"