Perinçek'in hedefinde yine Nebati var: 'Türk milleti size izin vermeyecek!'

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin Türkiye’nin Maliye Bakanı değil ABD’nin Türkiye’deki mali zaptiyesi olduğunu söyledi. Aydınlık'ta yer alan habere göre, Perinçek, Türk hükümetinin ABD yaptırımlarına boyun eğdiğini vurgulayarak ‘çırpınışta’ olduğunu kaydetti.

Ulusal Kanal’da Çıkış Yolu Programı’nda önceki akşam soruları yanıtlayan Perinçek, Amerika Birleşik Devletleri’nin Türk iş insanlarına gönderdiği yaptırım mektubu ve Maliye Bakanı Nebati’nin “Devam eden süreç ve yaptırımlar konusunda Türkiye’nin konumunda bir değişiklik söz konusu olmadığı gibi herhangi bir kurum veya kişinin yaptırımları delmesine izin verilmeyecek. Türkiye, iletişime ve iş birliğine açıktır.” sözlerini değerlendirdi.

Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel ve Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Sinan Sungur’un ABD yaptırım tehdidini ve Bakan Nebati’nin sözlerini hatırlatması üzerine, Perinçek’ten tepki geldi. Perinçek, “Rusya ve Çin’e karşı Amerika denetimleriyle siz Türkiye’de nasıl iktidarda kalacaksınız? Göreceğiz önümüzde kim kime izin vermeyecek. Biz size izin vermeyeceğiz, Türk milleti izin vermeyecek!” dedi.

‘ÇIKMAZDAKİ ÇIRPINIŞ’

AKP iktidarının çıkmazda çırpındığını ifade eden Doğu Perinçek, Bakan Nebati’nin Amerika’nın talimatları doğrultusunda Türkiye’yi daha da batırdığını söyledi. Perinçek şu sözlerle Bakan Nebati’yi eleştirdi:

“Sayın Nebati, bu hükümetin çıkmazını ifade etti. Bu hükümetin niçin Türkiye’yi yönetemediğini, Türkiye’nin başından gideceğini anlatmış oldu. Türkiye’nin geldiği bu noktayı herkes biliyor. Artık ekonomi teorisyeni olmaya veya Hakan Topkurulu’nun Ulusal Kanal’daki programlarını izlemeye gerek yok. Herkes ekonominin bir çıkmazda olduğunu biliyor. Maliye Bakanımız da o çıkmazda çırpınıyor. Türkiye ekonomisi neden battı? 1980’de dünya ekonomisiyle birleşme programıyla battı. Sürdürülemez diyen kim? Önceki Ekonomi Bakanı Berat Albayrak. Hatta çeşitli ifadelerle Cumhurbaşkanımız. Çok daha net ifadelerle Sayın Devlet Bahçeli, ‘1980’deki bu program bitmiştir.’ dedi. Şimdi Sayın Nebati, biz o programda, Amerika’nın talimatları doğrultusunda çırpınmaya devam edeceğiz, Türkiye’yi batıracağız, batan Türkiye’yi daha da batıracağız diyor.

Sayın Nebati, Abdullah Gül’ün, Ahmet Davutoğlu’nun Ak Parti’deki kalıntılarından. Ak Parti’deki Amerika’yı seslendiriyor. Önce ne dedi? ‘ABD yaptırımları çerçevesinde komşularımızla ilişkilerimizi sürdüreceğiz.’ Yani Rusya’ya yaptırımlara selam çaktı. Rusya’ya yaptırımlara selam çakarsan çiftçimizin traktörüne mazotu dolduramazsın, doğal gazı bu millete ve sanayiciye ucuza veremezsin. Benzini şoförümüzün, tırcımızın deposuna dolduramazsın veya pahalı doldurursun. Sonra patlıcan, biber, domates, sanayi ürünleri fiyatı fırlamaya devam eder. Enflasyonu indireceğiz gibi söylemler de palavra düzeyinde kalır. Türkiye enflasyonu mali cambazlıklarla aşağı çekemez. Bunun esas nedeni maliyet enflasyonu. Yükselen enerji fiyatları hem sanayi ürünlerine yansıyor hem tarım ürünlerine yansıyor. Bunun çözümü üretim ekonomisinde. Üretim ekonomisinin dış politikası da Rusya, İran’la dostluk. Güvenliğimiz için Rusya ve İran’la işbirliği yapmazsak üretim devrimini de yapamaz, inşa edemez. Sayın Nebati’nin bu açıklaması çok önemli. Diyor ki ‘Biz Amerika’nın yaptırımlarına uyuyoruz. Yaptırımları delmeyeceğiz ve delenlere de izin vermeyeceğiz.’ Yaptırımları delen bir tane kurum var, Vatan Partisi. Kişiler de Doğu Perinçek ve arkadaşları, Görev Holding vs.

‘İSTİKAMETİ ABDULLAH GÜL’

“Nebati, Türkiye’nin Maliye Bakanı falan değil Amerika’nın Türkiye’deki mali zaptiyesi. Bu siyasetle ne yaparsınız? Sayın Nebati, NATO’dan ucuz mazot alabilir mi? NATO’da benzin de doğal gaz da yok. Benzin de doğal gaz da Rusya’da, İran’da, Irak’ta, komşularımızda. NATO zaten ölüm yatağında, bizzat Fransa Cumhurbaşkanı Macron açıkladı. Avrupa ayağa kalktı. Bu kış donacağız diye odun, kömür almaya başladı Almanlar, Fransızlar. Sayın Nebati, Amerika’nın zaptiyeliğini yaparak hangi çözümün başında olacak? Yalnızca çıkmazı temsil ediyor. İstikameti de Abdullah Gül’ün istikameti. Bu politikalarla Ak Parti bölünecek. Ak Parti’deki Atlantikçilerle vatanseverler arasında artık beraberliği sürdürme imkanı yok. Çok kritik bir yıla girdik. İçine girdiğimiz yıl Türkiye için karar, kader yılı. Ak Parti, Nebatilerle anca çıkmazda çırpınır. Abdullah Gülleri, Babacanları atmaya devam eder veya onlar Ak Parti’nin başına geçer. O zaman da Ak Parti’deki vatanseverler tasfiye edilir. Tayyip Erdoğan da hangi tarafta kalır. Bu soruyu bırakıyorum ortaya. Vatanseverlerin mi yoksa Abdullah Gül’ün mü tarafında olur Erdoğan? Ak Parti seçime kadar bu sorunla karşı karşıya gelecek.

‘FIRSATLARA TEKME ATIYOR’

“Büyük fırsat çıktı Türkiye’nin önüne. O fırsatı tepiyor, tekme atıyor Maliye Bakanı. Türkiye için İstanbul’u Rusya’yla dünya arasındaki finans ilişkilerinin düzenlendiği bir mali merkezi yapma şansı var. Turizmimizde büyük bir atak yapma fırsatı var. Rusya’ya sebze, meyve ve diüer sanayi ürünlerimizin ihracında ve müteahhitlik hizmetlerinde çok büyük kazançlar fırsatı var. Bunların hepsine tekme atıyor. ABD’den ne alacak Sayın Nebati. En büyük ticaret ortaklarımız Rusya, Çin ve Almanya. Almanya ekonomisi bile Avrasya camiası içinde şekilleniyor. Türkiye, Nebati gibi Amerikan zaptiyelerini sırtından atacak. Onunla aynı kaderi paylaşanları da sırtından atacak. Eğer Ak Parti bu politikaları yürütmeye devam ederse o da Türkiye’nin sırtından atılanlar arasına girecek. O yüzden Ak Parti de bir kader yılına girdi. Türkiye’nin üretim devrimini yapması, aynı zamanda bir güvenlik ve dış politikayla olur. O güvenlik politikası da enerjinin güvenliğidir. Türkiye’nin muazzam bir enerji ithalatı var. Türkiye’deki enflasyonun ve yüksek fiyatların sebebi de budur. Rusya, İran, Irak’a sırtını dönen Amerika’nın zaptiyeliğinden başka bir şey yapamaz. Onlara sırtını dönen Azerbaycan’a, Cezayir’e, Katar’a da sırtını döner.

“Nebati’nin bu yaptıklarını Sayın Cumhurbaşkanı görmüyor mu? Putin’in karşısına çıktığında ne diyecek? Bizim Nebati yaramazlık yapıyor mu diyecek? Yarın tasfiye edilecek mi diyecek Sayın Erdoğan? Ak Parti bir karar sürecine girmiştir. Vatanseverler ile Atlantik kalıntıları arasında bir hesaplaşma sürecine girmiştir. Zaten bu hesaplaşmanın en önemli işaretlerinden biri Sayın Ethem Sancak’ın ihraç etme girişimiydi. Ethem Sancak’ı ihraç etmeye kalkışanlar, vatanseverliği ihraç etmeye kalkışmıştı. Onun da sonuçlarını görüyoruz.”

‘ABD’NİN MEKTUBUYLA İPTAL ETTİLER’

Mustafa İlker Yücel’in, “MÜSİAD ve TÜSİAD’a ulaşan mektupta ve Batı basınında çıkan analizlerin ana mesajı şuydu: Türkiye yaptırımları arkadan deliyor, basıncı artırmamız lazım. Türkiye ile Rusya’nın arasını ekonomik açıdan koparmak gibi. Ukrayna operasyonu başladığından beri Batı, Rusya’nın 300 milyar dolarlık rezervine el koymuştu. Rusya Maliye Bakanlığı da doğrudan Türk lirasını, Hindistan ve Çin parasını rezerv para birimi olarak kullanma kararı aldı. Dolar ve avrodan vazgeçtiklerini açıkladı. Şimdi burada sözle eylem arasında bir çelişme yok mu?” sorusu üzerine Perinçek, şu yanıtı verdi:

“Onun için diyorum Ak Parti çırpınıyor ve bölünüyor. Ak Parti, Rusya’ya yaptırımlara uymayan tek ülke gibi gözüküyor. Ama bir yandan da Maliye Bakanı diyor ki; Rusya’ya uygulanan yaptırımlara uyacağız, Amerika’nın bu konudaki çerçevesi doğrultusunda Rusya’yla ilişkileri düzenleyeceğiz. Yani Türkiye-Rusya ilişkilerini Amerika düzenleyecek. İş adamları diyor ki, Amerika görmeden bu işi yapalım. Deveyle ticaret yapmıyorsunuz ki. Bavul ticareti değil ki bu. Amerika’dan gizli ticaret yapabilir misiniz? Ayrıca bunun çapı ne olabilir? İş adamları da korku içinde. Değer verdiğim insanlardır Rıfat Hisarcıklıoğlu ve TOBB Konseyi Başkanı Gürsel Baran. TOBB’un iki büyük yöneticisi… Bundan 10-15 gün önce Altın Fırsat Toplantıları için davet ettik. İsimlerini bildirdiler. Ama 2 gün sonra bir mektup aldılar Amerika’dan. Geri çekiliyorlar. Size yüz yüze gelince izah ederiz falan diyorlar. Hani serbest ticareti savunuyordunuz, hani ticaret özgürlüğü vardı dünyada. Böyle bir Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği olur mu? Dostumdur ama Rıfat Hisarcıklıoğlu’nu da Gürsel Baran’ı da ayıplıyorum. Bize diyorlar ki; ‘Tamam Türkiye için bu çok önemli, yapalım. Ama bizim dengimizi Rusya Devleti’nden sağlayın.’ Biz de getirdik. Rusya devleti geliyor.

'BİZ SİZE İZİN VERMEYECEĞİZ'

“Kim büküyor kulaklarını? Nebati büküyor. Ya da Türk devleti içinde kim büküyorsa. Sorumlu da Sayın Tayyip Erdoğan. Çünkü Hükümetin başkanı o. Türkiye devleti hükümetinden birileri çıkıyor diyor ki, ‘Siz Vatan Partisi’nin, Görev Holding’in Rusya’yla düzenleyeceği Altın Fırsat Toplantılarına katılmayacaksınız.’ Çıkmaza girdiler. Onları ayıplıyorum. Bu Türkiye’nin değil Tayyip Erdoğan’ın çıkmazı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun çıkmazı. Böyle Atlantik’ten yönetilirlerse kukla gibi… Türkiye iş adamı bu mu? Türk iş adamı Atlantik’ten yönetilirse bu serbest ticaret olur mu, altın fırsatlar değerlendirilir mi? Nerede TOBB’un haysiyeti. TOBB da çıkmazda TÜSİAD da çıkmazda. Biz çok serin bakıyoruz. Buradan da meydan okuyorum. Hadi bakalım Amerika’nın yaptırımlarına boyun eğen, Amerikan denetimine selam çakan tutumlarıyla devam etsinler bakalım. Gidecekleri yer Abdullah Gül’ün, Davutoğlu’nun Babacan’ın yanı. Türkiye sanayisi bundan sonra ancak başı dik ve emir almadan sağlam durabilir, Türkiye’nin çarkını çevirebilir.

“Herhangi bir kurum ve kişilerin yaptırımları delmesine izin vermeyeceğiz diyor. Hadi bakalım Nebati, sana buradan meydan okuyorum, Vatan Partisi Genel Başkanı olarak, Türkiye olarak, Türkiye tarımcısı adına, Türkiye sanayicisi adına, Türk milleti adına, Türkiye’de doğal gaz, benzin kullanan sanayici adına. Senin gücün yetmez. Sen Türk ekonomisini zinciri mi bağlanacaksın? Yetkiyi kim verdi? Başarma şansın sıfır! Türkiye’nin bu sürecinde ayaklar altında kalacaksınız. Rusya ve Çin’e karşı Amerika denetimleriyle siz Türkiye’de nasıl iktidarda kalacaksınız. Göreceğiz önümüzde kim kime izin vermeyecek. Biz size izin vermeyeceğiz, Türk milleti izin vermeyecek!”

NEBATİ NE DEMİŞTİ?

Yeni Şafak gazetesine konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, ABD yaptırımlarının delinmesine izin verilmeyeceğini söylemişti. 4 Eylül’de yayımlanan söyleşide Nebati, şunları kaydetmişti:

“Devam eden süreç ve yaptırımlar konusunda Türkiye’nin konumunda bir değişiklik söz konusu olmadığı gibi herhangi bir kurum veya kişinin yaptırımları delmesine izin verilmeyecek. Türkiye, iletişime ve iş birliğine açıktır. Nitekim geçtiğimiz haftalarda Bakan Yardımcımız Yunus Bey ile ABD Hazine Bakan Yardımcısı Wally Adeyemo arasında bir görüşme gerçekleşmiş ve güçlü iş birliğinin önemine vurgu yapıldı.”