Murat Muratoğlu: Yapamıyorlar, deliriyorlar! Çuvalı taşıtmak bile daha pahalıya gelir!

Sözcü gazetesi yazarı Murat Muratoğlu, AKP iktidarının ekonomi politikasını ve patetes, soğan dağıtımında yaşanan izdihamı köşesine taşıdı

Muratoğlu, "Hadi itiraf edin siz de gıptayla bakıyorsunuz. Fiyatları yüzünden kullanamadığınız için kıskanıyorsunuz. Kimse size söylemedi mi? Siz geçin diye yapılmadı ki? Yabancılara verilen bir mesajdı… Bakın Urfa'da patates kamyonunun yağmalanmasını neden yandaş televizyonlar göstermedi? Yabancılar daha fazla kıskanmasınlar diye…" ifadelerini kullandı.

Murat Muratoğlu'nun "Delirttik dünyayı!" başlıklı yazısı şöyle oldu:

Gün geçmiyor ki ülkemizi kıskanan bir ülke çıkmasın. Bizzat AKP Genel Başkanı açıkladı… “Yabancılar Türkiye'ye geldiklerinde bizim yollarımıza, köprülerimize, tünellerimize, havalimanlarımıza gıptayla bakıyorlar” dedi…

Bakın, buraya kadar sustum, içime attım. Sonunda dayanamadım… Dalga mı geçiliyor yoksa sabır mı sınanıyor? Madem bu durum biliniyor neden çok geç olmadan önlem alınmıyor? Dünyanın en büyük nazar boncuklarını yaptırıp sınır kapılarına asmamız artık bir lüks değil bir ihtiyaçtır.

★★★

Aranızda, yıl olmuş 2021 yol, köprü, tünel, beton muhabbeti sıkmadı mı diyenler çıkabilir. Söyleye söyleye kendileri de inanmaya başladılar düşüncesine sahip olanlar olabilir.

Yabancı denince neden aklınıza hemen Almanı, Amerikalısı geliyor? Sonuçta ülkede 4.5 milyon Suriyeli, 500 bin Afgan yaşıyor. Onların kıskanmaya hakları yok mu?

★★★

Hadi itiraf edin siz de gıptayla bakıyorsunuz. Fiyatları yüzünden kullanamadığınız için kıskanıyorsunuz. Kimse size söylemedi mi? Siz geçin diye yapılmadı ki? Yabancılara verilen bir mesajdı… Bakın Urfa'da patates kamyonunun yağmalanmasını neden yandaş televizyonlar göstermedi? Yabancılar daha fazla kıskanmasınlar diye…

Siz Hollanda, Fransa veya Japonya'da fakirlere patates dağıtıldığını gördünüz mü? Yapamıyorlar, deliriyorlar! Neden? Çuvalı taşıtmak bile daha pahalıya gelir!

★★★

İstanbul havalimanının bütün yürüyen merdivenleri ve yürüyen bantları hatta metal aksamlarını bize satan Almanlar… Bizden milyarlarca dolar kazandılar. Sahi hâlâ neyi çekemiyorlar?

Nitekim “atara atar, gidere gider birader” vizyonuyla uluslararası arenada yer almaya çalışmak ancak iç politikada prim yapıyor. Dünyada pek kimse yemiyor!

Enflasyon siparişinde temassız teslimat

Merkez Bankası bundan sonra faizleri açıklanan enflasyon verilerine paralel düşürmeye başlayacağını söyledi. Tam olarak bu kelimelerle ifade etmese de anlayan anladı tercihlerini…

İyi de açıklanan enflasyona inanan yok ki! Bu saatten sonra iyice şüpheli hale gelecek. “Faiz düşürmek için enflasyonu sipariş ettiler” denilecek. Nitekim şüphe gereksiz… Tam da bu sebeple oynanacak enflasyon sepetiyle… Teslim edilecek tam adresine…

★★★

Merkez Bankası'nın bu yıl için açıkladığı hedefi neydi? Yüzde 5 idi… Son toplantıda da bu görüş devam etti. Yılı yüzde 5 kapayacaksa indirin faizleri yüzde 6'ya… Dolar çıksın uzaya…

Enflasyon hesaplamasında ağırlığı gittikçe düşürülen gıda fiyatları coşmuş gidiyor. Enflasyon sepeti sağ olsun daha yüksek artışı frenliyor. Haliyle evcil hayvan aşı yaptırma ücreti de önemli… Neredeyse o belirleyecek politika faizini…

★★★

Bağımsızlığını yitirmiş iki kurum ülke ekonomisine yön verecek demek… Yaptıkları araştırmalar, açıklamalar, aldıkları kararlar sarayı memnun etmekten öte bir işe yaramıyorlar.

Bağımsız olamazsan doğru karar alamazsın. Kovulunca da çevir kazı yanmasın. O da haklı… Ülkenin ekonomisini ailece enkaza çevirmişler… Bu saatten sonra kim nasıl toparlasın?

Piste alalım oynasınlar!

Ekonomik gidişat AKP'yi iki yıl daha taşımaz. Milletin canı burnunda… İçerisi böyleyken dışarısı daha da karışık…

★★★

Ortadoğu dediğin yer dünyanın pavyonu olmuş durumda. Her milletten insan var. Kim kiminle ne yapıyor? Belli değil!

Rusya ile Ukrayna birbirine omuz atıyor. Amerika bir yandan Çin'e diğer yandan Rusya'ya tavır koyuyor. Avrupa Birliği her an topa dalabilir. Bizim hiç biri ile aramız iyi değil… Hatta olayın dışarısında kalan Araplar ve Kuzey Afrika ile de didişiyoruz… Yok öyle oturmak. “Bu yıl iyi geçecek” diyenleri piste alalım.

Günün adamı Mustafa Varank

Tebriklerimi ve teşekkürlerimi sunuyorum Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'a… İlk yerli aşı için 30 Ocak 2020'de verdiği sözü tutmak adına kendine aşı yaptırmayıp beklemiş.

Faz-1 demek risk demek. Riski göze almış, gönüllü olmuş. Zamanı gelmiş, aşıyı vurdurmuş. Ülkesi için çalışan hocalarımıza destek olmuş.

Bu salgın işinin ne zaman sonu geleceği meçhul… Aşı ithal ede ede gidemeyeceğimiz de aşikâr… Eminim başaracaklar. Sağ olsunlar…