Selahattin Demirtaş'tan çağrı: Marcao’nun Kerem’e yaptığını yapmayın
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, verdiği röportajda siyaset gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Medyascope'tan Ferit Aslan'ın sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, Galatasaraylı futbolcu Marcao'nun maçta takım arkadaşı Kerem Aktürkoğlu'na yumruk atması üzerinden muhalefete çağrıda bulundu.
Demirtaş,"Muhalefetin kendi arasında, Marcao’nun takım arkadaşı Kerem’e yaptığı türden fauller yapmaması gerekir. Benim taktik önerilerim bunlar." ifadelerini kullandı. Demirtaş ayrıca, bir sonraki seçimi HDP'nin belirleyeceğini öne sürdü.
Demirtaş ile yapılan röportajda öne çıkan kısımlar şöyle:
-İktidara yakın kalemler başta olmak üzere hemen herkes, cumhurbaşkanlığı seçiminin Kürtler’in desteği olmadan kazanılamayacağını söylüyor. Bazı yorumlarda ise Erdoğan’ın Kürtler’i ya kazanacağını ya da nötralize edeceğini söylüyor. Bu mümkün mü? Yaşananlardan sonra HDP, Erdoğan ile masaya oturur mu?
Seçimin kaderini HDP ve ağırlıklı olarak da Kürt seçmen belirleyecek. Bu bir gerçeklik ve çok şükür ki HDP ve Kürtler demokrasiden yanadır. İşte bu durum Türkiye için, cumhuriyetin demokratikleşmesi için bir şanstır. Kürtler, HDP dahil hiçbir partinin -tabiri caizse- tapulu malı değildir. Kürtler’i kazanmak isteyen her parti kendi siyasi programını sunar, ikna ederse de kazanır. Fakat unutulmasın ki Kürtler çok politiktir. Dahası, Türkiye seçmeninin çoğu çok bilinçli.
– Gelişmelere baktığınızda size göre ülke nereye gidiyor? İktidar ülkeyi seçime götürür mü, yoksa zamana mı oynuyor?
Maalesef felaketler peş peşe geldi ve zaten perişan durumda olan halkı adeta yıktı geçti. Olanlardan dolayı tüm toplum gibi biz de çok üzgünüz. Bir de ekonomik bir afet var ülkede. Bunu Karadenizli de, Doğulu da, Batılı da herkes yaşıyor. Enflasyon aldı başını gidiyor. Ev fiyatları, araba fiyatları, marketlerdeki fiyatlar uçtu. Kiralık ev fiyatlarının hali ortada. Buna karşılık emekliye ve çalışanlara resmî enflasyonun bile altında maaş artışı veriliyor.
Halk her geçen gün fakirleşiyor. Emekliler, açlık sınırı altında maaş alıyor. Öğretmenler, memurlar, işçiler yoksulluk sınırının altında maaş alıyor. İktidar ise insanlara çay atmaktan başka bir şey yapmıyor. Oysa çay karın doyurmuyor. Bu tabloda, halkta üzüntü dışında bir de umutsuzluk var. Çünkü doğal ve ekonomik afetlerle kızılca kıyamet koparken iktidar kendi koltuğu dışında hiçbir şeyi dert etmiyor. Bu da halkı iyiden iyiye öfke ve umutsuzluğa sürüklüyor. Muhalefet ise yeterince umut yaratıp somut bir iktidar alternatifine dönüşemedi henüz. Çaba sarf ediliyor ama siyasette yeni bir kırılma yaratamıyorlar.
Bugün artık AKP’yi eleştirmek üzerine siyaset yapmak bataklığa taş atmak gibidir. Çünkü eleştiri, bunların umurunda bile değil. Bence bataklığı kurutacak ciddi, kararlı ve kesintisiz bir siyasi hamle sürecine girilmeli. Kapsamlı sistem eleştirileriyle birlikte somut çözüm projeleri ortaya konulmalı. O zaman halk da bundan heyecan duyar, halkın umudu yeşerir ve ayağa kalkar. Erken seçim ancak toplumsal talebin iyice görünür hale gelmesiyle mümkün olabilir. Yoksa AKP’ye kalsa seçimi 2073’te yapmak isterler.
– Türkiye’nin durumuna baktığınızda muhalefetin tutumunu nasıl buluyorsunuz?
Çalışıyorlar, koşturuyorlar, ter döküyorlar, çabalıyorlar ama ortaya takım oyunu koyamıyorlar ve en önemlisi, gol atamıyorlar. Önce takım olmaları, sonra da bir golcü bulup onu yavaş yavaş öne çıkarmaları, ona bol bol pas vermeleri ve elbette gol atmaları gerekiyor. Bir de muhalefetin kendi arasında, Marcao’nun takım arkadaşı Kerem’e yaptığı türden fauller yapmaması gerekir. Benim taktik önerilerim bunlar :) Umarım dikkate alırlar çünkü maçın bitmesine az kaldı. Hücre arkadaşım Abdullah Zeydan ile birlikte, Edirne Cezaevi’nden herkese en sıcak selamlarımızı gönderiyor, özgür günlerde buluşmayı diliyoruz.