Koronavirüs sonrası dava patlaması mı yaşanacak?

Abone ol

Sağlık Hukuku Uzmanı Avukat Sibel Dolgun, koronavirüsün daha sonra pek çok davaya konu olabileceğini iddia etti. İnsanların birbirlerini bilerek koronavirüs bulaştırdığı iddiasıyla şikayet etmesi olası davalar arasında

Koronavirüs hem dünya hem Türkiye gündeminin ilk sırasında.

Herkes hastalığın ciddi insan kaybına neden olmadan atlatılmasına öncelik verirken bu süreçte yaşanabilecek kimi olayların sonraki süreçlerde pek çok davaya konu olabileceği bekleniyor.

Koronavirüs'ün ilk çıktığı yer olan Çin'in Vuhan şehrinde karantina sonrası yüzlerce çift, boşanma talebiyle mahkemelere akın etmişti.

Koronavirüs'ün Türkiye ve görüldüğü diğer ülkelerde de tıpkı Çin'de görüldüğü gibi bazı olası hukuki ve sosyal sorunlara yol açması kaçınılmaz görülüyor.

Yoğun başvurulardan dolayı 18 Mart’a kadar yeni başvuru alınmayacağı belirtilmişti.

Independent Türkçe'den Ali Kemal Erdem'e konuşan Sağlık Hukuku Uzmanı Avukat Sibel Dolgun, şimdilik yüksek sesle konuşulmasa bile hukuk dünyasında ve sosyal medyada sessizce konuşulan korona sonrası olası davaları sıraladı:


Sağlık Hukuku Uzmanı Avukat Sibel Dolgun

Akılları kurcalayan sorular

- Bilhassa işçi ve işveren tarafından tek taraflı fesih edilen iş akitlerinde kıdem tazminatı vs. gibi işçilik alacakları istenebilecek mi?

- Risk unsuru olan işçilerin bu durumu işverenlerine beyan etme zorunluluğu var mı?

- İş yerinde hayati tehlike oluşmaya başlamışsa yahut tehlike başlamamış ancak riski var ise ve işveren faaliyetlerini ısrarla durdurmuyorsa, kanaatimce işçilerin iş akitlerini tek taraflı feshi ortaya çıkabilecek ve tazminat almaya hak kazanacaklardır. Zira işverenin işçi sağlığını gözetmesi gerekecektir. Hatta ve hatta uzun süre ısrarla faaliyetine devam eden işçilerin, bu sebeple virüsten zarar görmesi halinde yalnızca işçilik alacakları değil manevi tazminat talep hakkı da doğabilecektir.

- Devlet tarafından, testleri yapılan hastaların sonuçları başkaları ile paylaşılabilecek mi? Veri güvenliği nasıl korunacak?

- Seyahat engeli gelmesi durumunda büyük zararlara uğrayan gerçek kişi ve tüzel kişilerin geri dönülmez zararları karşılanacak mı?

- Kasıtlı yahut ihmalen virüs taşıyıcısı olan bir kimsenin yakınlarına yahut başkalarına zarar vermesi halinde tazminat sorumluluğu ortaya çıkacak mı? Örneğin kişi taşıyıcı olduğunu yüksek oranda tahmin edip, test yaptırmayıp sosyalleşmeye devam ediyorsa böyle sonuçlar çıkacaktır. Yahut yurt dışından gelip 14 günlük karantina süresine uymayan kişiler için de bu sonuç ortaya çıkabilecektir.

“Bana koronavirüs bulaştırdı diye birbirlerini şikayet edenler olabilir”

- Yine virüs taşıyıcısı olan kişiden ihmal yahut kasıtlı davranışı sebebi ile virüs kapan kişi karakola gidip şikâyetçi olabilecek mi? Kanaatimce şikayet eden kişilerin sayısı artacak, çünkü taşıyıcı kişi aslında toplum sağlığını riske atıyor. Örneğin Çin bu konuda çok sert uygulamalar getirdi. Dilerim yaşanmaz, lakin Türkiye’de de tablo kötüleşirse devreye kolluk kuvvetlerinin de girdiği zamanlar yaşanır.

- Taşıyıcı olma sebebi ile aile içerisinde boşanma davaları artacaktır ve virüs taşıyıcısı olmak boşanma davasında haklı sebep sayılacak mıdır?

- Sağlık kuruluşlarında, özel veya devlet hastanelerinde kişilerin yetersiz tedavi olması, eksik teşhis konması, ihmal edilmesi vs. gibi sebeplerle sağlık hukuku açısından tazminat davaları açılacak mıdır?

- Taraflar arasında yapılan sözleşmelerde ve sözleşme fesihlerinde salgın hastalık olan “Korona” mücbir sebep olacak mıdır?

Dolgun sıraladığı maddelerin olası suçlamalar ve dava konuları olduğunu belirterek, birçoğunun daha önceden emsalinin olmaması nedeniyle mahkemelerin karar verirken zorlanacağını belirtti.

Adana'da koronavirüs şüphesi: 3 kişi gözlem altında Güncel Elazığ'da deprem Güncel Yurt beğenmeyen umreciye tepki: 'O girdiği için artık orası ahır olmuştur' Güncel Emin Çölaşan: İşte o zaman Türkiye'de panik gerçek anlamda başlar Güncel