Oktar Babuna: Allah Adnan Oktar’dan razı olsun
Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik aralarında örgütün elebaşı Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 167’si tutuklu 226 sanığın yargılandığı davada, sanıkların savunmaları alındı.
Organize suç örgütü kurmak suçlamasıyla yargılanan Adnan Oktar davasında ifade veren tutuklu sanık Ahmet Oktar Babuna, “Adnan Oktar’dan Allah razı olsun, Kur’an okumama vesile oldu. Bu pırıl pırıl Müslümanlarla beraberim. Ben bütün ithamlara Kur’anla cevap vereceğim” ifadelerini kullandı.
Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik aralarında örgütün elebaşı Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 167’si tutuklu 226 sanığın yargılandığı davada, sanıkların savunmaları alındı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısında bulunan salondaki duruşmada, tutuklu sanık Ahmet Oktar Babuna, savunma yaptı. Sanık Babuna, suçlamaların hepsinin yalan ve iftira olduğunu, bunlara inanılsa ortalığın yıkılacağını savunarak, “56 yaşındayım. Çapa Tıp Fakültesi mezunuyum, Amerika’da ihtisas yaptım. Binin üzerinde konferans yaptım. Adnan Oktar’dan Allah razı olsun, Kur’an okumama vesile oldu. Bu pırıl pırıl Müslümanlarla beraberim. Ben bütün ithamlara Kur’anla cevap vereceğim. Örgüt üyeliği çok çirkin iddia. Adli sicillerimiz tertemiz” diye konuştu.
‘BÖYLE KOD ADI MI OLUR?’
Cumhuriyet’in aktardığı habere göre, Hakkındaki tecavüz iddialarıyla ilgili olarak Babuna, “Müştekiler, ‘Bana tecavüz edildi’ diyorlar. Ne mekan var ne zaman var. İnsan çamaşırını saklar. Hiç şikayet etmemiş, yıllar sonra böyle bir şey ortaya çıkar. Bu insanlar pırıl pırıl insanlar. Kod adım ‘Oki’ diye geçiyor. Telefonlarda böyle kaydedilmiş, böyle kod adı mı olur? Gerçek isim saklanması için yapılır kod adı. Benim adım biliniyor” dedi.
Mahkeme Başkanı Galip Mehmet Perk’in “Babanız örgütten ‘çık’ dediğinde onu dinlediniz mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“1989 yılında babam, Adnan Oktar ile tanıştı. Ailemin onayıyla görüşmeye devam ediyoruz. Babam, Adnan Bey’in evrim teorisi kitaplarını okuyor. Programlarda çıkıp, Adnan Bey’i savunuyor. Hiçbir sorun yok. Fakat nedense 2006 yılında bize söylemeden mahkemede yalancı tanıklıkta bulunuyor. Annem bize gelip gider, görüşürdük. Ben de hatalı olarak bazı açıklamalarda bulundum. Birdenbire annemle babam döndü. ‘Arkadaşlarınla görüşmeyeceksin.’ dediler. Anneme babama çok önem veren bir insanım. Görüşmeme demelerini kabul edemem. Kur’anı yaşamama vesile olmuş insanlar. Allah ‘Ayrılmayın.’ diye emrediyor.”
BABUNA: İNGİLİZ DERİN DEVLET EKİPLERİ KUMPASÇILARI KULLANIYOR
Mahkeme Başkanı Perk’in cinsel eylemlerle ilgili iddiaları sorması üzerine Babuna, şunları anlattı:
“Biz Allah’tan korkarız. Zina haramdır. Ben evli bir insanım. Asla böyle bir şey yapmayız. Bu genelevlerde olan sistem. Adnan Bey, turnike sistemini eleştirdi, aynı suçlama bize yapıldı. Bu kadınların bu hayattan kurtulması gerektiğini söyledi. Bu iftira bize yapıldı. Neden bu hanım kızlar bize bu iftiraları atıyor? Bu kızlar Adnan Bey’i çok seven insanlar. Korkuttular. İngiliz derin devletinin ekipleri vardır, kumpasçıları kullanıyorlar”
Babuna, örgüt evliliği yaptığına dair iddialara ilişkin, ‘eşinin pırlanta gibi bir insan olduğunu, canından çok sevdiğini’ söyledi.
KAMUOYU KAN BAĞIŞI KAMPANYASI İLE TANIMIŞTI
Kamuoyu, cerrah Oktar Babuna’yı 1999’da başlattığı ilik kampanyası ile tanıdı. Babuna, lösemi olduğu gerekçesiyle gazetelere ilan verdi, uygun donöre 10 milyar lira ödül vaat etti. Kampanyada 160 bin kişiden kan ve ilik örneği toplandı. 40 bini Türkiye’de tutuldu. Yeterli laboratuvar olmadığı için, örneklerin kalanı ABD ve Almanya’daki çeşitli kurumlara gönderildi. Tartışmanın fitili tam da bu noktada ateşlendi. Kimi “gen haritamız çıkarılıyor” dedi, kimi verilerin ilaç firmalarına satılabileceğini öne sürdü. Dönemin Sağlık Bakanı Osman Durmuş tarafından Babuna hakkında soruşturma başlatıldı. Kampanyada kuşkular olduğu gerekçesiyle toplanan ilik ve kanların iade edilmesi için girişimde bulunuldu ancak bir sonuç alınamadı.