KKTC'ye girişlere sıkı denetim geliyor

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) hükümeti, ülkede son günlerde artan şiddet olayları üzerine Ada'ya girişlerde sıkı denetimlerin yapılması ve Türkiye ile suçlular konusunda direkt iletişim kurulması yönünde çalışma başlattı. Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı'ndan bir ekibin, görüşmeler için KKTC'ye geleceği öğrenildi. KKTC'deki şiddet olaylarıyla ilgili açıklama yapan İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, "Ülkemizde artan suçlar vatandaşlarımızı ciddi şekilde endişelendiriyor, toplumsal huzur ve asayiş bozuluyor" dedi.

Çalışmalar hakkında bilgi veren İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, Türkiye'den suçların engellenmesi konusunda teknik ve adli konularda destek isteneceğini kaydetti. Baybars, "Artan suçları önlemede ve ülkeye giriş çıkışlar konusunda ciddi tedbir almak, kaçak yaşamın önlenmesini sağlamak konusunda kararlıyız" diye konuştu.

Bakan Baybars, Türkiye ile KKTC arasında adli konularda sağlıklı bir işbirliği yapılmasının önünde ciddi bürokratik engeller bulunduğunu söyledi. Sorunların giderilmesi için ülkeye giriş çıkışlar dahil ivedi çalışmalar yapılacağını belirten Baybars, "Ada'ya gelecek olan Türkiye Adalet Bakanlığı yetkilileriyle ülkeye Türkiye'den giriş çıkış konularını da ele alacağız. Adli yardımlaşma anlaşmasını istişare ederek hayata geçirmek istiyoruz" dedi.

“Kara para, uyuşturucu, insan ticareti”

Güvenlik güçlerinin sahip olduğu altyapı, teknik ekip ve ekipman eksikliklerinin ortadan kaldırılması, kent güvenliğinin sağlanması ve suçların önlenmesinde kentsel güvenlik sisteminin hayata geçirilmesi için kolları sıvadıklarını belirten Baybars şunları kaydetti:

"Nüfus artış hızıyla, alınan güvenlik tedbirleri hızının eşit olması, plansız ve hızlı kentleşme sonrasında sosyal denetimlerin sağlanması, hem kentlerde işlenen suçların hem de kentin fiziki varlığına ve kentliye karşı işlenen suçların önlenmesi ve ortadan kaldırılması, kentsel altyapı eksikliklerinin ve kayıtsızlığın giderilmesi konusunda dört koldan adım atmaya başladık."

Suçlarla mücadelenin önemli olduğuna vurgulayan Baybars, "Uyuşturucu ticareti, silah kaçakçılığı, insan ticareti gibi organize bir şekilde ve uluslararası boyutta işlenen suçlarda son yıllarda önemli ölçüde artış meydana gelmiştir. Dolayısıyla bu suçlarla mücadele de büyük önem kazanmıştır. Bu nedenle hükümetimiz ivedi olarak, kara para aklama, yolsuzluk, insan kaçakçılığı ve insan ticari konularında yasalarımızı uluslararası hukukla uyumlaştıracak adımlar atacak" dedi.

2 bin vatandaşlığın iptali

KKTC'de 2 bin vatandaşlığın iptal edileceği yönündeki haberleri de değerlendiren İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, bu iddiaların doğru olmadığını belirtti. Baybars, "Biz, usulsüz ve yasaya aykırı yapılan vatandaşlıkları iptal edeceğiz. Yasal olarak vatandaşlık alanların vatandaşlıklarının iptali asla söz konusu değildir" dedi.

"Bizim derdimiz bütün vatandaşlıkların iptali değil" diye konuşan Baybars, "Bizim derdimiz hukuka veya yasaya aykırı olarak, hak edenlerin önüne geçerek verilen vatandaşlıkların toplumda var ettiği huzursuzluğu ortadan kaldırmak için bir inceleme yapmak" ifadelerini kullandı.

Hukuk devletinde, kişilerin yasalara saygılı olmaları gerektiğini, vatandaşlık uygulamalarında keyfiliğe son verecek yeni düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirten Baybars, "Neredeyse 20 yıl bu ülkede kayıtlı olarak çalışan, tüm yatırımını burada yapan ve çocuklarını burada büyüten insanlar, yasada belirtilen şartları yerine getirmelerine rağmen vatandaş yapılmazken, sırf menfaat nedeniyle yasadaki hiçbir şartı karşılamadan yapılan vatandaşlıklar var. Bu uygulamanın 7 Ocak seçimleri öncesinde ciddi bir surette arttığını da görüyoruz. Devlete güvenin tesis edilmesi ve ülkemizde yaşayan insanlarda adaletsizlik algısının yaratılmaması için bu konu üzerine hassasiyetle eğiliyoruz" diye konuştu.

KKTC'de eski hükümet döneminde Bakanlar Kurulu tarafından yaklaşık 2 bin kişiye istisnai hallerin varlığı nedeniyle vatandaşlık verildiğini kaydeden İçişleri Bakanı Baybars şöyle devam etti:

"Öncelikle bu Bakanlar Kurulu kararlarının yasaya ve hukuka uygunluğu üzerinden inceleme yapıyoruz. Keyfi ve siyasi istismara açık oldukları ve çoğunlukla herhangi bir gerekçe dahi içermedikleri sebebi ile incelemeye bunlardan başlıyoruz. Bunların içerisinde mutlaka yasal olarak verilen vatandaşlıklar da vardır. Bunlardan başlayıp geriye doğru gideceğiz. Sadece vatandaşlıklar değil, yapılan bütün hukuka aykırılıklar incelenecek."

İşte yeni yurttaşlık yasası

Baybars, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kısıtlı doğal ve kültürel kaynaklara sahip olduğu için ekonomik ve sosyal gelişme olanakları ile fırsatları sınırlı olan küçük ada ülkesi olduğunu ifade etti. Baybars, "Yurttaşlık Yasası'nda ve Çalışma Yasası'nda değişikliğe gidilecektir. Yurttaşlık verilmesine dair kriterler keyfi uygulamaları önlemek için yeniden düzenlenecek, yurttaşlık verilmesine bazı sınırlamalar konulacak, belirli süreler ertesinde 'beyaz kimlik' uygulamasıyla çalışma izinli olarak ülkemizde bulunan yabancıların seçme seçilme hakkı hariç birçok yurttaşlık haklarını kazanmaları imkânı yaratılacak, yeni yurttaş olanların yurttaş olmalarından sonraki ilk genel seçimde oy kullanmamaları benzeri kurallar yürürlüğe konulacaktır" dedi.

"Türkiye ilişkiler çok önemli"

Konuşmasında Türkiye ile ilişkilerin çok önemli olduğunu da belirten Baybars, "Güçlü tarihsel ve özel bağlara sahip olduğumuz müttefikimiz ve stratejik ortağımız olan Türkiye ile ilişkilerimiz sağlıklı bir temelde geliştirilmeli ve işbirliğimiz devam etmelidir. Bizlere ciddi anlamda destek veren uluslararası ilişki kurduğumuz tek ülke Türkiye. Biz, her türlü işbirliğini sürdüreceğiz. Türkiye ile yapılan birçok proje var. Biz bu projelerin devamını sağlamak istiyoruz. Yeni projeleri de gündeme getirmek istiyoruz" diye konuştu.