Saray ofislerinin yetkileri genişletildi! Bakanlıklar kuklaya döndü

Abone ol

Cumhurbaşkanlığı ofisleri, uluslararası fonların ülkeye çekilmesinden, Türkiye’nin insan kaynakları envanterinin çıkarılmasına kadar birçok konuda yetkilendirildi.

Yaklaşık 1,5 yıl önce kurulan Cumhurbaşkanlığı ofisleri, uluslararası fonların ülkeye çekilmesinden, Türkiye’nin insan kaynakları envanterinin çıkarılmasına kadar birçok konuda yetkilendirildi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ofislerin geniş yetkiler ile donatılmasının kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı olduğunu belirterek “Bakanlıklar, kukla bakanlık oldu” dedi.

2018 yılında kurulan ve mali özerkliğe sahip olan Cumhurbaşkanlığı ofisleri, tüm kamu kurum ve kuruluşları üzerinde etkili olabilecekleri şekilde yetkilendirildi. Saray’a bağlı Dijital Dönüşüm Ofisi, Finans Ofisi ve Yatırım Ofisi’nin, ‘gerekli görülmesi’ halinde yurt içinde ya da yurt dışında çalışma büroları açmasına olanak sağlandı.

Birgün gazetesinden Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre ofislere bağlı daire başkanlığının yetkileri de genişletildi. Erdoğan’a karşı sorumlu olacak ofislerin kadroları da Cumhurbaşkanlığı’nca belirlenecek. Resmi Gazete’de yayımlanan kararnameyle ofislerin, görev alanlarına giren konularda tüm kamu kurumlarını koordine etmesi ve bakanlıklarla işbirliği içinde olması kararlaştırıldı. Erdoğan’ın her hamlesinin Türkiye’deki parti devleti inşasının tamamlanmasına yönelik olduğunu ifade eden CHP’li Engin Altay, “Bu hamle, tek adam yönetiminin hayata geçirildiğinin belgesidir” sözleriyle düzenlemeye tepki gösterdi.

OFİS BAŞKANI’NA 'LİDER' UNVANI

Kararname kapsamında, Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı, ‘lider’ olarak tanımlandı. Ofis başkanının unvanı, ‘Kamu Dijital Dönüşüm Lideri’ oldu. Dijital Dönüşüm Ofisi’ne verilen görevler, ‘Kamunun dijital dönüşümüne öncülük etmek, siber güvenliği artırıcı projeler geliştirmek, milli teknolojilerin yenilikçi çözümler geliştirilmesi için strateji geliştirmek’ şeklinde sıralandı.

Finans Ofisi’nin görevi ise “Türkiye’nin finans piyasalarını izlemek ve raporlamak, uluslararası fonların ülkeye gelmesini sağlayıcı çalışmalar yapmak” olarak tanımlandı. İstanbul Finans Merkezi projesini yürütmek ve tamamlamak görevi de verildi. Faizsiz finans konularında üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları ile ortak araştırmalar yapmak da Finans Ofisi’nin görevleri arasında yer aldı.

İnsan Kaynağı Ofisi ise okulöncesi, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim çağındaki aday insan kaynağını planlayacak. Türkiye’nin insan kaynağı envanterini çıkarmak ve ihtiyaç duyulan alanlarda yetenek gelişimi faaliyetlerini yürütmek, özel yeteneklerin keşfini sağlayacak proje üretmek görevleri verildi.

YABANCI YATIRIMCILARIN BİLGİLENDİRİLMESİ

Türkiye’de yatırım yapılmasını özendirmeye yönelik çalışmalar yapmak ve yatırımcıların karşılaşabilecekleri engel ve sorunların çözümü için çalışma görevi ise Yatırım Ofisi’ne bırakılacak. Ofis içinde kurulan beş daire başkanlığı ile ihtiyaç duyulan yatırımların artırılması için çalışılacak. Ofis, yabancı yatırımcıların bilgilendirilmesi görevini de üstlenecek.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ofislerin geniş yetkiler ile donatılmasının kuvvetler ayrılığı kavramını bütünüyle ortadan kaldırdığını savunarak, “Bu hamle, tek adam yönetiminin hayata geçirildiğinin belgesidir” şeklinde konuştu. Türkiye’de, biri “görünen hükümet” diğeri ise “Saray’ın hükümeti” olmak üzere iki hükümet olduğunu ifade eden Altay, “Ofislerin yetkilerinin artırılması, bakanlıkların da aslında adeta bir ‘kukla bakanlık’ olduklarının tescili anlamına da geliyor” dedi.

ÜLKEYİ ERDOĞAN AİLESİ YÖNETİYOR

Altay, Erdoğan’ın her hamlesinin Türkiye’deki parti devleti inşasının tamamlanmasına yönelik olduğunu söyledi. Altay, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı ofislerin hemen her alanda yetkilendirilmesini eleştirerek, “İstihbarattan yargıya, savunmadan eğitime kadar her alan Erdoğan ailesinin denetimine geçiyor” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı olduğunun altını çizen Altay, “Eğitimi Erdoğan’ın oğlunun, sosyal işleri ise hanımefendinin yönettiği bir ülkede yaşıyoruz. Buna herkesten önce AKP’lilerin şiddetle tepki göstermesi lazım” ifadelerini kullandı.

29 EKİM VE 30 AĞUSTOS’TA ARTIK “RESEPSİYON” OLMAYACAK

“Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği”nde yapılan değişiklik ile 29 Ekim ve 30 Ağustos’ta artık “resepsiyon” değil, “kabul töreni” düzenlenecek. Değişiklik kapsamında yönetmelikten, “Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu Cumhurbaşkanı tarafından verilir” cümlesi çıkarılarak yerine, “Cumhuriyet Bayramı kabul töreni Cumhurbaşkanı tarafından düzenlenir” cümlesi getirildi.

Cinsel istismarlarda şikayet yoksa ve yaş farkı 10'u geçmezse affedilecek Siyaset CHP’ye hakaret eden müftü terfi aldı Siyaset CHP'den iktidara mektup yanıtı Siyaset Akşener: İkinci bir açılım süreci gündeme gelebilir Siyaset