Ozan Arif ve Bahçeli neden davalık olmuştu ?
Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden ülkücü camianın önemli ismi Ozan Arif, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yazdığı bir şiir nedeniyle karşı karşıya gelmişti. Aslında ikilinin karşı karşıya geldiği ilk durum bu şiir değildi.
MHP’nin kurucu lideri Alparslan Türkeş’in “evladım” dediği Ozan Arif ile Devlet Bahçeli arasındaki sorun bahsi geçen şiirden çok daha öncelerine dayanıyor.
16punto'da yer alan habere göre DSP-MHP-ANAP hükumeti zamanında, Ozan Arif Devlet Bahçeli’yi “Gönüldaşlarına aslan, Ecevit’e siyam kedisi kesildi” diyerek koalisyon içerisindeki tutumunu sert bir şekilde eleştirmişti.
Ozan Arif 2006 yılında Tempo dergisine verdiği bir röportajda,
“Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP’yi neden eleştiriyorsunuz” sorusuna şöyle cevap vermişti
Kusura bakma kardeşim bu sualinin iki aksak tarafı var. Birincisi ben Türkçe olmamakla beraber lider sözünü başka algılıyorum ve içini başka türlü dolduruyorum. Kılıç kınına çakı koymayı sevmem! Onun için falanın Genel Başkanı deseniz daha iyi olur… MHP’yi hiç eleştirmedim ancak Genel başkan olan zatla ilgili kaanatimi ve muhabbetimi soruyorsanız; Kimseyle ile çıkar kavgam yok, özel bir husumetim yok. fakat bir ülkücü olarak indimde notu sıfır ve zerre kadar da muhabbet duymuyorum, duymaya da mecbur değilim.
Referanduma Hayır demişti
Ozan Arif Devlet Bahçeli’nin desteği ve çağrısı ile hayata geçen başkanlık referandumuna da muhalefet etmiş ve “Hayır” kararını bir şiirle duyurmuştu.
İşte Ozan Arif’in ‘Hayır’ dediği o şiir:
CAHİLCE ‘EVET’ DEME!..
Benim vatan sevgimle,
Hiç kimse yarışmasın!..
Ben kurtlara seslendim,
Çakallar karışmasın!..
*
Soruyorsun velâkin, ne söylesem bilmem ki!..
Ancak şöyle söylersem, anlarsın beni belki!..
*
Bir, beş değil kaç kere, ateşlere atıldık!
Satıldık be kardeşim, anlasana satıldık!..
*
Seni, beni teşkilat, bağımızdan tuttular!..
Götürüp el alemin, sürüsüne kattılar!..
*
Açık açık durum bu, ne beni yoruyorsun?
Kurt‘tan köpek olur mu, ne diye soruyorsun?
*
Seni, beni, bizleri, satana “hayır” elbet!..
Atimizi ateşe, atana “hayır” elbet…
*
“Hayır..” diye haykır ki, bizi satanlar duysun,
Türkiye‘de Türklüğe, Türk‘e çatanlar duysun…
*
Pe-ka-ka‘yı daha dün boşayanlar utansın!..
Fetö ile nikahsız yaşayanlar utansın!..
Ata sözüdür ata, domuz gönü post olmaz,
Bunların hiç birinden ülkücüye dost olmaz…
Sakın evet deyip de yılanları koruma!
Hırsızı, hırsızlığı, çalanları koruma…
Yasa diye yapılan planlara “hayır” de…
Bütün bu yalanlara, dolanlara “hayır„ de.
O on sekiz maddeyi, iyi oku, iyi bak…
Gayesi Vatan değil, kişileri korumak!..
Cahilce “evet” deme; bizi satan kurtulur!
Arif‘ce “hayır” de ki; belki vatan kurtulur!..
Davalık olan şiir
Arif, “Şerefsiz” adlı şiirinde Bahçeli’ye hakaret ettiği iddiasıyla yargıladığı davada 6 bin 80 lira adli para cezasına çarptırılmıştı
İşte davaya konu olan o şiir
“Sus!.. Kraldan fazla kralcı olma,
Utan ulan biraz utan şerefsiz!..
Sakın ha beyliği ağzına alma,
Konuştukça boka batan şerefsiz!..
Beylik kim, sen kimsin tövbe et tövbe!..
Bey kısmı ellere kalır mı gebe?
Senden aşirete bey mi olur be?
Aşireti ele satan şerefsiz!..
Aşiretin temel taşını söküp,
Hayalini söküp, düşünü söküp,
Kurtları aldatıp dişini söküp,
Götürüp davara katan şerefsiz!..
Kendi eski kapımızı batırdın,
Yeni diye el kapsına götürdün!
Kendin gibi sevdamızı bitirdin,
Kendi gönüllerde biten şerefsiz!..
Vâkıf olamadın bizdeki aşka!
Eller ile girdin devamlı meşke!
Bu gün böyle dersin yarın bir başka
Sözünü yalayıp yutan şerefsiz!..
Yalan mıyım dansöz gibi kıvırdın,
Yönümüzü başka yöne çevirdin,
Şoför yaptık arabayı devirdin,
Bizi uçuruma atan şerefsiz!..
Bülbül idik gülümüzden ettin sen!
Töremizden ilimizden ettin sen!
Yahu bizi yolumuzdan ettin sen,
Rotan belirsiz be rotan şerefsiz!..
Böğürmeden konuş adam ol önce,
Çıtın çıkmaz el hakaret edince,
Ele çıkmaz ama bize gelince,
Çatlak zurna gibi öten şerefsiz!..
Ne huzur bıraktın ne bizde dirlik,
Bundan sonra seni görmemek körlük,
Sadece sen değil seninle birlik,
Artık sana alkış tutan şerefsiz!..
Çok geç anlaşıldım içim yanıyor,
Ama şükür artık herkes tanıyor!
Halâ kendisini kağnı sanıyor,
Kağnı gölgesinde yatan şerefsiz!..
Vatan-matan bu Arif‘i kandırma,
Kendini hiç vatanperver sandırma,
Senin derdin koltuk, lafı döndürme,
Senin umrunda mı vatan şerefsiz!”
Ozan Arif: Yarası olan gocunur
Ozan Arif, Bahçeli’nin kendisini mahkemeye vermesi üzerine “Ben bir destan yazdım, adını da ‘şerefsiz’ koydum. Beni bir terzi telakki edin, ben bir elbise diktim, bu elbiseyi kim kendi üstüne yakıştırıyorsa, kim bunu üstüne alıp mahkemeye veriyorsa, onun bileceği iş. Şiirde geçen ‘şerefsiz’ kelimesinin seçim meydanlarında ne kadar fütursuzca kullanıldığını gördük. Seçim meydanlarında kullanılan şerefsiz, alçak, namussuz gibi kelimeleri kullanmak onlara mübah, Ozan Arif bu kelimeleri kullanırken günah… Benim söyleyeceğim şu; yarası olan gocunur. Benim kimseden korkum yok” açıklamasını yapmıştı.