Rusya pazarı alarm veriyor! Üç yılda Rusya pazarının yarısını kaybettik

Abone ol

Yıllardır toplam domates ihracatının yüzde 60’ını yaptığımız Rusya pazarı alarm veriyor.

Yıllardır toplam domates ihracatının yüzde 60’ını yaptığımız Rusya pazarı alarm veriyor.

CHP’li Özer, “Üç yılda Rusya pazarının yarısını kaybettik. Günlerdir 150 TIR Rusya’nın alım yapmasını bekliyor. Yıllık 150 bin ton olan ihracat kotasının artırılması gerek” dedi.

Domates üreticisinin gözü Rusya’dan gelecek kota artırımı haberinde. Yıllık 150 bin tonluk kotanın dolması üzerine alımı durduran Rusya ile uzlaşılması bekleniyor. 150 civarında TIR’ın günlerdir liman ve serbest bölgelerde beklediğini söyleyen CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, “Kota artırımı olmazsa üretici büyük zarar edecek. Üç yılda zaten Rusya pazarının yarısını kaybettik. Toplam domates ihracatımızın yüzde 60’ından fazlasını Rusya’ya yapıyorduk, bugün yüzde 30’lara düştü. Bu gidişle tamamını kaybedebiliriz” dedi.

Türkiye’nin en büyük pazarıyken, 2015’te Rus uçağının düşürülmesiyle yaşanan krizin domates ihracatına büyük etki ettiğinin altını çizen CHP’li Özer “Rusya o günden itibaren kendi domates üretimine yoğunlaştı, biz ise Rusya’yı geri kazanmaya çalıştık. Birkaç yeni pazar bulduk, örneğin Irak ve Suriye gibi pazarlara daha fazla domates sattık ama yine de Rusya’ya sattığımız ton kadarına erişemedik” dedi.

RUSYA SERALARINI KURUYOR

Türkiye’nin yıllardır toplam domates ihracatının yüzde 60’ını Rusya’ya yaptığını söyleyen Özer, “Bu oran 2015’te yüzde 62’ydi. O yıl Rusya’ya yaklaşık 337 bin 500 ton domates ihraç etmişiz. Sonra Rus uçağı düşürüldü ve ihracat sıfırlandı. Bizden domates almayan Rusya ne yaptı? Hemen o gün çalışmaya başladılar. Paraları var, binlerce dönüm arazileri var, bu sayede doğalgazlı, güneş ışığı sağlayan son derece modern seralar kuruyorlar” diye konuştu.

KENDİ DOMATESİNİ ÜRETİYOR

CHP’li Özer, Rusya’ya domates ihracatında yaşanacak değişikliklere dikkat çekerek uyardı: “Rusya Tarım Bakanlığı’nın 2018’deki raporuna göre domates üretim kapasiteleri 52 bin tondu. Bizim İhracat Genel Müdürlüğüne göre Rusya 18 bin dönümlük sera kurulumu yaptı, bu yıl 47 bin dönümde sera yapımını sağlayacak. İhracatçılarımıza göre 60 bin dönüme yakın serada üretim planlanıyor. Kısacası Rusya kendi ihtiyacını karşılama yolunda hızla ilerliyor. Bu da elimizdeki en büyük pazarın yitirilmesi anlamına geliyor. Dolayısıyla ileriye dönük planlama yapmalıyız, bizim kendi üreticimizi düşünmemiz gerekiyor. Bugünlük kota artırımını çözmek gerek ancak yarın için daha kalıcı çözümlere gidilmeli, yeni pazarlar bulunmalı.”

ÇİFTÇİMİZİ KÜSTÜRMEMELİYİZ

Kalıcı çözümlere gidilmezse üreticinin bir gün buğday gibi domatesten de vazgeçmesine neden olunabileceğini söyleyen Özer, “Hatırlanacak olursa buğday ekim alanlarımız 2000’de 9,2 milyon hektar iken 2019’da 7 milyon hektara düştü. Bir baktık ki, buğday ithal etmeye başlamışız. Bugün Rusya’nın pazarı haline geldik, 10 yılda ithalatımız 100 bin tonlardan 7 milyon tonlara çıktı. Umarım domateste de aynı tabloyla karşılaşmayız” diye konuştu.

NE OLDU?

Türkiye ile Rusya arasında 2015’te bir kriz yaşandı.

Türkiye’nin hava sahasını ihlal eden Rus uçağını düşürmesi nedeniyle yaşanan bu kriz, yıllık domates ihracatımızı bile etkiledi.

2015’te Rusya’ya toplamda 337 bin 500 ton domates ihraç etmiştik, kriz sonrası 2016’da ihracatımız sıfırlandı.

2017’de 50 bin ton olarak kota belirlendi ama 2 bin ton zar zor ihraç edebildik.

2018’de kota 100 bine çıktı ancak 36 bin 865 ton ihracat gerçekleştirdik.

Mayıs 2019’da ise kotamız 150 bin tona çıktı ve geçtiğimiz günlerde bu kotayı doldurduk. Rusya da alımı durdurdu.

Bu arada Rusya sınırına varan domates yüklü tırlar da kapılarda kaldı. Limanlarda ve serbest bölgelerde 150 civarındaki TIR dört gündür beklemeye koyuldu.

Hazine, Kütahya'daki havalimanı için 205 milyon euro ödeyecek Ekonomi Fatih Portakal'dan Meclis kapısında intihar girişimiyle ilgili dikkat çeken paylaşım Ekonomi Sabancı'dan üretimi durdurulan TEMSA için flaş hamle Ekonomi Türkiye Bankalar Birliği’nden tüm kredi kartı sahiplerine uyarı! Ekonomi