Özgür Özel: Sayıştay raporlarının her biri yolsuzluk filmi senaryoları gibi
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Özgür Özel, kamuoyuna açıklanan ve TBMM Başkanlığı’na sunulan Sayıştay raporlarına ilişkin açıklama yaptı.
Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Özgür Özel, kamuoyuna açıklanan ve TBMM Başkanlığı’na sunulan Sayıştay raporlarına ilişkin olarak, “AKP iktidarı döneminde 192 kez değiştirdiği Kamu İhale Kanunu’nu delmek için istisnaları olağanlaştırmaktadır. Sayıştay raporları; AKP’nin milletin parasını kuralsız harcamak, har vurup harman savurabilmek için her yolu denediğinin belgesidir” ifadesini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, yaptığı yazılı açıklamada, Sayıştay’ın kamu idarelerinin etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak çalışması adına Türkiye Büyük Millet Meclisi adına denetim yaptığını belirterek, Sayıştay’ın 2020 yılına ait raporlarının kamuoyuna açıklandığını ve TBMM Başkanlığı’na sunulduğunu anımsattı.
Özel, “Sayıştay raporlarının bazı unsurlarının sansüre uğradığı, bazı tespitlerin kamuoyundan gizlendiği yönünde kamuoyunda ciddi şüpheler barındırmakla beraber, Sayıştay raporlarına bir bütün halinde baktığımızda iktidar partisinin devleti yönetirken, kanunsuzluğu ve kuralsızlığı bir gelenek haline getirdiği görülmektedir. Sayıştay raporlarının her biri yolsuzluk filmi senaryoları gibi. AKP iktidarı döneminde 192 kez değiştirdiği Kamu İhale Kanunu’nu delmek için istisnaları olağanlaştırmaktadır. Sayıştay raporları; AKP’nin milletin parasını kuralsız harcamak, har vurup harman savurabilmek için her yolu denediğinin belgesidir” ifadesini kullandı. Özel, şunları kaydetti:
İKTİDAR PARTİSİ HUKUKA UYGUN DAVRANMIYOR
“Örneğin Merkez Bankası, 2020 yılında yaptığı 166 ihalenin 146’sını istisnai yöntemle yaparak, istisnaları olağanlaştıran kamu kurumlarının başında gelmektedir. Yine Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı gerekli şartlar oluşturmadığı halde 19,73 milyar TL tutarında 9 işte pazarlık usulünü tercih etmiştir. Adalet ve Kalkınma Partisi, ihalelerde hukuka uygun davranmadığının Sayıştay tarafından da tespit edilmesi önemlidir. Sayıştay, bu tür yöntemlere yönelik idarenin zamanlamayı gerekçe göstermesini de yeterli bulmamıştır.
Örneğin Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Ramazan ayına yönelik bir ihale için bu istisnayı kullanmasına, Ramazan ayının ne zaman olduğunun bilindiği, yıl başından itibaren ihalelerin planlanmasının mümkün olduğunun altını çizmiş, kanunda yer alan rekabet ilkelerinin ihlal edildiğine açık vurgu yapmıştır. İktidar partisi ve kadroları ihaleleri yandaşlarına dağıtmak, yakınlarını zenginleştirmek için kanunun arkasından dolanmış, liyakate aykırı alımlar yaparak, devlet kadrolarını, akrabalarına, eşe, dosta dağıtarak mevzuatı by-pass etmişlerdir.
KARA DELİK BÜYÜYOR
AKP Genel Başkanının ‘milletin cebinden 5 kuruş çıkmayacak’ diye savunduğu ve övdüğü kamu-özel ortaklığı ile yapılan hazine garantili işlere yönelik Sayıştay raporlarında çarpıcı bulgular bulunmaktadır. Buna göre 2019 yılından 2020 yılına 114,4 milyar liralık Hazine garantili borç devretmiş, ancak Hazine 2020 yılı içerisinde 14,8 milyar liralık yeni borca garanti verirken, hazine garantili borçlar yıl içerisinde 22 milyar lirası kur farkından kaynaklanacak biçimde 36,9 milyar lira artmıştır.
2021 yılına devreden Hazine garantili borç tutarı 151,3 milyar lira olarak gerçekleşirken, bu kara deliğin her geçen yıl büyüyeceği anlaşılmaktadır. İktidar partisinin bu konuda halktan yana değil şirketlerden yana takındığı tutumun hesabının tarih önünde ve sandıkta sorulacağına olan inancımız tamdır.
İHALE KANUNLARINDAKİ İLKELERE UYULMUYOR
Sayıştay tarafından tespiti yapılan bazı genel konular arasında taşınmazların yasaya aykırı olarak pazarlık usulüyle kiraya verilmiş olması, taşınmazların izinsiz kullanımına ilişkin yaptırımların uygulanmaması, kira bedellerinin mevzuata uygun belirlenmediği, ihale kanunlarında yer alan ilkelere uyulmadığı, koşulları oluşmadığı halde pazarlık usulü ile ihale yapıldığı, ihaleyle alınması gereken ihtiyaçların doğrudan temin yoluyla alındığı, kamunun yaptığı ceza, faiz ve tazminat gibi ödemelerin sorumlulara rücu ettirilmediği, araç kiralamalarında mevzuata uyulmadığı bulunmaktadır.
BİR KÖR KURUŞUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
İktidarlarının 20’nci yılına girilirken Sülün Osman’a taş çıkarırcasına yolsuzluk ve usulsüzlük için bahaneler üretmekte bir marka haline gelindiği görülmektedir. AKP’li bir belediye başkanının ‘Millet dünyayı yiyor, biz 5 kişiyi işe aldık, çok görüyorlar’ diyerek torpili savunduğu hatırlardan çıkmamalıdır. Milletin neler yediğinin, nasıl usulsüzlükler yaptığının örneklerini barındıran bu Sayıştay raporlarındaki tüm tespitlerin, milletin cebindeki bir kör kuruşun takipçisi olacağımızın altını çiziyoruz.”