Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: Camilerde tekbirler yüksek sesle getirilmemeli

Yüksek sesle konuşurken virüsün arttığını söyleyen Prof. Dr Mehmet Ceyhan ilginç bir öneride bulundu. Ceyhan, “Hep bir ağızdan tekbirler dualar diyanet uygun görürse bunların içten söylenmesi yüksek sesle söylenmemesinin sağlanması lazım” dedi.

Radyo Karakutu’da yayınlanan Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan’a konuşan Prof. Dr Mehmet Ceyhan, koronavirüs vaka sayılarının azalmasının tek nedeninin alınan tedbirler olduğunu söyledi.

“TÜRKİYE’DE VİRÜSÜ TAŞIDIĞINI BİLMEYEN 360 BİN KİŞİ VAR”

Kendi yaptıkları modellemeye göre Türkiye’de 360 bin tane virüsü taşıdığını bilmeyen insan olduğunu düşündüklerini ifade eden Ceyhan, tedbirlerdeki gevşemeye ilişkin “Bunun aslında ‘Bu kadarı erken, bu kadarı geç’ diye tarih biçmek mümkün değil. Neresi güvenilir, tam bilmiyorsunuz. Kabul edilen iyileşen vaka sayısının günlük vaka sayısından yüksek olması lazım. Takımlara ‘Tamam çalışmaya başlayın’ dendi, Beşiktaş’ın, Erzurumspor’un başına gelenler ortada. Bu dönemi de deneme yanılma, bir adım atıp sonra geri çekme şeklinde değerlendirmek lazım. O yüzden neresi erken, neresi geç diye değerlendirmemiz mümkün değil şu anda” dedi.

Tedbirlerle ilgili sıralama yaptıklarını, alışveriş merkezlerinin en riskli yerler olduğu için son sırada yer aldığını dile getiren Ceyhan, “AVM’lerin açılıp, sahillerin ve restoranların kapalı kalması çelişkili değil mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“RESTORANLAR AVM’LERDEN DAHA RİSKLİ DEĞİL”

“Bana sorarsanız restoranlar AVM’den daha riskli değil. Dört tane tedbiri kaldırdıktan sonra beşinciyi eklemek çok riskli. Mesela AVM’leri açtınız. Sahilleri de açmak çok riskli bir olay. Burada doğru olan önce sahilleri sonra AVM’leri açmak. Birden bire çok sayıda tedbirleri kaldırdığınızda, yarın vakalar arttığında problemin nereden kaynaklandığını bulmanız çok zor olur. Basamaklı yapmak gerekir bu işi. Bazı olaylar çok kesin bir şekilde riskin artışına katkıda bulunuyor. Berberler ve kuaförler ilk yapılması gereken şeydi. Berberde 5-10 kişi olur. Orada bir bulaşı olursa çok rahat söndürürsünüz. Ama AVM’lerden dolayı bir bulaşı olursa, birden yüzlerce vaka çıkarsa onu bulmanız, vakaları izole etmeniz daha zor olur.”

TFF BAŞKANI’NIN AÇIKLAMASI

“En basit görünen tedbirin kaldırılması bile bir risk.” Diyen Ceyhan, TFF Başkanı’ nın “Koronavirüs çıkanları ayırırız, sonra devam ederiz” şeklindeki sözlerini de değerlendirdi. Mantık ve bilimsel açıdan da yanlış ifadeler olduğunun altını çizen Ceyhan, “Bilimsel olarak siz bir toplulukta bütün temaslıların karantinaya alınması gerekiyor derseniz buna futbol takımları dahil değil deme şansınız yok. Bu işin kuralları iyi uygulansaydı ilk vaka çıktığında hemen karantina uygulansaydı Beşiktaş bir futbolcuyla olayı atlatmıştı. Ne başkanın ne de diğer sekiz kişinin testi pozitif olmayacaktı. Aynı şeyi diğer kulüpler de yaşayacak. Henüz Türkiye çok güvenilir bir ortamda değil. 360 bin virüs pozitif ama farkında olmayan insanlar var. Bunların bir kısmı da futboı kulüplerinde” diye konuştu.

Ceyhan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Benim şahsen futbol oyunu sırasında anlık temaslarla virüs bulaşır diye korkum yok. Virüsü taşıyan kişi birinin suratına öksürmezse anlık nefes alıp vermeyle bulaşmaz. Benim esas korkum yolculuklar. En büyük risk orada. İkincisi kamplar, soyunma odaları. Aynı otelde birlikte yapılan toplantılar. Buralar çok büyük risk taşıyor. Ama seyircili oynandığında seyirciler arasında bulaşması çok büyük bir risk. On binlerce kişinin toplandığı yerde bunu kontrol etmeniz çok zor.”

“VAKA SAYISINI SICAKLIKLAR DEĞİL ALINAN TEDBİRLER AZALTACAK”

Prof. Ceyhan, virüsün havaların ısınmasıyla azalacağına dair iddialara da değindi.Türkiye’de vakaların yüzde 60’ından fazlasının İstanbul’da görüldüğünü ve İstanbul’un Türkiye’nin en soğuk şehri olmadığını vurgulayan Ceyhan, “New York ABD’nin en soğuk şehri değildi. Bunu belirleyen tamamen nüfus yoğunluğu. Brezilya ve Rusya’yla beraber vaka artışı ciddi şekilde yaşanan ülkeler Suudi Arabistan, Katar ve Ekvador başı çekiyor. Buralarda sıcaklık ortalamaları 40 derecenin üzerinde. Yaz aylarında vaka sayısı azalacak ama bunun nedeni hava sıcaklığı değil alınan tedbirler olacak” ifadelerini kullandı.

“2 YILDAN UZUN SÜRMESİNİ BEKLEMİYORUM”

20. yüzyılda yaşanan pandemilerin hiçbirisinin yıl sürmediğini, koronavirüs pandemisinin de 2 yıldan uzun sürmesini beklemediğini söyleyen Ceyhan, “Aşının da o kadar süreye yetişip salgın bitmeden yapılacağını çok düşünmüyorum. Etkili bir aşı bulunup milyarlarca doz üretilmesinin ihtimali yüzde 5 kadar. Eylül ayında biz maskeli, mesafeli yaşayacağız. 10 Mart öncesine dönüp kontrolsüz yaşama geçmemiz için dünyada salgının bitmesi lazım” dedi.

“ÜMİDİMİZ EYLÜL’E DAHA DÜŞÜK SAYILARLA GİRMEK”

Ceyhan, Eylül ayın da okulların açılacak olmasına ilişkin ise şunları söyledi:

“Eylül ayına şu anki vaka sayısıyla girersek, diyelim ki Eylül ayında yüzün altında pozitif çıkan vakalar var. O zaman bin civarında da farkına varmadan bunu taşıyan kişi olacak. Bu bin kişinin okullarda bulunup virüsü bulaştırma şansı daha az olacak. Girmeden test yaparsanız bunu daha da düşürürsünüz. Ama daha yüksek sayılarla girerseniz daha fazla tedbir almak zorundasınız. Demesi kolay. 2 metre arayla oturtacak okulu nereden bulacaksınız? Hala çözülememiş konular bunlar. Bütün ümidimiz vaka sayılarını düşürüp daha az vaka sayısıyla eylüle girmek.”

“TEKBİRLER İÇTEN GETİRİLSİN, YÜKSEK SESLE SÖYLENMESİN”

Virüsün yüksek sesle konuşurken arttığını söyleyen Ceyhan, camilerle ilgili ilginç bir öneride bulundu. Ceyhan, “Oralarda konuşmanın azaltılması için tedbir alınmalı. Hep bir ağızdan tekbirler, dualar Diyanet uygun görürse bunların içten söylenmesi, yüksek sesle söylenmemesinin sağlanması lazım. Klimaların çok zararlı olduğunu gördük. Mümkün olduğunca klimasız havalandırmayı devreye sokmak lazım. Mersin’de, Adana’da alışveriş merkezine klimasız giremezsiniz. Oralarda da maske takmak, sosyal mesafeye dikkat etmek daha önemli olacak” dedi.