Neşet Ertaş’ın oğlundan sitem: 'Bu dünyadan borçsuz, hatta alacaklı gitti'

Abone ol

Neşet Ertaş’ın oğlu Hüseyin Ertaş, Kırşehir’de katıldığı panelde babası ile olan anılarını ve sözlerini biraz da sitemkâr ifadelerle anlattı.

Mecbur kalmadığı sürece geri planda kalmayı tercih eden ve mikrofonlara açıklamada bulunmayan Merhum Neşet Ertaş’ın oğlu Hüseyin Ertaş, Kırşehir’de katıldığı panelde babası ile olan anılarını ve sözlerini biraz da sitemkâr ifadelerle anlattı.

Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş’ı anma vesilesiyle Neşet Ertaş Kültür ve Sanat Merkezinde Kırşehir Belediyesi tarafından “Geleneğin içinde Neşet Ertaş Kültür ve Sanatı” konulu panel düzenlendi. Panele Neşet Ertaş’ın ailesi de katıldı. Panelin sonunda sözü oğlu Hüseyin Ertaş aldı. Ertaş’ın her sözü salondan büyük alkış aldı.

“TEK SAHİCİ DOSTU AŞIK MAHSUNİ İDİ”

Neşet Ertaş’ın tek dostunun Mahsuni Şerif olduğunu açıklayan Hüseyin Ertaş , “Rahmetli babamın sanat dünyasındaki tek sahici dostu Rahmetli Aşık Mahsuni idi. Birbirlerini çok severlerdi. ‘Gara gardaşım’ derdi babama Mahsuni Baba. Bu durumun iyi olan tarafı ; babam da öyle görürdü.Bu kadar kadir bilinmezlik içinde yine de kıymeti bilinse , bilinmese de en azından yarım asrı aşkın bir süreden beri bir sürü insan onun eserlerinden evlerine ekmek götürüyordu.Bundan yine de mutluluk duyardı.” dedi.

“BU DÜNYADAN BORÇSUZ HATTA ALACAKLI GİTTİ”

Kirsehirhaberturk’ün haberine göre Babasının son nefesine kadar alın terinin ekmeğini yediğini belirten Hüseyin Ertaş , “Gücü yettiği kadar kendi suyunu bile kendisi içti. Kimseden yardım istemedi. Ayağını yorganına göre uzatırdı, kredi kartı kullanmayı bilmezdi. Bu dünyadan borçsuz hatta alacaklı gitti. Son dönemlerinde arkadaşlarının gayretleriyle biraz telif aldı. Böyle bir beklentisi yoktu, hatta böyle bir hakkı olduğunu bile düşünemiyordu. Neyi var neyi yoksa her zaman dağıtırdı, ‘insana lazım olan iki sokum ekmek ve yatacak bir yer, fazlası haramdır’ derdi.

İnsanlar ona bir şekilde ulaşıp yardım isterdi.”Fakirlerim” dediği bu insanlara kimseye duyurmadan, reklam yapmadan yardım ederdi. Telif aldıktan sonra daha fazla yardım ederdi ve bundan çok mutluluk duyardı. Yalanı, yalancıyı sevmezdi. Babamla ilgili bir sürü hurafeler, ailemizle ilgili yalan yanlış haberler. Bunların hangisiyle uğraşacağımı şaşırmış durumdaydı. Önceleri gülüp geçtiğim bu yalan haberler zaman geçtikçe katlanarak karşımıza çıkıyor. Hâlbuki yaşarken çekilen belgesel ve söyleşiler birçok sorunun cevabı bizzat kendisi tarafından veriliyor. Demek ki bu haberler kendisini tanımayan ve sevmeyen kişiler tarafından yapılıyor. Kaynak kişilerin hayatı da bizzat kendileri tarafından dinlenilmelidir. Bu; babamın bana ettiği nasihatlerden birisidir. İlim ve bilim onun için kıymetli şeylerdi. Kendisi okuyamadığı için okuyan insanlara gıpta ederdi” açıklamalarında bulundu.

Beylikdüzü’nde kültür sanat sezonu başlıyor Kültür - Sanat Mahkeme Kaymakamlık kararını iptal etti, festivalin ilk gününde binler buluştu Kültür - Sanat Ekin Koç, HBO dizisine konuk oluyor Kültür - Sanat Altın Portakal'ın ulusal jürisi belli oldu Kültür - Sanat