Nadira dosyasında sorular yanıtsız kaldı! 'Deliller görmezden gelindi'
AKP Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde 23 Eylül 2019 tarihinde hayatını kaybeden Özbekistan vatandaşı Nadira Kadirova’nın ölümüne ilişkin soru işaretleri sürüyor.
AKP Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde 23 Eylül 2019 tarihinde hayatını kaybeden Özbekistan vatandaşı Nadira Kadirova’nın ölümüne ilişkin onlarca soru yanıtsız bırakıldı, karanlık noktalar bir buçuk yıldır aydınlatılmadı.
Birgün'den İsmail Arı'nın haberine göre; Adalet Bakanlığı, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) Kadirova ailesinin avukatı Prof. Dr. İlyas Doğan’ın 5 Haziran 2020’de AYM’ye taşıdığı Nadira Kadirova soruşturmasına ilişkin görüş bildirdi. Adalet Bakanlığı’nın 13 sayfalık görüşünde, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın takipsizlik kararı verdiği soruşturmaya yönelik, ‘Kadirova’nın ölümünü aydınlatabilecek tüm delillerin toplanması için gerekli işlemlerin yapıldığı, eksiksiz ve detaylı bir otopsi raporu hazırlandığı ve gerekli adımların atıldığı öne sürüldü.
KLA CİDDİ SORULAR GETİRİYOR
Avukat Prof. Dr. İlyas Doğan ise Adalet Bakanlığı’nın görüşüne ilişkin AYM Genel Sekreterliği’ne “Adalet Bakanlığı’nın Beyanlarına Karşı Açıklamalarımız” başlığıyla bir açıklama gönderdi. Doğan’ın AYM’ye gönderdiği açıklamada, “İhmal ve özensizliklerle soruşturmanın eksik bırakıldığının” altı çizilerek kapatılan soruşturmada ve Adalet Bakanlığı’nın görüşünde Kadirova’nın ölümüne ilişkin birçok noktanın aydınlatılmadığı ifade edildi.
Avukat Doğan, AYM’ye gönderdiği açıklamada Kadirova soruşturmasına yönelik şunları sıraladı:
Kadirova’nın çalıştığı ev sahibinin dört adet resmi silahının olması, bunların herkesin erişebileceği rastgele bir şekilde muhafaza edilmesini olağan hale getirmez. Dava dosyasındaki beyanlara göre silahın nerede olduğu sorusunun ortaya atılması ile ölüm olayının gerçekleşmesi arasında 4-5 saat bile zaman farkı olmayışı akla ciddi sorular getirmektedir.
Ev sahibi tecrübeli bir emekli asker olarak silahları muhafaza konusunda gereken özeni göstermemiştir. Belli ki silahlar birer gazete veya dergi gibi ortalık yerde durmaktaydı manasında bir argümana inanmamız beklenmektedir. Ayrıca genç yaşta bir kadının profesyonellerin kullandığı bir tabancaya tek mermi sürmesi ve silah üzerinde hiçbir iz bırakmadan tek atışta canına kıyması hayatın olağan akışına uygun görünmemektedir.
İLAÇLAR DEVLET SIRRI DEĞİL
Ankara Şehir Hastanesi idari makamları ölüm olayında maddi gerçeğin ortaya çıkması konusunda mağdur avukatı sıfatıyla tarafımızla hiçbir işbirliği yapmamış ve yapmacık bahanelerle bundan kaçınmıştır.
Hastane idaresi rapora yansıyan üç ayrı ilacın hangi aşamada kullanıldığı ya da etken ilacın ölenin kanından elde edilip edilmediğini açıklamaya yanaşmamıştır. Ölen bir kişinin kanında bu rastlanan ilaçlar devlet sırrı değildir ve buna açıklık kazandırılmalıdır.
Ölen kişinin intihara yatkınlığı yönünde girişilen çabalar tıbben doğrulanamamıştır. Olayın delil toplama aşamasına ilişkin bariz eksikleri ve açık ihmaller ortada bir intihar bulunduğu konusunda ikna edicilikten uzaktır.
KAN İZLERİ AÇIKLANAMADI
Savcılıkça yürütülen soruşturma işlemleri özensiz ve birçok delil görmezden gelinerek yürütülmüştür. Evinde intihar gerçekleşen ailenin üyelerinin telefon görüşmelerine dair hiçbir araştırma yapılmamıştır. Dosyada iddia edildiği gibi 112 Acil Servisi’nin aranıp aranmadığı konusunda bir bilgi mevcut değildir. Ölen kişiye acil müdahalede bulunan sağlık görevlilerinin kim olduğu, bu kişilerin olayın geçtiği odaya ilk girdiklerinde nasıl bir tablo ile karşılaştıkları hakkında en ufak bir bilgiye ya da ifadeye yer verilmemiştir. Hayati bir bölgesine ateş eden bir kimsenin nasıl olup da bir odada beş ayrı yerde kan izi bıraktığı açıklanamamıştır.