Maaş geçiş promosyonu davasında emsal karar
İZMİR'de faaliyet gösteren bir güvenlik şirketi, çalışanlarının maaş geçiş promosyonu için anlaştığı yabancı sermayeli bankayla yaptığı sözleşmenin bitmesine 1 ay kala davalık oldu.
İZMİR'de faaliyet gösteren bir güvenlik şirketi, çalışanlarının maaş geçiş promosyonu için anlaştığı yabancı sermayeli bankayla yaptığı sözleşmenin bitmesine 1 ay kala davalık oldu. Güvenlik şirketinden 125 bin lirayı geri almak için açılan davayı mahkeme, ‘bankanın güven kurumu olmasına rağmen dürüstlük ilkesine aykırı davrandığı' gerekçesiyle reddetti.
İzmir'de faaliyet gösteren bir güvenlik şirketi, 2012 yılında yabancı sermayeli bir bankayla maaş geçiş promosyonu sözleşmesi yaptı. 700'ün üzerinde personel çalıştırma zorunluluğu bulunan güvenlik şirketi ile banka arasında 125 bin liralık anlaşma yapıldı.
Bir süre sonra güvenlik şirketinin personel sayısı 700'ün altına düştü ancak banka maaş ödemelerine devam etti. 40 ay boyunca yapılan anlaşmaya itiraz etmeyen banka, sözleşmenin bitmesine 1 ay kala güvenlik şirketine dava açarak, 125 bin liralık promosyonun iadesini istedi.
İstanbul 12'nci Asliye Ticaret Mahkemesi ise, 'davacı bankanın anlaşmaya göre 700 personelin altına düşen güvenlik şirketine karşı anlaşmanın feshine sessiz kalarak kazanç sağlamaya devam etmesi ve anlaşmanın bitmesine 1 ay kala fesih için mahkemeye başvurmasından ötürü güven kurumu olmasına rağmen dürüstlük ilesine aykırı davrandığını' bildirerek, davayı reddetti. İstinaf mahkemesince de yerinde bulunan karar, Yargıtay tarafından onandı.
'ŞİRKETLER İÇİN EMSAL KARAR'
Güvenlik şirketinin avukatı Efekan Kaptan, "Bu karar, bankalardan maaş geçiş promosyonu alan şirketler için emsal. Bankaların güven kurumu olması sebebiyle yaptığı iş ve işlemlerin tamamında dürüstlük kuralına uymaları gerekiyor. Dürüstlük kuralı, hukuk fakültelerinin 1'inci sınıfında öğretilen, fakat mahkemelerde uygulamada pek yer verilmeyen bir kuraldır.
Biz savunmamızı, bunun üzerine geliştirdik. 41 aylık bir sözleşmede 40 ay ses çıkarmayıp, son 1 ay kala sözleşmeyi feshetmeye çalışmanın dürüstlük kuralına aykırı olduğunu savunduk. İstinaf mahkemesi bizi haklı buldu. Karar, Yargıtay tarafından da onandı. Mahkeme güven kurumu olan bir bankanın dürüstlük kuralına uyması gerektiğine hükmetti.
Mahkemenin dürüstlük kuralına atıf yapması, kararın bir bankayı ilgilendirmesi çok önemlidir. Şirketlerin, bankalar ile bu konuda sıkıntılar yaşadıklarını biliyoruz. Bu nedenle bankalara uyarı mahiyetinde ve şirketler için de emsal bir karar" dedi. (DHA)