Türk yargısı kararını 12 dakikada verdi, dosya Suudi Arabistan'a devredildi: Kaşıkçı davası, öldürenlere teslim edildi

Abone ol

Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili davada İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyanın Suudi Arabistan'a devrine karar verdi. Kararın 12 dakikada alınması dikkati çekti.

GERÇEK GÜNDEM

Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı, nişanlısıyla evlenebilmek için gerekli evrakları almak amacıyla 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdi ve bir daha çıkmadı.

Uluslararası kamuoyunu sarsan cinayette, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere birçok kişi Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'ı işaret etti.

Bugüne gelindiğinde Türk yargısı, davanın ikinci yılında dosyanın Suudi Arabistan'a, yani 'ölüm emrini verenlere' devrine karar verdi.

Yargılamanın Suudi Arabistan ayağında, Kaşıkçı’nın çocuklarının katilleri ‘affetmesi’ üzerine Eylül 2020’de idam cezasına çarptırılan beş zanlının cezasının 20 yıl hapse çevrildiğini, diğer üç zanlının da yedi ila on yıl arasında hapis cezalarına çarptırıldığını hatırlatalım.

Dosyanın Suudi Arabistan'a devri kararında, Türkiye'de yaşanan 'ekonomik krizin' etkili olduğu ileri sürülüyor.

'VAZGEÇECEK DEĞİLİZ'

Kararın ardından Çağlayan Adliyesi'nin önünde açıklamalarda bulunan Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, hukuki süreci devam ettirmekte kararlı olduklarını söyledi.

"Aslında çok fazla söyleyecek şey bulamıyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hukukun üstünlüğü olan bir ülke. Suudi Arabistan gibi bir aile tarafından yönetilmiyoruz. Biz süreci devam ettireceğiz. Yargı süreci şu anda böyle bir karar aldı diye vazgeçecek değiliz" diyen Cengiz, şöyle devam etti:

'TÜRKİYE BU DAVADAN 180 DERECE DÖNDÜ'

"Türkiye hükümeti başta bu davayı çok iyi savunuyormuş gibi davrandı. Ben hükümet değilim. Onlar adalet arayışından vazgeçmiş olabilir ama ben vazgeçmeyeceğim. Türkiye’nin bu davadan 180 derece dönmesi büyük hayal kırıklığına uğrattı. Çok üzgünüm."

'TÜRK ADALETİ TARAFINDAN DA GERÇEK ELBET BİR GÜN ORTAYA ÇIKARILACAKTIR'

Cengiz'in vukatlarından Gökmen Başpınar da "Yargılama ve egemenlik hakkı, ne yazık ki hiçbir adil yargılama ilkesi olmayan Suudi Arabistan makamlarına teslim edilmiştir. 7 gün itiraz hakkımız var, itiraz edeceğiz. Sonuçta hak yerini elbet bir gün bulacaktır. Türk milletine ait olan yargılama yetkisi, İstanbul'da işlenen canice suikast konusunda Türk adaleti tarafından da gerçek elbet bir gün ortaya çıkarılacaktır" ifadesini kullandı.

Timur Soykan karar öncesi Kaşıkçı davasını yazdı: Erdoğan’ın İslam dünyasının lideri olmak hülyasıyla çıktığı yolun hazin sonunu izliyoruz

Gerçek Gündem, 12 dakika süren duruşmayı canlı takip etti:

11.03 - Dosyanın Suudi Arabistan'a devrine karar verildi.

09.58 - 12 dakika süren duruşmaya karar için beş dakika ara verildi.

'KUZUYU KURDA TESLİM ETMEYELİM'

09.56 - Cengiz'in avukatlarından Ali Ceylan, "Kuzuyu kurda teslim etmeyelim. Türk milletinin onurunu koruyalım" ifadesini kullandı.

'SUUDİ ARABİSTAN, TÜRKİYE'NİN TARAFI OLDUĞU HİÇBİR SÖZLEŞMEYE TARAF DEĞİL'

09.53 - Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz'in avukatlarından Gökmen Başpınar, duruşmada söz alarak "Suudi Arabistan'da kovuşturma tamamlandı, birçok sanık hakkında beraat kararı verildi. Bakanlığın görüşüne karşı Ankara'da dava açtık. Yürütme durdurma talebi vardır. Davanın sonucu beklenmelidir. Suudi Arabistan ve Türkiye arasında karşılıklı anlaşma yoktur. Suudi Arabistan Türkiyenin tarafı olduğu hiçbir sözleşmeye taraf değildir. Suudi makamlarından istinabe suretiyle tanıkların dinlenmesini talep etmiştik, yeniliyoruz. Egemenlik hakkının devri olacak bu karar kanunsuzdur. Suudi Arabistan'daki dava bitmiştir. Davanın devamına karar verilmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

09.50 - Bakanlık, dosyanın Suudi Arabistan'a devri konusunda olumlu görüş verdi.

09.47 - Avukatlar, gazeteciler ve izleyiciler salona alındı.

09.44 - RSF temsilcileri başta olmak üzere yabancı gazeteciler duruşmayı takip etmek için adliyeye geldi.

NE OLMUŞTU?

Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı, nişanlısıyla evlenebilmek için gerekli evrakları almak amacıyla 2 Ekim 2018’de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdi ve bir daha çıkmadı.

Kaşıkçı'nın İstanbul'un göbeğindeki konsolosluk binasında vahşice yok edildiği ortaya çıktı. Tüm dünyanın kanını donduran olay, Türkiye - Suudi Arabistan ilişkilerini daha da gerginleştirdi.

Sert bir tavır takınan Türk yetkiler, cinayetin henüz gizemini koruduğu günlerde yaptıkları açıklamalarda Kaşıkçı’nın başkonsoloslukta öldürüldüğünü söylüyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir ay sonra Washington Post için kaleme aldığı yazıda şunları dile getiriyordu:

“Cemal’in cenazesi nerededir? Suudi yetkililerin cenazeyi teslim ettiklerini öne sürdükleri ‘yerel işbirlikçi’ kimdir? Bu ince ruhlu insanın katil emrini kim vermiştir? Maalesef Suudi makamları bu soruları yanıtlamayı reddetmektedir.”

'EMRİN SUUDİ HÜKÜMETİNİN EN ÜST MAKAMLARINDAN GELDİĞİNİ İYİ BİLİYORUZ'

Bu yazıda “Cemal'in katledilmesi emrinin, Suudi hükümetinin en üst makamlarından geldiğini de iyi biliyoruz” diyerek net bir mesaj veren Erdoğan, şunu da ekliyordu:

“Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi emrini Kral Selman’ın verdiğine inanmam kesinlikle mümkün değildir. Dolayısıyla bu cinayetin, Suudi Arabistan’ın resmi politikasını yansıttığına inanmak için de herhangi bir sebep bulunmamaktadır.”

Erdoğan'ın ve Türk yetkililerin cinayetin emrini vermekle suçladığı kişi ise Veliaht Prens Muhammed bin Selman'dı.

Selman'ın sert yanıtlarının ardından Suudi Arabistan'da Türk mallarına yönelik boykot başlatılmıştı.

Diplomasi, cinayet, vahşet: Kaşıkçı davası, Türkiye - Suudi Arabistan ilişkilerinin gölgesinde devam ediyor

'SUUDİ MAHKEMELERİNE GÜVEN YOK' MESAJI

Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, Türk yetkililer Kaşıkçı cinayetinde sorumluların ortaya çıkarılması konusunda Suudi mahkemelerine güvenilmeyeceğini söyledi.

Erdoğan, Washington Post’taki yazısında, Cemal Kaşıkçı cinayetini Suudilerin örtbas etmeyi sürdürdüğünü söyledi. Erdoğan, Kaşıkçı cinayetinin önemini şöyle anlatıyordu:

“Suudi gazetecinin ölümünün tüm yönleriyle aydınlatılıp aydınlatılmayacağı, çocuklarımızın nasıl bir dünyada yaşayacağını belirleyecektir.”

EKONOMİK KRİZ KAPANAN KAPILARI ÇALDIRDI

Türkiye’nin içine girdiği ekonomik krizle birlikte AKP hükümeti daha önce gerginlik yaşadığı ülkelerle ilişkilerini düzeltme çabalarına girdi.

Mısır, Birleşik Arap Emirliği gibi ülkelerle kurulan temasların ardından sıra Suudi Arabistan’a geldi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 10 Mayıs 2021'de ikili ilişkileri geliştirmek adına Riyad'a gitmişti. Bu ziyaret Kaşıkçı cinayetinden sonra bir ilkti.

Erdoğan'ın da Şubat ayında Riyad'a gitmesi bekleniyordu ancak bu ziyaret gerçekleşmedi. Gazetecilerin sorusu üzerine Erdoğan şu yanıtı vermişti:

"‘Biz Suudi Arabistan’la da olumlu diyalogumuzu sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde somut adımlarla ilerleme arzusundayız. Suudi Arabistan’la bu süreci olumlu istikamette geliştirelim istiyoruz."

Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili Türkiye’de süren dava, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesinin önündeki başlıca sorunlardan biriydi.

31 Mart'taki duruşmada savcı, yargılamanın durmasını ve dosyanın Suudi makamlarına devrini talep etti. Sanıkların yabancı uyruklu olması nedeniyle yakalama emirlerinin yerine getirilemeyeceğini ve ifadelerinin alınamayacağını söyledi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da taleple ilgili İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne olumlu görüş bildireceklerini belirtti; "Yargılamanın devri, Türk mahkemelerinin yetkisini ortadan kaldırmıyor" dedi.

İki bakanın katıldığı etkinliğe, ev sahibi CHP'li başkan davet edilmedi Gündem Kılıçdaroğlu: Merkez Bankası'na para bas diyorlar, ekonomi çığırından çıkmış vaziyette Gündem Geçinemeyenler'den zam protestosu; Tek sorumlusu AKP iktidarı Gündem Ukrayna: Rusya, Ukrayna’nın doğusunda taarruz operasyonuna hazırlanıyor Gündem