'Rütbemi Gülen taktı' diyen Tuğgeneral hakkında 32.5 yıl hapis istemi!
Emekli Tuğgeneral Serdar Atasoy hakkında hazırlanan iddianamede, 'Terör örgütüne üyelik', 'resmi belgede sahtecilik' ve 'kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık' suçlarından 32.5 yıl kadar hapis cezası istendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanı Serdar Atasoy hakkında FETÖ üyesi olmak, dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından dava açtı. İddianamede, Atasoy hakkında 32,5 yıla kadar hapis cezası istendi.
Eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanı, eski Korgeneral Serdar Atasoy, 27 Ocak 2021’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı. 5 gün gözaltında kalan Atasoy, etkin pişmanlıktan yararlanarak, itirafçı olmuş ve ardından adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştı.
Serdar Atasoy’a FETÖ’den dava
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Atasoy hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Atasoy hakkında silahlı terör örgütü üyesi olmak, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarından iddianame düzenlendi.
Atasoy hakkında yürütülen soruşturmada daha önceden takipsizlik kararı verildiği anımsatılan kararda, yeni soruşturmanın ise 3 Kasım 2020 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen bir ihbar üzerine başladığı anlatıldı.
Mahrem imam tarafından arandı
Bunun üzerine Atasoy hakkındaki takipsizlik kararının kaldırıldığı belirtilen iddianamede, soruşturma kapsamında Atasoy ile ilgili tespitlere yer verildi:
Buna göre Serdar Atasoy’un Kars’ta görev yaparken Atasoy 2 kez farklı ankesörlü hatlardan arandı. Aynı ankesörlü telefondan aranan diğer iki kişi ise FETÖ’den şuan firari olan Atakan Adaşoğlu İlhan Yaşıtlı oldu. Savcılığın yaptığı araştırmada AKS kartının mahrem imam İhsan Baykut tarafından kullanıldığı tespit edildi.
İddianamede, Atasoy’un mahrem imamlar Ahmet Kolukısa, Ali Semerci, Erden Şen, İlker Veli, Önder Körfez, Ramazan Aktaş ve Yaşar Özdemir ile bir çok kez ortak baz sinyali verdiği anlatıldı.
Sınav kitapçığı imha edilmiş
Serdar Atasoy, ifadesinde kurmaylık sınav sorularının örgüt tarafından kendisine verildiğini itiraf etmişti. Bunun üzerine Milli Savunma Bakanlığına bağlı Milli Savunma Üniversitesi’nden Atasoy’un kitapçığı ve cevap anahtarı istendi. Milli Savunma Üniversitesi ise verdiği yanıtta, “şüpheliye ait sınav cevap kağıdı ve soru kitapçığının 2 yıl saklandıktan sonra imha edildiği” belirtildi.
130 bin TL’lik zarar
İddianamede, şüphelinin kurmay olması ile kurmay olmaması durumunda aradaki maaş farkının ne kadar olduğunun tespit edilmesi amacıyla Genel Kurmay Başkanlığı Hukuk Hizmetleri Başkanlığına müzekkere yazıldığı ifade edildi. Gelen yanıtta kamu zararının 130 bin 999,53 TL olduğunun bildirildiği kaydedilen iddianamede, şüphelinin kamu zararını giderdiğine dair her hangi bir ödeme makbuzunu dosyaya sunmadığı savunuldu.
Genelkurmay’ı aldattı
İddianamede, Serdar Atasoy ile ilgili şu değerlendirme yapıldı:
*Yukarıda yazılı tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, şüphelinin FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyesi muvazzaf asker iken, kurmay olarak etkin bir şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri içerisine yerleşmek amacıyla, sınavdan önce diğer örgüt mensuplarından soru ve cevapları elde ederek resmi belge niteliğindeki cevap kağıdına önceden öğrendiği soruların cevaplamalarını yaparak, gerçek olmayan bir durumun ortaya çıkmasını sağladığı,
*Cevap kağıdını içerik itibariyle başkalarını aldatacak şekilde sahte olarak düzenlendiği, oluşturduğu sahte belgeyi hile unsuru olarak kullanıp kamu kurumu niteliğindeki Genel Kurmay Başkanlığını aldatarak sınava giren diğer adaylar zararına ve kendi yararına olacak şekilde sınavı kazandığına dair resmi belgeyi düzenlettirdiği, sınavı kazanmasıyla Harp Akademisi tarafından düzenlenen kurstan mezun olup akabinde kurmay olduğu,
*Usulsüzce atandığı kamu görevi nedeniyle haksız şekilde daha fazla maaş alarak kamuyu zarara uğrattığı, bu şekilde şüphelinin üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma, resmi belgede sahtecilik ve ile zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği anlaşılmıştır.”