'Salda Gölü’nün renkleri solmasın' çağrısı!

Birgün'den Burcu Cansu'nun haberine göre etkinlikte, “Salda Gölü’nün renkleri solmasın, gelin birlikte mücadele edelim” çağrısı yapıldı. Açılış konuşmasını yapan Yeşilova Belediye Başkanı Mümtaz Şenel, Salda Gölü’nün korunması için her türlü çabayı sunacaklarını belirtti.

Çalıştay’da ilk sözü alan Orman Yüksek Mühendisi Prof. dr. Doğan Katrancı ise Salda Gölü’nün her türlü maddi kazanç ve gelirin üstünde tutulması gerektiğini belirtti. Salda Gölü’ndeki tatlısu ekosisteminin önemine değinen Katrancı, şunları anlattı: Gölü besleyen derelerin ve kaynakların getirdiği su ile göl yüzeyinden buharlaşan su arasındaki denge çok önemli. Bu sebeple Düden Deresi’nde Kayadibi mevkiinde Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yaptırılan sulama göleti dava konusu edildi. Gölü besleyen yüzey suları, Düden, Kayadibi Deresi, Karakova Sazlığı Deresi, Doğanbaba Deresi, Köpek Deresi, Karanlık Dere ve Kuruçay’dır. Bu derelerden gelen sular ve karstik kaynaklardan gelen sular ile göl yüzeyinden buharlaşan su miktarı arasındaki denge bozuldu. Dengenin bozulmasında, tarım alanlarını sulamak ve kullanmak için yeraltı suyundan çekilen su, iklim değişikliği sürecinde artan sıcaklık ve buharlaşma etkili oldu.”

TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Baki Remzi Suiçmez de “Salda Gölü kuraklık riskiyle karşı karşıya. Suyun doğal akışına müdahale etmek, akarsuları bilinçsiz biçimde kullanmak sadece su yataklarını değil, bu suların biriktiği göllerimizi de kurutmaktadır. Eğirdir, Burdur, Salda gibi göller başta olmak üzere Göller Bölgesi tümüyle kuruma tehlikesiyle yüz yüzedir. Bu tehlikeye karşı mücadelemiz sürecek” diye konuştu.

Mimar Birsen Tanyeri de, Salda Gölü ve çevresinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan çevre düzeni planlarını, koruma amaçlı nazım ve uygulama imar planlarını, plan hükümlerini anlattı. Tanyeri, Salda Gölü çevresinin birinci derece doğal sit alanı, sulak alan, tabiat parkı, ormanlık alan, tarım alanları ve kumsal alanlardan oluştuğunu ve bu alanların ulusal ve uluslararası sözleşmelerle korunması gerektiğinin altını çizdi.

Avukat Mustafa Şahin ise ihalenin iptal edilmesi için dava açtıklarını ancak Isparta İdare Mahkemesi’nin davayı reddettiğini anımsattı. Şahin, İstanbul İdare Mahkemesi’nde dava açtıklarını, dava sürerken planlarda değişiklik olması nedeniyle kesinleşen planlara karşı da yeniden dava açıldığını belirtti.