Muhalif gazetelere 803 gün ilan kesme cezası TBMM'de

CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, hazırladığı bir yasa teklifi ile Basın İlan Kurumu’nun (BİK)resmi ilan ve reklam kesme yetkisinin ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilen 2018 yılından bu yana verilen tüm cezaların da sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasını istedi.

Birgün'de yer alan habere göre; Tezcan’ın, TBMM Başkanlığı’na sunduğu yasa teklifinde, Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair Kanun’un 49’uncu maddesinin 1961 yılından bu yana yürürlükte olduğu ancak yeni sistemde ilan ve reklam kesme yaptırımlarının artarak ve keyfi biçimde uygulandığı belirtildi. Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tümüyle yürürlüğe girdiği 24 Haziran 2018 seçim tarihi esas alınarak bu tarihten sonra uygulanan yaptırımların tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılması istendi.

Yasa teklifinin gerekçesinde, resmi ilanların adaletli dağıtımını sağlamak için kurulmuş olan Basın İlan Kurumu’nun, bağımsız ve eleştirel haber yapan gazeteleri ağır ekonomik yaptırımla baskı altına almaya çalışan bir kurum haline getirildiği vurgulandı.

803 GÜNLÜK CEZA

Basın İlan Kurumu’nun süreklilik haline getirdiği keyfi ilan ve reklam kesme yaptırımlarının yurttaşların haber alma hakkına engel olmaya dönük bir uygulama olduğu, basın özgürlüğünü tehdit ettiği belirtilen gerekçede şunlar kaydedildi:
“2020 yılında gazetelere 803 gün ilan kesme yaptırımı uygulanmıştır. Cumhuriyet, Sözcü, Birgün ve Evrensel gibi bağımsız ve eleştirel haber yapan gazetelere uygulanan ilan ve reklam kesme yaptırımları basın ahlak esaslarına aykırılık gerekçesine dayandırılmaktadır.

195 sayılı yasanın 49’uncu maddesinde düzenlenen bu yaptırım, son yıllarda amacının aksine “ basın ahlak esaslarını korumaya” dönük değil, siyasal iktidarın arzu ve isteklerini korumaya dönük olarak uygulanmaktadır.

Basın ahlak esaslarına azami özen gösteren yayın kuruluşlarının aynı zamanda bu yaptırıma en fazla muhatap olan kuruluşlar olması da çelişkiyi çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır.

Bu nedenle madde hükmünde yer alan ‘basın ahlak esaslarına riayet etmemek’ ifadesi artık basın özgürlüğünü yok etmenin aracı haline dönüşmüştür.

Bu ifadenin çıkarılması esasen basın özgürlüğünün de güvencesi olacaktır.”

ÇİFTE CEZALANDIRMA

Mevzuatta suç oluşturan haberlere cezalar öngören hükümler olduğuna dikkatin çekildiği gerekçede, “Hukuka aykırı bir fiil haline gelen haber nedeniyle hem ceza hem de tazminat yükümlülüğü doğmaktadır. Ayrıca kurumca ilan ve reklam kesme yaptırımı uygulanması bir fiilin birden fazla kez cezalandırılması sonucunu da doğurmaktadır” denildi.