Toplumsal bağışıklık nasıl sağlanacak? İşte salgında gizlenen kriz

Türkiye'de Covid-19 aşılaması son haftalarda oldukça hızlanarak 25 yaş altına kadar indi.

Bu yaş grubunda 6.3 milyon vatandaş varken, 1.4 milyonu aşkın da göçmen bulunuyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 24 Haziran itibarıyla 30 milyonu aşkın vatandaş en az bir doz aşısını oldu.

Haber Global'den Gamze Bal'ın aktardığına göre; Türkiye'de yaşayan ve sayılarının 5 milyona yaklaştığı tahmin edilen göçmenlerin aşılanmasına ilişkin ise net bir veri yok.

Haberglobal.com.tr'ye konuşan Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yeşim Yasin, Suriyeli sağlık çalışanları ile geçici barınma merkezinde yaşayan 60 yaş üstü nüfusun aşılandığını; ancak söz konusu 60 yaş üstü nüfusun tüm Suriyeli nüfusun yüzde 1.6'sı kadar olduğuna dikkat çekti.

Uluslararası Mülteci Hakları Derneği Başkanı Abdullah R. Demir ise, asıl sorun yaşayanların kayıt dışı olan Afganistan ve Afrika kökenliler olduğunu aktarıyor. Demir, önemli bir soruna daha dikkat çekiyor: "Mülteciler 'herhangi bir sorunla karşılaşırım' endişesiyle resmi dairelere gitmekten kaçındığı için PCR testi dahi yaptırmayabiliyor."

Türk Tabipler Birliği (TTB) Halk Sağlığı Kolu Başkanı Nasır Nesanır ise, "Toplumsal bağışıklığı sağlamak istiyorsak göçmenleri aşılamamız çok önemli" diye konuştu.

5 MİLYONUN 500 BİNİ KAYIT DIŞI

Uluslararası Mülteci Hakları Derneği Başkanı Demir, Türkiye'de resmi kayıtlara göre 3.6 milyon Suriyeli göçmen olduğunu, göçmenlerin toplam sayısının ise yaklaşık 5 milyon olduğunu ifade etti. Ancak bu veri kayıtlı olan göçmenlere ait. Özellikle Afganistan ve Afrika'dan gelen göçmenlerin kayıtsız olduğu bilgisini veren Demir, bu insanların sayısının da 500 bin olduğunun tahmin edildiğini dile getirdi.

Göçmenlerin aşılanmasında eğer kayıtlılarsa herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını, randevu alıp, yaş sırası gelene aşı yapıldığını anlatan Demir, "Ancak ne yazık ki ne kadarı aşılandı herhangi net bir veri yok" dedi.

"ONLAR İÇİN PCR TESTİ YAPTIRMAK BİLE CESARET"

Aşılamaya ilişkin en büyük sorunlardan birinin Türkçe bilmemeleri olduğunu kaydeden Demir, şöyle devam etti: "Zorunlu olmadıkça devlet dairelerine uğramak istemiyorlar. Çünkü belgeleri eksik olabileceğinden bir sürprizle karşılaşmaktan, geri gönderilmekten korkuyorlar. İkametle ilgili zorluklar yaşamaktan çekiniyorlar. Bu yüzden PCR testi yaptırmak da onlar için bir cesaret."

1 MİLYONUN ÜZERİNDE GENÇ NÜFUSLARI VAR

TTB Halk Sağlığı Kolu Başkanı Nasır Nesanır, resmi kayıtlara göre 30 yaşın üzerindeki göçmenlerin 1 milyonu aşkın olduğunu, 25 yaş ve üstü göçmen sayısının ise 1 milyon 437 bin olduğunun bilgisini verdi.

Nesanır, "Suriyelilerin bir kısmı aile hekimlerine kayıtlılar. Geçici TC kimlik numarası verilmiş durumda. TC vatandaşı gibi aynı haktan yararlanıyor. Aile hekimlerine kayıtlı değillerse bile geçici TC kimlik no ile hastaneye gidebiliyorlar. Ancak kaçı kayıtlı, kaçı aşıya geldi, aşı tereddütleri ne oranda, bunlarla ilgili maalesef bir veri yok" dedi.

TOPLUM ORTALAMASININ GERİSİNDE

Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yeşim Yasin ise, mülteciler ve sığınmacıların özellikle geçici koruma altındaki nüfusun, aynı öncelik sırasıyla aşıya erişim hakkına sahip olduğuna ancak çeşitli sorunlarla karşılaştıklarını anlattı.

Bu sorunları GSM’lerde aşı uygulanmaması, e-nabız gibi uygulamalar ve bilgisayar/telefon aplikasyonları üzerinden randevu almanın güçlüğü şeklinde sıralayan Yasin, "Sahada çalışanlar bu nüfuslarda aşılanmanın toplum ortalamasına oranla geride kaldığını düşünüyor" dedi.

FİLYASYONDA DİL ENGELİ

Yeşim Yasin ayrıca filyasyon ekipleri ile göçmenler arasındaki dil karmaşasını şu sözlerle dile getirdi: "Yine sahadan duyduklarımız, filyasyon çalışmaları sırasında bu grupta hasta temaslılarının taranması, korunma yöntemleri, tedavi ve evde izolasyon ile ilgili bilgilendirmelerin yapılması noktasında dil engeli nedeniyle sorun yaşandığına işaret ediyor."