PEN Şiir Ödülü Türkan İldeniz'e
PEN Türkiye, bu yılki PEN Şiir Ödülü'nü Türkan İldeniz'in aldığını açıkladı.
Bu yılki PEN Şiir Ödülü, oy birliğiyle Türkan İldeniz'e değer görüldü.
Ödülün açıklanan gerekçeli kararında, "Şiirdeki öncü atağıyla açtığı kapıdan sonrasında çok sayıda kadının özgürleştirici bir eylem olarak şiire başlaması" ifadelerine yer verildi.
PEN Türkiye’nin açıklaması şöyle:
Şiir tanışmak olduğu kadar unutmamak, unutturmamak, hatırlamak da sayılır. Bazen hatırlanan tek bir şiiri bile bir şairi uzun yıllar yaşatır. O şiir ya da şiirler de okura, edebiyat tarihine ve şiir ortamına değerli anılar bırakır ve yazıldığı günleri yeniden yaşatır. Bundan ‘şiir her anlamda yaşatır’ gibi bir sonuç çıkıyor ki, doğrusu organik bir yazı, seslenme, bellek türü olarak şiire de bu yakışır.
Bu yılki PEN Şiir Ödülümüzü de işte bu duygularla çok değerli bir şairimize sunmanın kıvancını yaşıyoruz. PEN Türkiye olarak oy ve gönül birliğiyle 2022 PEN Şiir Ödülü’nü sevgili Türkan İldeniz’e büyük bir mutlulukla sunuyoruz. 2021’de Everest Yayınları ve sevgili şair arkadaşımız Betül Dünder’in gönül birliğiyle iki efsane kitabı, Taşra Kızının Deliceleri(İlk baskı: 1966) ve Havva Çıkmazı’nın(İlk baskı: 1967)yeniden ve üçüncü kitabı Buz Altında Yanardağ’ın(2021) ilk kez yayımlanmasıyla, iyi şiirin, öncü şiirin hiçbir zaman kaybolmayacağı, şiirin edebiyat kadar zamanın da bir birimi olduğu bir kez daha anlaşıldı.
Ödül gerekçemizi de sevinçle kaleme aldığımızı belirtmek isteriz.
-Şiirin bir öngörü olarak, yapısında her zaman bir gelecek ufkunu var etmesi;
-Şairin sezgisiyle gününden daha ötede bir şiiri ortaya koymasının, aynı zamanda
kendini, yaşamını da ortaya koyması anlamına geldiği;
-Şiirdeki öncü atağıyla açtığı kapıdan sonrasında çok sayıda kadının özgürleştirici bir eylem olarak şiire başlaması;
-Şiirindeki kışkırtıcı, cesaretlendirici havanın, şair kadınları kadınlık ve şiir bilincini buluşturan bir şiire yüreklendirmesi;
-Ve toplumsal düzende olduğu gibi edebiyat ve şiir düzeninde de erkek egemen ağırlığa, baskıya karşı, doğayla ve doğasıyla bağını hiç koparmamış olan kadının, düşünsel, ruhsal, doğal arzu, istek ve hazlarını benzersiz bir biçimde şiire getirmiş olması nedeniyle,
2022 PEN Şiir Ödülü’nün Değerli Şairimiz Türkan İldeniz’e verilmesi oybirliğiyle kararlaştırılmıştır.
Şairimizi kutluyor, yeni kitaplarında buluşmayı diliyoruz.
DÜNYA ŞİİR GÜNÜ BİLDİRİSİ İLDENİZ'DEN
PEN Şiir Ödülü’nü kazanan Türkan İldeniz’in 2022 Dünya Şiir Günü Bildirisi ise şöyle:
ŞİİR SEN BENİM HER ŞEYİMSİN
İsteme benden canımı Tanrım
Ne cennet ne cehennem
ömrümü şiire adadım
Kimseye vermem.
vardır bir şiir. sarnıç suyu gibi durgun
vardır bir şiir: batık kent gölü gibi mahzun
vardır bir şiir: çığ gibi iner çavlan yaratır
vardır bir şiir: dalgaları hem kendisiyle, hem kıyıyla çarpışır
vardır bir şiir: zamanla yarışır.
Şiirler ses resmidir, sesle çizilir. Hayatın özünde karılmıştır mayası. Renkleri asla solmaz.
Yansıtır çağının gölgesini, güneşini. Yansıtır devranın ölçeğini. Ülkenin gerçeğini. Şairi itilip
kakılsa, hapse atılsa, derisi soyulsa, asılsa, kuşunlansa, yakılsa da; şiiri yaşar sonsuza kadar ve dipdiri çıkar sayfalardan, bin yılları aşarak.
Hallac’ı Mansur, Pir Sultan, Nesimî, Nefî, Nâzım Hikmet, Lorca, Rodnoti.
O şiirler zamana kement atar, kemende basar parmak.
Evet hayatın özünde karılmıştır mayası, renkleri ondan solmaz. Bin afetten bir mısra damıtır sırasında, sırasında bir beyit doğar bin kıyametten sonra.
Ve şairler, ve onlar; önce İNSAN dediler, sonra İNSAN. Yanına ekmek, çiçek, gerçek çizdiler. Aysın aydınlansın ortalık, saklanmasın karanlığa kirli işler. Bilinsin çakma denizde kutsanan, yalan dolan,
yağma, talan bilinsin diye kelle koltukta gezdiler. Ama hiçbir zaman kalemlerinden eksik etmediler
UMUDU. Onlar. Buz Altında Yanardağ.
O yüzden, biz yorulmak bilmeyiz. Bilmeyiz yorulmak biz. Yine İNSAN’a, yeni İNSAN’a gideriz. Gün olur bir şiir açar, gökyüzü büyür tat gelir acıya. Duraklamışsa, dinleniyorsa bekleyin biraz lütfen, bir volkandır az sonra patlayacak. Silahları hile pusu ve tuzak diye, işte biraz ondan; tam yılgınlığın belirdiği yerde bir şiirle yeniden tutunuruz kendimize.
Ey nice cendereden süzülen direnç! Hangi acı denenmedi ki bizde. Kitap yakılan yıldan insan yakılan yıla vardık. Katliam katladık, çağ atladık. Gel de içlenme. Nereye çıkar bu çarşı ki…hem kalabalık hem karanlık. Oysa; insanı ve nice dahaları, nice dehaları sevdik. Sevdik aşkla, kutsadık tapmadan da öte. Ama sevmedik sevmedik asla savaşları silahları.
Selam gençlik, cömert doğa, kâinat tarihin kanlı sayfalarına inat
defolsun yeryüzünden öfke ve kin, işte zeytin dalı, işte güvercin
haydi barış çocukları hep birlikte YENİ’ye
YAŞASIN HAYAT.