"Türkiye'de 5 yaş altı çocukların yüzde 1.7’si aşırı yetersiz, yüzde 6’sı yetersiz besleniyor"
CHP'li Ömer Fethi Gürer, gıda krizini Meclis gündemine taşıdı. Gürer, gıda krizinin Türkiye'de 2008 yılından bu yana konuşulduğunu ve her geçen yıl sorunun katlayarak risk boyutuna doğru gittiğini belirtti.
Küresel iklim krizinin etkilerinin ardından dünyada meydana gelen savaşlar gıda krizinin giderek artmasına neden olurken yaşaann gelişmelerin etkisi Türkiye'de de görülüyor.
AKP iktidarının ekonomi politikalarındaki hatalar sonucu Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre yüzde 73,50'ye ulaşan enflasyon nedeniyle Türkiye'de yurttaşlar gıdaya ulaşmakta zorluk çekiyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Başkanlığı'na (TBMM) sunduğu Meclis Araştırma Önergesi'nde, gıda krizinin Türkiye'de 2008 yılından bu yana konuşulduğunu ve her geçen yıl sorunun katlayarak risk boyutuna doğru gittiğini belirtti.
Gürer, dünyada 860 milyon insanın yeterli gıdaya erişimi bulunmazken açlığın çok yüksek olduğu 16 ülke olduğuna dikkat çekerek "Pandemi öncesi kıtlık seviyesinde yaşayan insan sayısı 135 milyon civarındayken, bu rakam günümüzde 276 milyona ulaştı" bilgisini paylaştı.
Ülkemizde, 14 milyon 800 bin insanın yeterli beslenemediğini aktaran Ömer Fethi Gürer, "3 ay öncesine göre ise 410 bin kişinin yeterli beslenemeyen kişiler kategorisine eklendiği ifade edilmektedir. Yine ülkemizde 5 yaş altı çocukların %1.7’si aşırı yetersiz ve %6’sı yetersiz beslendiği belirtilmektedir" değerlendirmesindi bulundu.
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Tüm ülkeler artık gıda krizin her geçen gün daha da şiddetleneceğini düşünüyor. Tarımsal üretimde verimin düşmesinin yanında Rusya – Ukrayna savaşının gıda krizinin derinleşmesinde ciddi payı bulunmaktadır. Çünkü bu iki ülke dünyanın buğday ihtiyacının %30’unu, mısır ihtiyacının %20’sini karşılamaktadır. Bu verilere bakıldığında, tüm dünyanın kalori ihtiyacının %12’sini karşılayan bu iki ülke arasında yaşanan savaşın, neden küresel ölçekli bir krize ürettiği de görünmektedir" ifadelerini kullandı.
Gıda krizinin olumsuz etkilerini minimize etmek için tarımsal desteklerin artırılması, tarımsal üretimin artırılması adına gerekli tüm ayrıcalıkların bu süreçte çiftçilerimize tanınması ve tam anlamıyla tarım seferberliği başlatılması gerektiğini işaret eden Gürer, “Tüm dünyayı etkisi altına alan bu krizin ülkemizde de yetersiz beslenen kişi sayısını hızlı bir şekilde artırdığı rakamlardan da anlaşılmaktadır” diye konuştu.
Gürer, ülkemiz üretim attırması olasıdır. Bunun yolu Çiftçiye gerçekçi destek ve taban fiyatlar verilmesidir.Çiftçi mazotundan ÖTV ve KDV alınmamalıdır. ayrıca atılması gereken adımların belirlenmesi, destekleyici tedbirlerin alınması ve yaşanacak olumsuzlukların en aza indirilmesi için Meclis Araştırması açılmasını sağlanmalıdır” dedi.