Pandemide yazlıklar 'kışlık' oldu
Yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle binlerce kişi, kalabalık semtlerdeki evleri yerine Silivri'deki yazlıklar ve köy evlerinde yaşamayı tercih ediyor.
Yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle binlerce kişi, kalabalık semtlerdeki evleri yerine Silivri'deki yazlıklar ve köy evlerinde yaşamayı tercih ediyor.
Türkiye'de mart ayında ilk vakanın görülmesinin ardından İstanbul'un kalabalık ilçelerinde yaşayan vatandaşlar, merkezden uzaktaki yazlıklara yöneldi. Geçmişte sadece yaz aylarında nüfusun arttığı Silivri'deki yazlıklar, artık kış aylarında da çok sayıda vatandaşı ağırlamaya başladı. Vatandaşlar, İstanbul merkezindeki iş yerlerine yazlıklarından gidip gelmeyi seçti.
Beyciler Mahallesi Muhtarı Yaşar Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köyün Silivri merkezine 32 kilometre uzaklık olduğunu söyledi. Bölgede birçok yazlıkçı olduğuna değinen Köse, "Normalde İstanbul'da yaşayan ama virüs nedeniyle burada ikamet eden ailelerimiz var. İstanbul'da çalışıyor, çoluk çocuğu burada, okullarda malum evde eğitim verildiği için, genellikle ailenin büyükleri İstanbul'a veya komşu ilçelere çalışmaya gitse de geri gelip burada kalıp, sabah işlerine gidiyor." dedi.
Yaz aylarında Silivri'nin kalabalık mahallelerinden biri olan Gümüşyaka Mahallesi Muhtarı Mazlum Güçlü ise şöyle konuştu:
"Pandemi sürecinden bu yana İstanbul, çevre ilçelerden ve illerden gelen yazlıkçı vatandaşlarımız, kışın da mahallemizde ikamet etmeye devam ediyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri okulların kapalı olması. İşi olanlar günü birlik gidip geri dönüyorlar. Bu da mahallemizde nüfus yoğunluğuna neden oldu. Aşağı yukarı 8-9 bin olan nüfusumuz şu anda 18-20 binlerde."
"İstanbul'da dışarı çıkamıyoruz"
Silivri'de yazlığı bulunan vatandaşlardan Cumhur Sağıroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mayıs ayından bu yana yazlık evinde olduğunu, burada bahçeyle uğraştığını anlattı. Normal şartlarda Esenyurt'ta yaşadığını ve mahallesinde çok sayıda vatandaşın Kovid-19'a yakalandığını anlatan Sağıroğlu, torunlarının da kendileriyle kaldığını ifade etti.
Eşi Hüsniye Sağıroğlu, bahçelerinde her şeyi ürettiklerini, yazlıklarında daha rahat yaşadıklarını dile getirerek, ""İnşallah bu hastalıktan kurtulur, iyi günlere kavuşuruz." dedi.
Ahmet Sönmez ise Silivri'den 2 dönüm arazi aldığını ve burada organik tarımla uğraştığını söyledi. Salgının Türkiye'de görülmesinin ardından da Silivri'de yaşamaya başladığını belirten Sönmez "İstanbul'da dışarı çıkamıyoruz, ruhumuz sıkılıyor. Burada hem çalışıyoruz hem de pandemiden korunuyoruz." ifadelerini kullandı.
Avcılar’dan Silivri'ye gelen Mutallip Akgül, kurduğu hobi bahçesindeki evinde yaşamayı seçtiğini, bu şekilde hastalıktan da korunduğunu dile getirdi.