Polis beraat etti, Kemal Korkut’un ölümünü fotoğraflayan gazeteci yargılanıyor
Kamuoyu, üniversite öğrencisi Kemal Kurkut'un polisler tarafından öldürüldüğünü gazeteci Abdurrahman Gök'ün çektiği fotoğrafla öğrendi. Yargılanan polis beraat etti, gazeteciyse toplamda 27.5 yıl hapis istemiyle karşı karşıya.
GERÇEK GÜNDEM
Üniversite öğrencisi Kemal Kurkut, Diyarbakır’da 21 Mart 2017’de Nevruz alanına polis bariyerlerini aşarak koşarken polis tarafından vurularak öldürüldü. Kurkut için başta 'canlı bomba' dendi ama olayın seyri, gazeteci Abdurrahman Gök'ün paylaştığı fotoğraflarla değişti.
Yargı ise cinayetin faillerini tespit etmek yerine, Kurkut'un öldürüldüğü anı fotoğraflayan Gök'ü hedef olarak seçti. Gazeteci, toplamda 27.5 yıl hapis istemiyle yargılandığı dava kapsamında 31 Mart'ta bir kez daha hakim karşısına çıkacak.
Cinayete ilişkin davada müebbet hapis istemiyle yargılanan polis memuru Y.Ş. ise Kasım 2020'de beraat etti. Karar duruşmasında şu sözleri dikkat çekiyordu:
"Ben bu dosyanın en alakasız sanığıyım. Bu olayın asıl kusurlu faillerinin yargılanmasını talep ediyorum. Bu şahsı kasten veya taksirle vurma ihtimalim yoktur. Gerçeklikle maddi delilin uyuşmadığı bir dosyada tek sanık olarak ben yargılanıyorum. Soruşturma geniş kapsamlı yürütülseydi kusurlu polisler yargılanır, gerçek ortaya çıkardı. Gerçek kusurlu polislerin tespit edilmesini istiyorum. Kusuru işleyen de belli ama 3,5 yıldır sanığın tespit edilmesine çalışılıyor."
GÖK'E YÖNELTİLEN SUÇLAMALAR VE DAVA SÜRECİ
29 Mart 2017'de avukatlarıyla birlikte Diyarbakır Adliyesi'ne giderek olayla ilgili soruşturmayı yürüten savcıya ifade veren Gök, çektiği 26 fotoğraf karesini de talep üzerine teslim etti.
20 Nisan 2017'de polisler Gök'ün Diyarbakır'daki evine baskın yaptı. Gazetecinin bulunmadığı evde arama yaparak dört kitap ile bir derginin yanı sıra Gök'e ait kullanmadığı 2 telefona el koydu. Bu dosya takipsizlikle sonuçlandı.
Ekim 2018'de Terörle Mücadele Şubesi'ne çağrılan Gök'ün telefonlarının dinlendiği, e-postalarının takip edildiği ortaya çıktı.
Gazeteci arkadaşlarıyla yaptığı haber içerikli konuşmalar ve sosyal medya paylaşımları suç dosyası olarak önüne çıkarılan Gök hakkındaki bu dosya da takipsizlikle sonuçlandı.
Son ifadeden bir hafta sonra evi basılarak gözaltına alınan Gök, yine ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Kemal Kurkut’u vuran polis Kasım 2020'de beraat ederken, olayın seyrinin değişmesine neden olan fotoğrafı çeken Abdurrahman Gök ise hakkında açılan davayla uğraşmaya başladı.
2018'de gözaltına alındığı ve takipsizlik kararı ile sonuçlanan 'örgüt üyeliği ve propagandası' suçlaması 2020 yılında iddianemeye dönüşerek önüne konuldu. Gök'ün bu davada 20 yıl hapsi istendi.
Ocak 2022'de Gök'e sosyal medyadaki 5 paylaşımı gerekçe gösterilerek bir dava daha açıldı.
Mahkeme başkanı, Gök hakkında 2018 yılında 'örgüt propagandası yapmak'tan Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan ve beraat ettiği dava dosyasının mevcut dava dosyasına eklendiğini duyurdu. Gök'ün 7,5 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Dava sürüyor.
'DAVALAR, SORUŞTURMALAR VE BASKILARIN TEK NEDENİNİN KEMAL KURKUT FOTOĞRAFLARI OLDUĞUNU BİLİYORUM'
Bu süre zarfında Gök'e Kemal Kurkut olayı hiç sorulmadı. Ancak kendisi ve süreci takip edenler, bir bedel ödetilmek istendiğini söylüyor.
Gök, Kasım 2020'de DW'ye verdiği bir demeçte şunları söylemişti:
"Davalar, soruşturmalar ve baskıların tek nedeninin, Kemal Kurkut fotoğrafları olduğunu biliyorum. 16 yıldır gazetecilik yapıyorum. Bu süre boyunca bu kadar yoğun bir soruşturmaya maruz kalmamışken, bu fotoğraftan sonra bu kadar soruşturmaya, baskıya maruz kalmak başka bir şekilde açıklanamaz. Kemal Kurkut davasındaki polisin beraat etmesi ve benim 20 yıl hapisle yargılanmam Türkiye'nin içerisinde bulunduğu en net fotoğraftır. "
'20 YIL HAPİSLE AÇIKLANABİLECEK BİR DELİL YOK'
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da davanın ilk duruşmasında şöyle konuşmuştu:
"Yineliyoruz. Polisin Kemal Kurkut'u vurmasını görüntülemiş gazeteci Abdurrahman Gök'e açılan 'örgüt üyeliği' dosyasında 20 yıl hapisle açıklanabilecek bir delil yok. 'Gizli' tanık, 'Bilinmeyen erkek' ile telefon konuşması, haber tweetleri... İddianameyi inceleyen herkes Gök'e, Kemal Kurkut cinayetini görüntülemenin bedelinin ödetilmek istendiğini pek rahat düşünebilir."