Koronavirüs yaşa bağlı ayrımcılığı tetikledi
65 yaş ve üstündeki kişilerin koronavirüse karşı risk grubunda olması bazı yaptırımları beraberinde getirdi. Ancak bu kişilere yapılan uyarılar bazen şiddet ve nefret söylemine varabiliyor.
Küresel çapta tehdit haline gelen ve birçok ülkenin sıkı tedbirlerle önüne geçmeye çalıştığı koronavirüs Türkiye’de de bir dizi önlemlerin alınmasına neden oldu. Ölüm oranlarının 65 yaş ve üstünde oldukça yüksek olması nedeniyle bu kesime sokağa çıkma yasağı getirildi.
Yasağa uymayanlar için ulaşım kartlarının askıya alınması, parklardaki bankların kaldırılması gibi çeşitli yaptırımlar uygulandı. Ancak sokağa çıkma yasağına uymayan 65 yaş ve üzeri kesim için özellikle sosyal medyada oldukça sert tepkiler veriliyor.
‘Yaşlılara’ yönelik şiddete ve nefrete varan söylemler doğuyor. Peki bu öfke sadece koronavirüse karşı ‘duyarsızlıktan’ mı kaynaklanıyor yoksa zaten var olan bir öfke mi açığa çıktı? 65 yaş ve üzeri yurttaşlar salgından psikolojik olarak nasıl etkilendi, onlara yaklaşımın ne yönde olması gerekiyor? Birgün'den Rıfat Kırcı, bu soruları Uzman Psikolog Gözde Alper’e sordu.
YAŞLILAR KÖTÜ SÜRECİN KAYNAĞI DEĞİL
>> 65 yaş ve üzeri kesim için tepki oldukça fazla. Bu tepkiler tamamen koronavirüsle mi alakalı yoksa bu salgın zaten var olan nefretin açığa çıkmasına mı neden oldu?
Her yaş grubundan bireyleri etkileyebilen yaşa bağlı ayrımcılıktan (yaşçılık/ageism) yaşlılar da yaşamlarında birçok boyutta olumsuz etkilenebiliyorlar. Toplumda belirli yaşın üzerindeki insanlara yönelik ‘bağımlı, sağlıksız, desteklenmesi gereken, yeniden çocukluğa dönmüş’ gibi önyargılar dilimize de farklı söylemlerle yansımış durumda; “bir ayağı çukurda”, “yaşına başına bakmadan” gibi. Dolayısıyla bu süreçte şahit olduğumuz, 65 yaş üzeri bireyleri ötekileştiren tüm bu davranışlar, yaşa dayanan önyargılar ile tetiklenmiş olabilir. Maalesef 65 yaş üzeri bireyler kötü giden sürecin kaynağıymış gibi algılanıyor; halbuki öncelikli korumaya çalıştıklarımız. Süreçte gençlere de uyarı yapılması oldukça önemli çünkü genç nüfusta da tam tersi olarak kendisini tehlikeden uzak görerek tedbirler konusunda daha ‘özensiz’ davranma eğilimi olası.
>>Koronavirüs tedbirleri sürecinde 65 yaş ve üzeri yurttaşların psikolojisi ne yönde etkilenmiş olabilir, ölüm haberlerinin en çok bu yaş grubunda olması onları nasıl etkilemiştir, etkilediyse ne yapılabilir?
Ölüm haberleri bize ne kadar yakınsa beraberinde gelen korku o kadar güçlü oluyor. Yaşamını yitirenlerin ya da en riskli sayılanların kendi yaş gruplarından olması, elbette ki büyüklerimizin hali hazırda hissettiği ya da hissetmeye meyilli olduğu eksiklik, çaresizlik, yalnızlık ve ölüm korkusunu tetiklemiştir. Bu süreçte rutinlerindeki sosyal desteğin, ilişkiselliğin azalması ve toplum tarafından ötekileştiriliyor olmaları birçok olumsuz duyguyu deneyimlemelerine mutlaka etki etmiştir.
UYARILARDAN HABERSİZ OLABİLİRLER
>>Bu yaş grubu için getirilen sokağa çıkma yasağı ciddiye alınmamış görülüyor. Bunun nedeni ne olabilir?
Teknolojik cihaz kullanamayan ve dolayısıyla sosyal medyadan bilgiler alamayanlar ana akım medyadan yeterince doğru ve işlevsel bilgiye ulaşamıyor olabilirler. Evde kalmalarına yönelik uyarılarla yeterince karşılaşmıyor olabilirler. “Bana bir şey olmaz” gibi hatalı bir düşünce içerisinde olabilirler. İnkar savunma mekanizması ile kaygılarından kaçıyor olabilirler. Sosyal desteği olmayan yaşlılar ihtiyaçlarını karşılamak için çıkıyor olabilirler. İleri yaşlarda kökleşmiş alışkanlıklarından kopmak çok daha zordur; günlük rutinlerinden kopamıyor olabilirler. Bunlar yalnızca benim aklıma gelenler.
>>Sokağa çıkma yasağı 65 yaş ve üzeri yurttaşlarda olumsuz etkiler yaratır mı, yaratırsa bu nasıl giderilebilir?
Elbette, evde kalma zorunluluğu gündelik hayatlarında ve duygusal anlamda birçok soruna sebep olabilir. Bu her yaş için geçerli. Kamu spotlarıyla ya da dehşete düşmelerine sebep olmayacak kısa videolarla sokağa çıkmamanın neden önemli bir güvenlik önlemi olabileceğine ikna olmalılar. Elbette evde kaldıkları süre boyunca neler yapabilecekleri, ihtiyaçlarını nasıl giderebilecekleri, kimlerin destek olabileceği bilgisinin açıklanması ve telefon numaraları ile beraber yazılı verilmesi önemlidir?
VİDEO TEPKİ ÇEKTİ
Önceki akşam sosyal medyada paylaşılan ve 80 yaşındaki İhsan Yavaşça’yla dalga geçildiği anlarda kaydedilen video büyük tepki çekti.
Videoyu çeken kişi polis gibi davranan M.T.E isimli şahıs, “Normalde ceza kesmemiz gerekiyor bu sefer sizi affedelim” dedi. Yaşlı adam ise ‘Hastaneye geldim, otobüs almadı beni. Polise söyledim’ yanıtını verdi. Video sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Görüntüleri çeken M.T.E. Ankara İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanıp hakkında işlem başlatıldı.