Saray'ın müteahhidine karşı hukuk zaferi
Maltepe Belediye Meclis Üyesi ve Maltepe Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Gökkaya’ya kamuoyunda “Kaçak Saray”ın müteahhidi olarak bilinen Rönesans İnşaat’a karşı yeni bir hukuk zaferi kazandı.
Maltepe’de nefes alınabilecek son alanlar, donatı alanları, deprem toplanma alanları, hatta cami yapımı için ayrılan alanlar bile birkaç firma tarafından planları değiştirilerek özel ticaret alanlarına dönüştürülmek isteniyor.
ABC'nin haberine göre şimdiye kadar “plan değişikliği” kılıfı altında yapılan girişimlere karşı toplam 22 dava açan ve bunların 14 tanesinde yürütmeyi durdurma ve plan değişikliklerini engelleyen Maltepe Belediye Meclis Üyesi ve Maltepe Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Gökkaya kamuoyunda “Kaçak Saray”ın müteahhidi olarak bilinen Rönesans İnşaat’a karşı yeni bir hukuk zaferi kazandı.
Maltepe Belediye Meclis Üyesi ve Maltepe Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Gökkaya’ya “kamu mallarının özel şirketlere peşkeş çekilmesini sağlamak isteyen plan tadilatları oyunlarının şehre karşı işlenen birer “Kent Suçu” olduğu açıktır. Ancak bunun “kent suçu” olduğunu tespit etmek de yetmez.
Çünkü rantçı yaklaşım karşısında kamu arazilerine sahip çıkmak toplumcu ve halkçı belediyeciliğin birinci şartıdır ” olduğunu vurgulayan Hasan Gökkaya, kente karşı işlenen bu suçu destekleyen, “plan değişikliği” onayıyla bu suça ortak olan tüm kamu yöneticileri de görevi kötüye kullanmak suçundan yargılanmalıdır” diyor.
Maltepe Belediye Meclis Üyesi ve Maltepe Belediye Başkan Aday Adayı Hasan Gökkaya’nın bu konuda şunları söylüyor:
PLAN TADİLATI YALAN
Örneğin, kamuoyunda küfürleriyle de bilinen Cengiz İnşaat ve “Kaçak Saray”ın müteahhidi olarak da bilinen Rönesans firması, E5 üzerindeki vakıf ve kamu arazilerinde plan değişikliği yaparak buraları AVM ve Hastane alanına çevirme oyunları yapıyor. Bu oyuna bakanlık ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’de “plan tadilatı” onayıyla fiili ortak oluyor ve kamu arazileri imara açılmak isteniyor.
Kamucu ve halkçı bir belediyecilik bu haksızlığa, kamu arazilerinin peşkeş çekilmesine tavır almayı gerektirir. Ben de bu nedenle, Maltepe’de 3 yıldır devam eden plan tadilatı girişimlerini her defasında mahkemeye taşıyarak kamu mülklerinin korunması için mücadele ediyorum.
Maltepe’de nefes alabileceğimiz son alanlar, yol alanlarımız, metro duraklarımızın yapılacağı alanlar, donatı alanlarımız, deprem toplanma alanlarımız, hatta cami yapımı için ayrılan alanlar bile birkaç firma tarafından planları değiştirilerek özel ticaret alanlarına dönüştürülmek isteniyor. Kamu kuruluşları da bu işte müteahhitlerle ortak çalışıyorlar, vicdan sahibi biri buna nasıl karşı çıkarsa ben de buna karşı çıkıyorum.
MAHKEME RÖNESANS’IN PLAN DEĞİŞİKLİĞİNİ REDDETTİ
Örneğin, İBB’ye yapmış olduğu itirazın ardından, İstanbul Büyükşehir Belediyesi 3194 Sayılı Kanun’un 8. Maddesi’ne göre ilan edilen imar planlarına ilişkin Maltepe’de 22/2 pafta, Yeni: 15315 ada (Eski: 2575), 6 parsele 1/5000 ölçekli 17.06.2016 tasdik tarihli plan tadilatının iptali ve yürütmenin durdurulması istemi ile 13. İdare mahkemesinde karşı bir dava açtım ancak 13. İdare Mahkemesi bu istemi reddetti.
13. İdare Mahkemesi’ne yaptığı başvurum reddedilince, mahkemenin vermiş olduğu karara itiraz ederek konuyu bir üst mahkemeye götürdüm. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü İdare Dava Dairesi, Bilirkişi Komisyonları’nın raporlarına uygun olarak 13. İdare Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararı bozdu. 1/5000’lik planlarda yürütmesinin durdurulması istemi ile geri gönderdi.
BÜYÜKŞEHİRİN VE VAKIFLARIN İTİRAZLARI DA REDDEDİLDİ
Davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve davalının yanında yer alan İstanbul Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü verilen kararlara itiraz etti. İtirazları değerlendiren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4.İdare Dava Dairesi şu kararı verdi: ”Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelere göre, itiraz istemine konu edilen mahkeme kararı dairemizce de uygun görülmüş olup, itiraz dilekçesinde belirtilen hususlar sözü edilen kararın kaldırılmasını gerektirecek mahiyette olmadığından, İBB ve Vakıflar 2. Bölge Müdürlüğü’nün itirazlarını ret edilmesini oybirliği ile karar verdi.”
KENTE KARŞI SUÇ İŞLEYENLER YARGILANMALIDIR
Rönesans firmasının, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile birlikte yapmaya çalıştığı bu plan tadilatını durdurmak hukuki bir başarıdır. Ancak bu başarı yetmez!
Kamu mallarının özel şirketlere peşkeş çekilmesini engellemek için bu plan tadilatları oyunlarının şehre karşı işlenen birer “Kent Suçu” olduğu açıktır. Bu suçu destekleyen, “plan değişikliği” onayıyla bu suça ortak olan tüm kamu yöneticileri de görevi kötüye kullanmak suçundan yargılanmalıdır.
Kamu görevlileri bu suçtan dolayı yargılanmadığı sürece bu suçlar bitmez. Yarın elimizde kamuya ait arazi kalmaz. Her şey bir yana çok önemli bir deprem bölgesi olan İstanbul’da olası deprem sonrası buluşacağımız deprem alanları bile kalmaz.
Ben “plan değişikliği” kılıfı altında yapılan planlara karşı şimdiye kadar 22 dava açtım. Bunların 14 tanesinde yürütmeyi durdurma ve plan iptal kararlarının alınmasını kamusal arazilerin özel ticarete veya konut alanlarına dönüştürülmesini engelledim.
İBB’nin kentsel donatı alanında imar tadilatı ile 1.75 “Emsal Yapılaşma” vermesini şehrimize karşı düşmanca bir tavırdır. Orman alanlarının imara açılması, inanç yerleri için ayrılan alanların yapılaşmaya açılması İstanbul'a ihanettir.