Metin Feyzioğlu'ndan 'Barış Pınarı Harekatı' yorumu: Ben desem inanmayacaklar

Abone ol

Metin Feyzioğlu, Barış Pınarı Harekatı hakkında, "Bizimle dalga geçenler, 'hiç gereği yokken bu harekatlar yapılıyor' diyenler Ekonomist dergisini okusunlar. Ben desem inanmayacaklar." ifadelerini kullandı.

Suriçi Grubu Platformu tarafından düzenlenen Suriçi Buluşmaları'nın konuğu Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu oldu.

Feyzioğlu, terörle mücadele ve Suriye'deki gelişmeler konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Feyzioğlu, "Devletler arasında düşmanlık olmaz. Devletlerin ve milletlerin milli menfaatleri olur. Şu an da Türkiye'nin milli menfaati insan haklarını saygılı çizgiye çekmek zorunda olduğu ve çekeceğine inandığım Esad hükümetiyle oturup örtüşen milli menfaatlerimiz için birlikte hareket etmeyi aracısız konuşmaktır. " dedi.

"TERÖRLE, TERÖRİSTLE SİLAHLI MÜCADELE ŞARTTIR"

Katılımcılara seslenen Feyzioğlu, konuşmasının büyük bölümünde terörle mücadeleye değindi. "Devlet aklıyla terörle başa çıkabiliriz" diyen Metin Feyzioğlu, "Devlet aklı ne der? Terörle, teröristle silahlı mücadele şarttır. Teröristin karşısında rica eden, 'lütfen' diyen bir devlet olmaz.

Terörü silahla yenersiniz. Teröristi silahla dize getirirsiniz. 'Terör örgütü silah bıraksın, sen de silah bırak' diyenin yüzüne bakmayız. Benim ordum, benim polisim terör örgütüyle aynı kefeye koyulamaz. Bunu söylediğimde 'iktidar veya güvenlikçi ağzıyla konuşuyorsun' diyorlar.

Ben devlet ne demek onu bilerek konuşuyorum. Misal Fransa, Almanya veya ABD'ye sen 'silah bırak, DEAŞ da silah bıraksın' diyor musunuz? Devlet silah bırakmaz. Ama devleti devlet yapan o silahı ve gücü hukuka uygun kullanmasıdır. Ulusal ve uluslararası hukuka her zaman saygı duymasıdır" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN BÜYÜK DEVLET OLMASINA HEM BİZ ALIŞALIM HEM DÜNYA ALIŞSIN"

Türkiye'nin büyük bir devlet olduğunu ifade eden Metin Feyzioğlu şunları söyledi:

"Biz Barış Pınarı Harekatı, Zeytin Dalı Harekatı ve Fırat Kalkanı Harekatı ile Sevr Anlaşması'nın hortlamasına karşı mücadele ediyoruz, deyince bizimle dalga geçenler, 'hiç gereği yokken bu harekatlar yapılıyor' diyenler Ekonomist dergisini okusunlar. Ben desem inanmayacaklar.

Yalnız şimdi Suriye'de bizi bekleyen çok önemli bir tehlike var. Türk Silahlı Kuvvetleri şükürler olsun 8 gün gibi çok kısa sürede bölgeyi kontrol altına aldı, güvenli bölgeyi kurdu. Aynı 8 gün içinde hem ABD ile hem de Rusya ile oturdu ve mutabakat imzaladı. Artık içeride ve dışarıda Türkiye'nin büyük devlet olmasına hem biz alışalım hem dünya alışsın. Biz büyük devletiz."

"DEVLETLER ARASINDA DÜŞMANLIK OLMAZ"

Suriye'de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Metin Feyzioğlu, "Mutabakatlar sağlandıktan sonra, emperyalistler asla mücadelelerinden ya da emellerinden vazgeçmezler" dedi.

Cenevre'de Suriye anayasasının yazıldığını ifade eden Feyzioğlu şöyle devam etti:

"Cenevre'de şu anda Suriye anayasası yazılıyor. Suriye anayasasında eğer Türk Silahlı Kuvvetleri'nin temizlediği bölge Suriye ülkesi içerisinde özerk bir bölge olarak tanımlanacak olursa, ki ABD bunu istiyor. Diliyorum ki Ruslar istemez. Avrupa Birliği istiyor, kuşku yok. O bölge özerk bölge olarak tanımlanacak olursa, kendi elimizle PKK'ya birkaç sene sonra dikensiz gül bahçesi misali devlet kurdurmuş oluruz, Allah muhafaza. Şu hâlde bizim yapmamız gereken şudur. Devletler arasında düşmanlık olmaz. Devletlerin ve milletlerin milli menfaatleri olur.

Şu anda Türkiye'nin milli menfaati insan haklarını saygılı çizgiye çekmek zorunda olduğu ve çekeceğine inandığım Esad hükümetiyle oturup örtüşen milli menfaatlerimiz için birlikte hareket etmeyi aracısız konuşmaktır. 7, 8 sene öncesine dönmüyoruz. ABD'nin Suriye'yi bölme projesi Türkiyesiz de gerçekleşirdi. Türkiye en başta yanlış bir dış politika olduğunu düşündüğüm bazı adımlar attı ve Suriye iç savaşının bir şekilde içinde maalesef en azından önlememek suretiyle yer aldı. Önleyebilir miydik? Bilmiyorum. ABD bunu yapacaktı. Esad da tabii kendi halkına ayrımcılık uygulayarak bunu tetikledi. Bugün yapmamız gereken Esad'ı kendi Kürt vatandaşlarına kimlik vermeye zorlamak, mezhep ayrımcılığı yapmadan herkesi' bir rövanş alıyorum' düşüncesinde olmadan ülkesinden ayrılanları kucaklamayı sağlatmak, 30 kilometrelik bir güvenli bölge yerine Suriye'nin tamamını güvenli bölgeye çevirtmek."

"İHRAÇLARI İNCELEME KOMİSYONU BUNLARI KILI KIRK YARARAK İNCELEMELİDİR"

Kanun Hükmünde Kararname ile ihraçlara da değinen Feyzioğlu, "Haksız yere mi ihraç edilmiş, haklı mıdır ihraç? İhraçları İnceleme Komisyonu bunları kılı kırk yararak incelemelidir. Haksızlık varsa geri almalı. Sizin, benim başımıza gelmediği sürece, bir sorun yok dersek, başına gelenin trajedisini anlamazsak inanın terör örgütlerinin istediğini yapmış oluruz" diye konuştu.

Konuşmanın sonunda Suriçi Grubu Derneği Başkanı Nedim Abi, katılımcılara hediyeler sundu.

MSB: Rasulayn’da hayat normale dönmeye devam ediyor Güncel Çanakkale’de 98 kaçak göçmen yakalandı Güncel Roketli saldırıda yaralanan sivil 40 gün sonra şehit oldu Güncel Tarsus'ta panik! Yüzlerce balık telef oldu Güncel