Pervin Buldan: 'Seni duvara çizilerim' sözü insanların yakılması emrini veren zihniyet ile aynıdır

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, bugün partisinin Bursa kongresine katıldı. Buldan, burada yaptığı konuşmada, polisin HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran’a yönelik “Seni duvara çivilerim” sözüne yanıt verdi.

Buldan, '''Seni duvara çivilerim’ sözü, 90’larda asit kuyularında insanların yakılması emrini verenlerin zihniyeti ile aynıdır, faili meçhullerin emirlerini veren zihniyet ile aynıdır'' diyerek polisin sözlerine tepki gösterdi.

''YENİLİP YUTULACAK BİR LAF DEĞİLDİR''

Buldan, “Yatıyorlar, kalkıyorlar, bizimle uğraşıyorlar. Bu davalar yetmediği için de provokatörleri parti binalarımızın önüne göndermekten geri durmuyorlar. Son örneğini üç gün önce genel merkezimiz önünde gördük. Bir provokasyonun planlı bir şekilde yapıldığına tanık olduk. Bir polisin seçilmiş bir halk iradesine, milyonların temsilcisine ‘Seni duvarı çivilerim’ demesi, yenilip yutulacak bir laf değildir.

Kadın Meclisi Sözcümüze, halkın iradesine bu sözün tek başına söylenmediğini çok iyi biliyoruz. Bunu söyleyenin kimden emir aldığını ve kimin talimatıyla oraya geldiğini de çok iyi biliyoruz. Ancak onlar da çok iyi bilsin ki HDP milletvekilleri, yöneticileri, HDP’ye oy veren her bir seçmenimiz bu tehditleriniz karşısında asla diz çökmez, size biat etmez. ‘Seni duvara çivilerim’ sözü, 90’ların zihniyetine sahip olan iktidarın sözüdür. ‘Seni duvara çivilerim’ sözü, 90’larda asit kuyularında insanların yakılması emrini verenlerin zihniyeti ile aynıdır, faili meçhullerin emirlerini veren zihniyet ile aynıdır. Ancak o zaman da direnen bir halk vardı, şimdi de ölüme direnen bir halk var karşınızda” ifadelerini kullandı.

KAPATMA DAVASI HAKKINDA KONUŞTU

Buldan ayrıca HDP'ye yönelik kapatma davası hakkında şunları söyledi:

“Demokratik siyasetten, HDP’den, kadınların sesinden, gelecekten korkuyorlar, çünkü geleceklerini kaybedeceklerini biliyorlar. Toplumsal değerleri bir bir tüketen bir iktidar var. Hiçbir siyasi ahlak ve etik kuralı, hukuku tanımayan bir iktidar var. Topluma diz çöktürme politikalarını uygulamaya çalışan bir iktidar var karşımızda.

HDP’yi ve mücadelesini en büyük engel olarak gören bir iktidar var karşımızda. Karşımızdakiler, bizim siyasetimizden, duruşumuzdan, direncimizden, mücadelemizden korkuyorlar. Ama korkmaya devam etsinler, biz onların korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz. Bizden korktukları için karşımıza siyasetle çıkmıyorlar; karşımıza siyasi davalarla, kumpas davalarıyla çıkıyorlar. Gezi Davası onlar için korkulu bir rüyaydı ve son duruşmada verdikleri kararları gördük. Önlerinde üç ayrı dava daha var. Biri devam eden Kobani kumpas davası, biri HDP’yi kapatma davası, bir diğeri de tüm siyasi davalar.”