Somasporlu futbolcu Melih'in öldüğü kaza hakkında tanıktan kan donduran ifade

İzmir'de Somasporlu futbolcu Melih Vardar'ın (27) hayatını kaybettiği kazayla ilgili sanık Ahmet Birol Aydınhan (53) ve şikayetçi-şüpheli Semih Vardar (31), hakim karşısına çıktı.

Vardar kardeşlere yardım eden tanıklardan Levent Özyenginer, "Arabayla yaralıların üzerinden geçmememiz mucizeydi. Adeta ölüme terk edilmişlerdi" dedi.

Urla ilçesinde 14 Ağustos 2020'de Urla Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ahmet Birol Aydınhan yönetimindeki otomobil, TFF 3'üncü Lig 3'üncü gruptaki Somaspor'da forma giyen futbolcu Melih Vardar ile ağabeyi Semih Vardar'ın bulunduğu elektrikli motosiklete çarptı.

Kazada elektrikli motosikleti kullanan Semih Vardar yaralandı, Melih Vardar yaşamını yitirdi. Gözaltına alınan otomobil sürücüsü sevk edildiği adliyede, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturmanın genişletilmesi üzerine hazırlanan bilirkişi raporunda Aydınhan'ın, kazaya tam ve asli kusurlu olarak neden olduğu belirtildi. Rapor sonrası tutuklanan Aydınhan, 1 ay sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Kazayla ilgili hazırlanan iddianame, İzmir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. İddianamede, soruşturma kapsamında istenen bilirkişi raporunda Semih Vardar'ın kusurlu olmadığı, otomobil sürücüsü Aydınhan'ın ise tam ve asli kusurlu olduğu aktarıldı. Kazanın ardından Aydınhan ve Semih Vardar'dan alınan kan örneklerinde, iki tarafın da 1.00 promil seviyesinin üzerinde alkollü oldukları belirlendi. Aydınhan ve Semih Vardar hakkında 'taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma' suçunda 2 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezasıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarını istendi.

'KAZADAN SONRASINI HATIRLAMIYORUM'

Davanın ilk duruşması bugün İzmir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Davaya tutuksuz sanık Ahmet Birol Aydınhan, şikayetçi-tutuksuz sanık Semih Vardar, taraf avukatları ve Vardar ailesi katıldı. Mahkeme başkanı, ilk olarak Semih Vardar'a söz verdi. Vardar, güvenli bir şekilde seyrederken Aydınhan'ın kendilerine çarptığını söyledi. Vardar, "Tarlamızda biraz alkol almıştık, sonra sigara almak için akaryakıt istasyonuna gittik. Sigara aldıktan sonra yemek yemek için yeniden yola çıktık. Sağ şeridin en sağında güvenli bir şekilde 20-30 kilometre hızla giderken arkadan bir şey çarptı. Sonrasını hatırlamıyorum. Üzerime atılı suçlamaları da kabul etmiyorum" dedi.

'BENİ HASTANEDE ŞOKA GİRMİŞ ŞEKİLDE BULDULAR'

Vardar'ın ardından mahkeme başkanı bu kez diğer sanık Ahmet Birol Aydınhan'a söz verdi. Savunmasına çok üzgün olduğunu belirterek başlayan Aydınhan, "Kaza gecesi, Urla Esnaf Odası'nın bir programındaydım, bir kadeh rakı içtim. Programda personel ile ilgili bir sorun yaşadım. Binadan çıkıp aracıma bindim. Bir süre gittikten sonra işletme müdürüm ile konuyu konuşmak için sağa çektim. Bir süre sonra işletme müdürü de aracıyla bulunduğum yere geldi. Onunla konuyu konuştuktan sonra evime gitmek için yeniden yola çıktım. Hızım 60 kilometre civarındayken ve sol şeritte ilerlerken bir ses duydum. Aracın sağ ön tarafından gelmişti. Ne olduğunu anlayamadım. Evime gitmek için sola dönmem gerekirken neye çarptığıma bakmak için sağa saptım. O sırada benim biraz arkamdan gelen işletme müdürüm arayarak, 'Kazayı siz mi yaptınız?' diye sordu. Ciddi bir kaza olduğunu öğrenince şoka girmişim. İşletme müdürünü tekrar arayıp 'beni hastaneden alın' demişim. Beni hastanenin içinde, ellerim başımda ve bir direğin çevresinde dönerken bulmuşlar. Sonra karakola gidip, teslim oldum. Görüntülerde benim yaptığım açıktır" dedi.

Vardar ailesi avukatı Umut Köroğlu'nun, "Kazayı nasıl yaptığınızı anlamadığınızı söylüyorsunuz. Ancak arabanızın ön camı patlamış, kaput havaya kalkmış, farları kırılmış. Alkolden dolayı sızmış olabilir misiniz?' şeklindeki soruya Aydınhan, "Mümkün değil. Olay anında kendimdeydim. Aracımda da bu hasarlar meydana gelmedi" cevabını verdi.

DURUŞMA DA TANIKLAR DİNLENDİ

Duruşmada tanıklar da dinlendi. Kazada yaralılara müdahale edenlerden Levent Özyenginer, "Kavşağa doğru giderken önümdeki kırmızı araba aniden sol şeride kırdı. Ben de önüne bir şey çıktığını düşünüp refleksle sol şeride geçtim. Sonra yaklaşık 10 metre aralıklarla 2 yaralıyı ve 70-80 metre sonra da elektrikli motosikleti devrilmiş şekilde gördük. Yaralıların üzerinden geçmememiz mucizeydi. Ölüme terk edilmişlerdi. Hemen yardımlarına koştuk" dedi.

Tanık olarak dinlenen Selin Özyenginer de, "Önümüzdeki araç birden şerit değiştirince eşim de refleks olarak sola geçti. Yaralıları gördük. Elektrikli motosiklet oldukça uzaktaydı. Sanki başkası oraya bırakmış gibiydi" diye konuştu.

Tanıklardan Ozan İncekaş ise, "Yakıt almak için akaryakıt istasyonundaydım. Bir sürtünme sesi duydum. Kafamı çevirdiğimde beyaz renkli bir aracın hızla gittiğini gördüm. Olay yerine yaklaştığımda elektrikli motosikleti yan yatmış vaziyette buldum. Beyaz renkli aracın ön camı patlamış ve kaputu da kalkmıştı. Olay yerinde simaen tanıdığım biri, kazayı balkondan gördüğünü söyledi" ifadelerini kullandı.

'KAZAYI ÖRTBAS ETMEYE ÇALIŞTI'

Tanıkların dinlenmesinin ardından Aydınhan'ın avukatları, Semih Vardar'ın da kusurlu olduğunu ve müvekkillerinin adli kontrol şartlarının hafifletilmesi talebinde bulundu. Vardar ailesinin avukatı Umut Köroğlu ise Aydınhan'ın sanayiye gidip aracını tamir ettirip, kazayı örtbas etmeye çalıştığını savundu. Konuşmaların ardından mahkeme başkanı, Aydınhan'ın adli kontrol şartlarının hafifletilmesi talebini reddederken, kazayı balkonundan gördüğünü söylediği öne sürülen kişinin ve diğer tanıkların dinlenmesini karar vererek duruşmayı erteledi. (DHA)